|

Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP'ye tezkere tepkisi: HDP'ye biat etti, boyun eğdi, yazık

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. CHP'nin tezkereye 'Hayır' oyu kullanmasına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan "Onurlu bir partinin ve liderin çıkıp 'Siz kim oluyorsunuz da tehdit ediyorsunuz' diyerek HDP'ye ağızlarının payını vermesi bekleniyor. Artık böyle bir yönetim yok. Hiç şüphesiz burada önemli olan CHP'nin terör örgütünün oyuncağı HDP'ye teslim olması, HDP'ye biat etmesi, boyun eğmesi. Yazık. Allah CHP'ye gönül veren vatandaşlarımızın sabrını artırsın" ifadelerini kullandı.

12:04 - 27/10/2021 Çarşamba
Güncelleme: 12:52 - 27/10/2021 Çarşamba
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:

Meclis'e sunduğumuz 2022 bütçe teklifi, AK Parti olarak damgamızı vurduğumuz 20'inci bütçe teklifimizdir. Geniş bir zamana yayılan büyük emek verilen bir çalışmadır. Uzun bir maratonun ardından ortaya çıkan bu bütçe teklifi ülkemizin yol haritası mahiyetindedir.

OVP'de bütçenin ana omurgasını oluşturan hedefler yer almaktadır. 6 Aralık'tan itibaren genel kurulda devam edecek müzakerelerde değerlendirilecektir. Toplam 224 kamu ihalesini kapsayan ödeneklerin dağılımı ülkemizin kalkınma hedeflerini, milletimizin ihtiyaçlarını gözeten bir anlayışla yapılmıştır. Bütçede en büyük payı yine eğitim almaktadır. Sağlığa ayrılan pay da artırılmıştır. Sosyal yardımları da bütçenin yüzde 6'sı seviyesine yükselttik. İçinden geçtiğimiz şu kritik dönemde savunma sanayini de ihmal etmedik.

Üretimde kapasiteleri sonuna kadar kullanıyoruz. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. Yatırımcılarımız üretimi artırmak için makine ve hammadde peşinde koşuyor. Ülkemizin hak ettiği yeri alması için çalışıyoruz.

"YEŞİL İKLİM FONU MUTABAKAT ZAPTI İMZALANDI"

  • Nasıl koronavirüsün üstesinden güçlü sağlık altyapısıyla geliyorsak iklim değişikliğini de yeşil kalkınma devrimiyle aşacağız. Milli teknoloji hamlesi bizi savunma sanayi olmak üzere önemli yere taşıdı. Ülkemizi her karış toprağıyla geliştirecek, milletimizin refahını artıracak projeleri yapmaya devam edeceğiz. Ülkemize yeşil iklim fonundan 3 milyar 750 milyon dolarlık kaynak sağlanması için mutabakat zaptı imzalandı. Bu kaynağın 12,5 milyon dolar ile 66,5 milyon dolarlık kısmı hibe olarak kullanılacaktır.

"FİYAT İSTİKRARI İÇİN YENİ MODELLER GELİŞTİRİYORUZ"

Bir yandan yangınlarla bir yandan sel baskınlarıyla boğuştuğumuz bir yılın ardından kuraklıkla karşı karşıyayız. Ülkemizin önemli bir kısmı tarım üretimi için ihtiyacımı olan yağışa kavuşamadı. Dünyadaki genel ekonomik çalkantılar ülkeleri gıda tedariki konusunda endişeye sevk etmektedir. Bu da küresel düzeyde fiyatların yükselişine sebep olmaktadır. Türkiye olarak tedbirlerimizi alıyoruz. Kendi çiftçimizi en güçlü şekilde destekliyoruz.

Topraklarımızın verimini artıran sulama sistemlerini yaygınlaştırıyoruz. Hükümetlerimiz döneminde 20 milyon hektar alanı sulamaya açarak yılda 60 milyar liralık zirai gelir artışı sağladık.

Son dönemde her kesim gibi çiftçilerimizin yaşadığı sıkıntıları yakından takip ediyoruz. Salgınla beraber küresel üretim ve lojistik sıkıntısı tarım sektöründe artışlara yol açtı. Girdi maliyetlerindeki artışları üreticilerimize en az şekilde yansıtmak için her türlü gayreti gösteriyoruz. Dünyadaki bu dalgalanmanın bir müddet daha süreceği anlaşılıyor. Açıkladığımız alım fiyatlarını en yüksek seviyede belirliyoruz.

Bu gazi mekanda hayata geçirilen her bir faaliyet hem demokrasimizin güçlenmesine hem de milletimizin geleceğine güvenle bakmasını sağlıyor. Milletvekillerinin üzerindeki ağır yükün farkındayız. Her bir parlamenter için milleti temsil etme şerefinden daha değerli paye olamaz. Görev süreleri boyunca seçim bölgelerinde ve Meclis'te ortaya koydukları gayretle, hayırlı izlerle her milletvekili kendi karnesini kendi eliyle doldurmaktadır.

Siyasetini bu çıtaya yükselmiş milletvekili emeğinin karşılığını sandıkta da alır. AK Parti kurulduğu günden bu yana siyasetini bu anlayışla yapmıştır. Parti olarak katıldığımız her milletvekilliği ve belediye başkanlığı seçimini birincilikle tamamlamayı başardık. Aynı şekilde doğrudan halk tarafından belirlenen Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ipi göğüsleyen biz olduk. Bu başarı zinciri kendi kendine ortaya çıkmamıştır. Sahada milletimizle bağımızı en güçlü şekilde tutarken, yönetimde de zorlu mücadele verdik. İlk günden beri bizim tüm bu başarılarımızın tek formülü Allah'ın ipine sarılmak, milletimize güvenmektir.

Biz imanımızla, inancımızla, azmimizle bugünlere geldik. Karşımıza çıkan her engeli, kurulan her tuzağı, arkamızdan yazılan her senaryoyu aşarak yolumuza devam ettik. Türkiye demokraside, ekonomide, diplomaside, temel hizmet altyapılarında nice tarihi reformları hayata geçirdi. Her alanda ülkenin çehresini biz değiştirdik. Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerle hayat kalitesi artan milletimiz geleceğine güvenle bakmaya başlamıştır.

  • Türkiye'ye husumet besleyenler veya besleyen çevreler terör örgütleriyle, şer çeteleriyle birlikte çalışmaktan çekinmeyecek kadar gözü dönen bir ekiple karşı karşıyayız. Ülke çöktü, devlet battı edebiyatı yapmaktadırlar. Kalbinin ve kafasının pusularını kendi ülkesini değil de başka yerleri gösterenler ile bu milletin asil evlatları arasındaki mücadele hiç bitmedi, bitmeyecek.

Biz düşmanı fiziki olarak bu topraklardan attık. Ama geride bıraktığı zihniyet kirinden kurtulamadık. Ülkemize yönelik her saldırının gönüllü fedaisi olmayı varlık gayesi olanlara en güzel cevabı yine Akif veriyor. Nice engelleri aştığımız gibi bu kirli, karanlık zihniyetin köklerini kurutacağız. Umutsuzluk ve kötümserlik yerine azmi ve çalışkanlığı esas alan bir yaklaşımla her meselenin çözümü için gayret göstermeye devam edeceğiz.

CHP'NİN TEZKEREYE 'HAYIR' OYU VERMESİ

Dün Meclis'te Türkiye'nin Irak ve Suriye'ye sınır ötesi operasyonlar yapabilmesi için Cumhurbaşkanına verilen yetkinin 2 yıl uzatılması için bir tezkere oylandı. Bu aslında rutin bir uygulamadır. Son 71 yılda 76 tezkere görüşülmüş ve kabul edilmiştir. Bu tezkerenin amacı da sınırlarımız boyunca kurulmak istenen terör koridoruna izin vermemek ve terör saldırılarını kaynağında kurutmaktır.

  • HDP yöneticileri CHP'ye bir çağrı yaptı. Bu çağrı da HDP'nin içinde fiilen yer aldığı siyasi ittifakının devamı, CHP'nin tezkereye destek olmama şartına bağlanıyordu. CHP tehdit ediliyordu. Onurlu bir partinin ve liderin çıkıp 'Siz kim oluyorsunuz da tehdit ediyorsunuz' diyerek HDP'ye ağızlarının payını vermesi bekleniyor. Artık böyle bir yönetim yok. Biz bugüne kadar nasıl CHP'ye ve iplerini ellerine verdiği efendilerine rağmen ülkemizin güvenliği için adımlar atmışsak, bundan sonra da atmayı sürdüreceğiz.
Türkiye'yi Suriye'den dışlamak isteyenlerin kullandığı ne kadar argüman varsa güya soru haline getirip önümüze koyuyorlar. Hiç şüphesiz burada önemli olan CHP'nin terör örgütünün oyuncağı HDP'ye teslim olması, HDP'ye biat etmesi, boyun eğmesi. Yazık. Hem demokrasimiz, hem milli güvenliğimiz için ne kadar üzüntü verici, hazin tablo. Allah CHP'ye gönül veren vatandaşlarımızın sabrını artırsın.

TSK'nın muharip gücünün tamamının profesyonel askerden oluştuğunu bilmeyecek, sokaktan toplananlarla yapılacağını sanacak kadar cahil bir tiple karşı karşıyayız. Kılıçdaroğlu'nun nasıl olup da HDP'nin emir eri konumuna geldiğidir. CHP ile HDP'nin perde arkasında bildiğimiz ortaklığı bu tezkere ile aleniyet kazanmıştır.

İP tezkereye evet diyerek CHP ve HDP'den farklı bir yol izledi. Bu tezkereyi desteklemelerini memnuniyetle karşıladık. AK Parti ve MHP olarak ülkemizin bekasıyla ilgili her meselede tam bir görüş ve eylem birliği içinde olduğumuzu tekrarlamaya gerek bile duymuyorum.

ON BÜYÜKELÇİNİN HADSİZ AÇIKLAMASI

  • Geçtiğimiz günlerde bir grup büyükelçinin halen yürüyen bir davaya dair yaptığı hadsiz açıklamaya karşı sergilediğimiz onurlu duruş Kılıçdaroğlu'nu rahatsız etmiş. Kaset kumpasıyla genel başkan olan, partisindeki taciz, tecavüz, hırsızlık olaylarına sırtını dönen bir yüzsüzlük abidesinin böyle haysiyetli duruşu anlamasını zaten beklemiyoruz. Büyükelçilerin ülkemize ve yargı kurumlarımıza yönelik ağır hakaret olarak gördüğümüz açıklamasıyla kimin nerede durduğunu takip ettik.

Ülkemize, yargımıza bühtan edilen ilk açıklamayı sevinçle karşılayıp özür açıklaması karşısında hayal kırıklığına kapılanların bu topraklarla gönül bağı, kök bağı yoktur. Kılıçdaroğlu'nun bürokratlara yönelik sözlü saldırılarını son dönemde epey arttırdığını görüyoruz.


Bu ülkenin her memuru, bireyi devletinin koruması ve güvencesi altındadır. Kılıçdaroğlu'nun hezeyanları kendisini rezil etmenin ötesinde bir anlama sahip değildir. Bu zavallının tababet ilminin görev alanına girdiğini daha önce söylemiştim.

Lafı daha fazla uzatmaya gerek yok. Adama bak ya, Osmanlı'ya hakaret ediyor. Sen kimsin ya? Sen Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin ya... 600 yıl dünyaya nam salmış Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin. Bu ne saygısızlıktır. Buna bizim kitabımızda cibilliyet itibari ile bozuk derler. Böyle bir ecdada hakaret edeceksin. Bunu yedirmeyiz, buna fırsat vermeyiz. Sen kimlerle nerede, nasıl geçineeksen geçin. Bu kadar merak ettiğin Suriye... O topraklarda bile ecdadın ayak izleri var. Misak-ı Milli denilen anlaşmanın yerinde yine Osmanlı'nın mirası var. İnşallah 2023 Bay Kemal'in yeni bir ders aldığı yıl olacaktır.




#Recep Tayyip Erdoğan
#TBMM
#Grup Toplantısı
3 yıl önce