|
Kabataş Traşı!

Hani şu Utanmaz Arlanmaz Adam, ''Şimdi kimin suratına tüküreceğiz?'' diye soruyor, ya...

Kanal D''de yayınlanan görüntüleri tartışılmaz ve nihai delil kabul ediyor:

Aydın Doğan''ın nehir kenarındaki adamı, ''filmin sonunu görmeden'' paçalarını sıvıyor da soruyor!

Oysa...

Başörtülü mağdure Zehra Develioğlu''na saldırılar o görüntülerden ''sonraki dakikalarda'' başlıyor!

Şayet, asıl görüntüler yayınlanırsa...

Başta, şu tükürükçü Utanmaz Adam olmak üzere ''Meğer hepsi yalanmış!'' korosu hangi deliğe kaçacak acaba?

Yüzleri kızaracak mı?

Peki, o durumda kimlerin suratına tükürülecek?

*

Kozmik Oda''ya girilmesinin ardından ''Utanmaz Adam'' apar topar koltuğunu bırakmış...

Onun yerine Enis Berberoğlu atanmıştı...

Şimdi o Berberoğlu, çıkmış şunları yazıyor:

''Sonunda Kanal D, olay anı görüntülerine ulaştı.

Eldeki görüntülerde...

Saldırının kanıtına rastlanmadı.

Hürriyet, ertesi günkü başlığında ''Saldırı yok'' demedi.

''Gezideki iddia kamerada yok'' ifadesi kullanıldı''

*

Berberoğlu aklımıza hakaret etmeyi pek seviyor:

''Gezi''deki iddia kamerada yok'' demek...

''Saldırı yok'' demekle aynı kapıya çıkıyor!

Devam edelim...

Hürriyet, o başlıktan bir gün sonra 15 Şubat''ta bu defa ''Kabataş Özrü'' manşetini attı...

''Caaart Kaba...taaaş!'' karikatürünün eşliğinde!

O manşetin alt başlığındaki cümleyi okuyalım:

-Zehra Develioğlu''nu doğrulayan bazı gazeteciler saldırı olmadığı ortaya çıkınca özür diledi.

*

Aynı manşetin birinci spotunda Türkiye gazetesi yazarı Balçiçek İlter''in sözlerine yer verilmişti:

''Bu ayıp bana ait değil, kadının beyanı esastır diyerek dinlediğim Zehra Hanım''a aittir. Açıklama yapmak zorundadır''

Manşetin haberi, Hürriyet''in 16. Sayfasında...

''ZEHRA HANIM ŞİMDİ KONUŞSUN''

Başlığıyla papuç kadar puntolarla yayınlandı!

Alt başlıklardan birisinde...

''YALAN OLDUĞU BELLİYDİ'' deniliyor!

Diğerinde ''Benim Adım Kemal''in ağzından:

''ERDOĞAN BİR KEZ DAHA SUÇÜSTÜ YAKALANDI'' başlığı okunuyor!

*

Tüm bunlardan sonra....

Mister Berberoğlu ''Artık traşı kesmelidir!''

*

''Kabataş filminin sonunu beklemeden yarısında çıkan'' Özür''cü Balçiçek İlter, ''Zehra Hanım açıklama yapmak zorundadır'' diyordu, ya...

Kabataş''taki Gezi terörünün mağduru Develioğlu, çıktı, ''Sanki bir kadın darp edilmedi, sanki bir çocuk zarar görmedi! Yaşadığım acı yetmezmiş gibi bir de insanlara kendimi inandırmak zorunda bırakıldım. Bu çok büyük bir acı...'' diye feveran etti...

Yani?

Özür''cülerin, en başta da ''Özür''cüleri Manşete Çekenlerin'' özür dilemesi gereken Zehra Hanım''dan başkası değildir!

*

Sahi, bu arada ''Anne ile bebeği darp edildi'' diyen Adli Tıp Raporu''nu ne yapsak acaba?

Sarımsaklasak da mı saklasak?

Yoksa sarımsaklasak da mı yasaklasak?

Şu satırlar da Zehra Develioğlu''nun ifadesinden:

''Bu şahıslar arasındaki kişilerden üç dört kişi benim üzerime idrarlarını yaptılar. Bu esnada bir kadın ''Başörtüsüne işeyin'' diye bağırıyordu. Aldığım darbeler ile şahısların küfür ve hakaretlerinden dolayı korkmuştum...

Şahıslar bana tekme atmaya devam ediyorlardı...''

FİNAL

Zehra Develioğlu''na yönelik iğrenç muameleler...

''Görüntülerle'' de sabittir!

''Kabataş Özrü'' ya da...

''Kabataş Muamması'' gibi paralel başlıklarla...

Gezi''cilerin aşağılık saldırılarının üzerini örtebilmek mümkün değildir!

10 yıl önce
Kabataş Traşı!
Bana göre İran’da ne oluyor? 1
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…