|
2018’e girerken..
2018 yılına “
Küresel Sistem
”in yaşadığı derin krizin sarsıntılarıyla birlikte giriyoruz. Birçok yorumcuya göre, ABD ve Avrupa 1930’lardaki krize benzer bir durum yaşıyor. Radikal Sağ ve popülist hareketlerin yükselişi bu krizin en belirgin işaretleri olarak gösteriliyor. Merkez Sağ ve Sol partiler, göçmen ve İslam karşıtı ırkçı partiler karşısında çözülüyorlar. “
Almanya İçin Alternatif (AfD)”
partisimerkezdeki Sağ ve Sol partilerin yanı sıra Radikal Sol'dan bile oy devşirdi. Almanya’daki seçimlerden bu yana 3 aydan fazla zaman geçti ama hâlâ hükümet kurulamadı. Öyle ki seçimlerin yenilenmesi dahi tartışılıyor. Avrupa’da 2000’den bu yana popülist Sağ partilerin oyları toplamda üç kat artarak yüzde 8.5’ten yüzde 24.1’e yükseldi.

Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD servet dağılımındaki adaletsizlik ve sosyal eşitsizlikte de ilk sırada. Trump’ın sözde vergi reformundan en fazla yararlananlar arasında emlak milyarderi Trump’ın kendisi de yer alıyor. İç savaş yaşayan ”
Cumhuriyetçi Parti
” zenginlere daha fazla indirim sağlayan vergi reformu konusunda tek vücut oldu. Öte yandan ABD’deki ağrı kesici uyuşturucu ilaç bağımlılığı her geçen yıl artıyor. Aşırı dozda ilaç kullanımı sebebiyle ölenlerin sayısı cinayet ve kazalarda ölenlerden daha fazla. Daha ilginci, kurbanların çoğunluğunu ABD’nin egemen kimliğini oluşturan “
Beyaz-Hıristiyanlar
” teşkil ediyor. Amerikan yoksulları içinde “
Beyaz Amerikalılar
”ın oranı giderek yükseliyor. New York eyaletinde geçenlerde yaşanan bir tiren kazasıyla Trump’ın ‘
Ulusal Güvenlik Stratejisi
’ ve uğursuz ‘
Kudüs kararı
’ arasında bağlantı kuran bir okur yorumunda şöyle deniliyordu:
“Ulusal Güvenlik Stratejisi Amerikalılar'ın tren kazalarında ölmelerine izin veriyor. Çünkü ray sisteminin alt yapısını düzgün şekilde finanse etmek yerine aptal elçiliği Kudüs’te inşa etmeyi tercih ediyor. Çin? Rusya? Beni güldürme! (Trump’ın) umursadığı tek şey Sheldon Adelson’ı mutlu etmek. Bu yönetim gaddar bir şaka.”
Trump yönetimi askeri bütçesini 700 milyar dolara yükseltti. ABD’de kırk milyon yoksul insan yaşıyor. Obama’nın yarım yamalak “Sağlık Reformu” bile yok edildi. ABD’nin yönetici sınıfı, sosyal refaha harcanan parayı boşa harcanmış para olarak görüyor. ABD’nin iç kriziyse ‘
dünya krizi
’ olma yolunda. Kuzey Kore ile yaşanan gerilimin daha önce hiç olmadığı kadar ABD’yi savaşa yaklaştırdığına inanılıyor. ‘İran’da rejim değişikliği’ İsrail yanlısı şahinlerin epeydir gündemindeydi. İran’daki gösteriler bu plânın uygulamaya sokulduğunu gösteriyor. Öyle anlaşılıyor ki Kuzey Kore daha geri plâna itilip İran çok daha fazla öne çıkarılacak.

2018 yılı bölgemiz için daha fazla çatışmaya gebe görünüyor. Oysa bölgemizin sükuna kavuşması ve kendini 21 yüzyılın gereklerine süratle hazırlaması gerekiyor. Her zaman söylediğimiz gibi; hukukun üstünlüğü, gelir dağılımında adalet, halkların daha fazla yönetime katılması, eğitimde kalitenin yükseltilmesi, sorunların diplomasi yoluyla çözülmesi, herkesin kazanacağı kamucu-halkçı ekonomik sistemlerin kurulması, gıda ve çevre güvenliğinin sağlanması, entelektüel-zihinsel tartışmaların canlanması, eleştirinin kıymetlendirilmesi, bireyci-bencillik yerine erdemli-sosyal kişiliğin geliştirilmesi, adaletin yönetimin temeli haline getirilmesi, güvenlik ve özgürlükler arasındaki dengenin sağlanması, genç işsizliğin ortadan kaldırılması, vs.

Bütün bunları yapabilmek için sükunete ve zamana ihtiyacımız var. Emperyalist devletlerin oyunlarını bozmak ve tuzaklarını püskürtmek için yeni bir akla ve insaniyetçi bir dünya görüşüne ihtiyacımız var. Herşeyden evvel, dünyanın buna ihtiyacı var. Anahtar biziz. 2018 yılının bölgemiz için, insanlık için bu hâyır ve iyilik tasavvurunun netleşmesini diliyorum.

#Küresel sistem
#ABD
#Batı
#Türkiye
6 yıl önce
2018’e girerken..
İslâmcılara azıcık hikmet penceresinden baksak?
Hafta ve genel tatil çakışması
"Polise taş atmanın cezası 11 yıl hapis"
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?