Türkiye üniversitelerinin yurtdışından öğrenciler için okunabilecek, kariyer yapılabilecek kurumlar haline gelmesi, kalitesini ispatlamış olmanın, dünya üniversiteleri arasında belli bir yer edinmesinin en güçlü göstergelerinden birisi.
Bu açığın oluşumunda ilk planda Türk Yüksek Eğitim sektörünün buna pek niyetli olmamasının önemli bir payı vardı elbet. O yüzden dünya üniversiteleriyle yeterince bütünleşmemiş, müfredatlarını ve kalitelerini dünya üniversiteleri standartlarına getirme konusunda bir ayarlama çabası içinde olmamıştır. Dışarıdan öğrenci alma konusunda bir çaba içinde olmayınca kendi içine kapalı bir yüksek eğitim anlayışı içinde, dünyadaki gelişmelere de açık olmayan bir düzenle yürüyüp gidiyordu yüksek eğitim.
Oysa hem başörtüsü yasaklarının tamamen kaldırılması hem akılalmaz saçmalıktaki katsayı uygulamasına son verilmesiyle birlikte üniversite üzerindeki ideolojik yükün önemli bir kısmı kaldırıldı.