|
"Millet de bizim" ama şu "Milli İrade" var ya, o bizim değil!

Baykal, hafta sonundaki kurultay öncesinde rakipsiz… Çünkü, tüzük önlemleri şahane: Delegelerin yüzde 20''sinin imzasını alamayanlar Deniz Bey''in karşısına aday olarak bile çıkamayacaklar.

Hal böyleyken, Baykal da kurultay sloganlarını parti içi muhalefete göre değil, iktidara yönelik olarak belirledi…

Ankara, Baykal''lı reklam panolarıyla süslendi…

Bunlardan birinde Deniz Bey, şöyle sesleniyor:

"Çekil aradan: Din de bizim, Devlet de bizim, Millet de bizim!"

***

Bu "müthiş slogan"ın sağlamasını yapmakta fayda var…

"Din de bizim" diyen CHP, dini hayata ve dindar kesime ısrarla hep mesafeli durdu…

CHP''nin, Millet''in değer yargılarına bakışı hep sorunlu oldu…

Ecevit''in öne çıkardığı "inançlara saygılı laiklik" anlayışı CHP''liler tarafından asla benimsenmedi…

CHP örgütü ve tabanı, yıllarca İsmet İnönü''nün yolundan gitmeyi tercih etti: Hâlâ da gidiyor…

İsmet Paşa''nın, İstiklal Harbi esnasında Bursa''da bir grup subaya "Kimse işitmesin, bu Millet düşmanınızdır!" diye konuşmuş olması yeterince manidardır…

Atatürk''ün Cumhuriyetimizin temel felsefesi olarak yerleştirdiği "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ilkesine ters bir istikamette seyahat etti, İnönü''nün CHP''si!

CHP, yıllarca Ordu ve bürokrasi ekseninde "milletin egemenliğine karşı" siyaset yaptı: Günümüzde ise rejim krizine oynayarak yargı üzerinden "milli irade"nin tercihini ortadan kaldırmaya uğraşıyor!

Bugünkü CHP, milli egemenlik/milli irade kavramlarını gölgelemek, küçültmek, eksiltmek için elinden ne gelirse ardına koymuyor…

CHP lideri, Anayasal sürece uygun bir biçimde TBMM tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanı''nın liderlere verdiği 23 Nisan yemeğini boykot ederek milli iradeyi hiçe sayıyor:

"Cumhurbaşkanı''nı takmıyoruz" demeye getiriyor!

İnönü''den Baykal''a CHP; milletin değil, seçkinlerin daha doğrusu Statüko''nun egemenliğini savuna geldi…

Artık Statüko hakimiyetini kaybetmiş durumda!

Baykal''ın CHP''si de, Cumhurbaşkanı Gül''ün milli iradenin bir tezahürü olarak Köşk''e çıkmış olmasına, yani "devletin milleti ile barışması anlamına gelen" bu ileri milli egemenlik adımına bozuk çalıyor.

***

Tüm bunlardan sonra, Baykal''ın reklam panosundan sarf ettiği "Din de bizim, Devlet de bizim, Millet de bizim!" sloganı boşlukta kalıyor…

Ecevit''in CHP''si, 1977 genel seçiminde yüzde 41 oyla seçimi kazandığında da "milli irade" tecelli etmişti…

1946''nın tümüyle hileli seçim galibiyetini doğallıkla klasman dışı bırakarak, çok partili hayatta CHP''nin aldığı en parlak neticeyi özellikle hatırlatıyorum…

Otuz yıldır böyle bir sonuçtan neden hep çok uzakta kaldı, CHP?

Sorunun cevabını gerçek manada hiç sorgulamadılar, hiç…

***

Darbelerden, rejim krizlerinden fal tutarak, Statüko ile pişpirik oynayarak "derin siyaset" yapan…

Millet''in değer yargılarına mesafeli duran bazen de o değer yargılarını hedef tahtasına koyan…

Milleti ile tuhaf, akıl almaz bir mücadeleye girişen CHP…

Aslında "Cumhuriyet Halk Seçmesin Partisi"dir!

16 yıl önce
"Millet de bizim" ama şu "Milli İrade" var ya, o bizim değil!
Orta yol doğru istikameti gerektirir
Korksak mı?!
Londra izlenimlerim, beklentiler ve riskler
Türkiye’nin enerjisi
Komprador entelektüel ve siyasi işlevi