|

Kadın girişimciye ilave destek

TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut, kadınların ekonomiye dahil olmaları ve kadın girişimciliğinin yaygınlaşmasının ülke ekonomisini güçlendiren en önemli unsurlardan biri olduğuna işaret ediyor. Bulut, kriz dönemlerinde destek paketi ve ilave tedbirlerle kadınların özellikle desteklenmesi gerektiğini belirtiyor.

Arzu Kurum
00:35 - 29/07/2020 Çarşamba
Güncelleme: 23:42 - 28/07/2020 Salı
Yeni Şafak
Nilüfer Bulut
Nilüfer Bulut

Tüm dünya ekonomilerine ağır darbe indiren Kovid-19 en çok iş hayatındaki kadınları etkiliyor. Uluslararası danışmanlık şirketi McKinsey'in yayınladığı son analize göre; dünya genelinde kadın çalışanlar işlerini kaybetme konusunda erkeklere oranla 1.8 kat daha savunmasız. Dünya genelinde kadınlar, istihdamın yüzde 39'unu oluşturuyor. Ülkemizde ise Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), verilerine göre, 2019 yılında kadınların istihdama katılımı yüzde 29.4 oranında. Konuyla ilgili keyifli bir söyleşi yaptığımız Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Başkanı Nilüfer Bulut, Kovid-19’un yaşadığımız yüzyılın en büyük salgını olduğunu belirterek başlıyor söze. Bulut, “Pandemi hepimizin hayatını birçok bakımdan etkiledi. Tercihlerimiz, önceliklerimiz adeta yeniden şekillendi” diyor. Bulut’a sorduğumuz soru ve aldığımız cevaplar şu şekilde:

Pandemi sürecinde kadın girişimciler ne gibi sorunlarla karşılaştı?

İşvereni, çalışanı, yatırımcısı ve girişimcisiyle bütün bir iş dünyası pandemiden doğrudan etkilendi. Kadın girişimciler özelinde söyleyecek olursak, zaten mevcutta yaşadıkları zorluklar, bu süreçte maalesef katlanarak büyüdü. Likiditenin kontrol edilmesi yaşadıkları en büyük problem olarak görünüyor. Tüm dünyada fonlama ve genişleme finansmanlarının bir çoğu yavaşladı. Kadın girişimciler de haliyle, mali kaynak sağlama konusunda zorluklar yaşarken, ellerindeki likiditeyi dikkatli kullanarak varlıklarını devam ettirmeye odaklandı.

KADIN DAHİL OLURSA EKONOMİ GÜÇLENİR

Biliyoruz ki, kadınların ekonomiye dahil olmaları ve kadın girişimciliğinin yaygınlaşması ülke ekonomisini güçlendirecek bir unsurdur. Böyle kriz dönemlerinde destek paketleriyle, ilave tedbirlerle özellikle desteklenmeleri gerekir. Koronavirüs salgını tüm dünyada öncelikle talep daralmasına sebep oldu. Pek çok sektörde gelirlerin düşmesine bağlı olarak maliyeti düşürme ve şirketlerin küçülmeye gitmesi gibi önlemler, özellikle start-up düzeyindeki girişimler için kaldıramayacakları bir pazar kaybına sebep oldu. Bu anlamda; finansa erişim konusunda yaşadıkları sorunlar, tedarik zincirinde karşılaştıkları problemler, girişimlerine yatırımcı bulmakta veya işbirlikleri kurmakta yüz yüze kaldıkları sorunlar kadın girişimciler açısından önlerinde aşılmayı bekleyen engeller olarak duruyor.

ÖNCE MOTİVASYON SONRA YENİ KANAL

  • Süreci en az hasarla atlatmak için kendilerine ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz?
  • Tüm bu engelleri aşmaları ve pandemi sürecini en az hasarla atlatmaları için, sadece kadınların değil, bütün girişimcilerin belli önlemler alması gerekiyor. Bunun geçici bir süreç olduğunu unutmamaları ve morallerini bozmamaları gerekiyor. Öncelikle, gelir beklentilerini gerçekçi temel üzerinden ele almalılar, iş modellerini gözden geçirip mevcut koşullara göre yeni pazarlar için, yeni kanallar açmaya çalışmalılar. Gelir-gider durumlarını sıkı incelemek ve nakit dengelerini kurmak için bir planlama yapmaları, doğru bir mali strateji belirlemeleri süreç sonrası devam edebilmelerini sağlayacaktır. Teknoloji, dijitalleşme konularında eksikleri varsa, tamamlamaları süreci verimli şekilde değerlendirmelerini sağlayacak.

EKOSİSTEM İÇİNDE KALACAKLARDIR

Bu yıl için hedeflenen girişimci sayısında pandemiden ötürü ne kadarlık bir düşüş bekliyorsunuz?

Dünya ölçeğinde baktığımız zaman, Türkiye’de kadın girişimciliği maalesef çok düşük, yüzde 8 civarında. Daha fazla kadın girişimcinin ekosisteme dahil olması gerekiyor. Bu süreçte, kadın girişimci sayısında bir artış olmasa da, ciddi bir düşüş de beklemiyorum. Kimi küçülmeye giderek, kimi alternatif girişimlere yönelerek ama bir şekilde ekosistemin içinde kalmaya çalışacaklardır.

KIRSALDA TARIMA YATIRIM KAZANDIRIR

Günümüz şartlarında hangi alanlarda ne gibi fırsatlar görüyorsunuz?

Pandemi sürecinden pek çok sektör olumsuz etkilendi. Gıda marketleri dışında, başta parakende, otomotiv, turizm, eğlence, havayolları-ulaşım, yeme-içme gibi sektörler büyük kayıplar yaşadı ve çok yavaşlamak zorunda kaldı. Buna karşılık, teknoloji alanında önemli bir büyüme de oldu. Dijital uygulamalar, dijital pazarlama, online iletişim platformları, sağlığa dayalı üretim, Ar-Ge çalışmaları, tarımsal ürünlere talep arttı. Bu sektörler bence geleceğin de belirleyici sektörleri olarak öne çıkacaklar. Bu sektörleri besleyen zincirin tüm halkalarına yatırım yapılması, kadın girişimcilerimizin bu sahalara yönelmesi çok da yanlış bir karar olmaz, özellikle kırsal bölgelerde kadın girişimcilerin toprağa dayalı girişimlerinin desteklenmesinin ve kooperatifler üzerinden büyütülmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.

SÜREÇTEN DAHA GÜÇLÜ ÇIKACAĞIZ

  • Geleceğe ilişkin öngörüleriniz neler?
  • Türkiye’nin pandemi sürecinden güçlenerek çıkacağına inanıyorum. Bizler son 18 yılda pek çok ağır koşullarla karşılaştık, Sayın Cumhurbaşkanımız’ın liderliğinde bu badireleri başarıyla hep birlikte atlattık ve millet olarak güçlü Türkiye’yi inşa ettik. Daha güçlü bir Türkiye, daha güçlü kadınlar demektir. Nitekim, şahsen ben geleceğe ve gençlerimize inandığım içindir ki, pandemi sürecine rağmen bu yıl Galata Üniversitesi’ni açtım. Ülkemizin gençleriyle birlikte, çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz.
#TİKAD
#Nilüfer Bulut
#Kadın
#Girişimcilik
4 yıl önce