|
İlk Hava Harp Şehidimiz: Cengiz Topel

Şehit Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel, 2 Eylül 1934 günü babasının görevi nedeniyle bulundukları İzmit’te dünyaya geldi. Trabzonlu tütün eksperi Hakkı Bey ve Mebuse Hanım’ın dört çocuğundan üçüncüsüydü. İlkokula Bandırma II. İlkokul’unda başladı ve Gönen’deki Ömer Seyfettin İlkokulu’nda devam etti. Babasının vefatı üzerine ailenin İstanbul Kadıköy’e yerleşmesiyle burada ilk ve orta öğrenimini tamamlamış oldu. Lise eğitimi için önce Haydarpaşa Lisesi’ne gitse de lise ikinci sınıftayken yapılan sınavı kazandı ve çocukluğundan beri hayalini kurduğu ‘havacılık’ için Kuleli Askeri Lisesi’ne geçti. 1953 yılında mezun oldu.

Kara Harp Okulu’na yazıldı ve 1955 yılında asteğmen rütbesi ile ordu saflarına katıldı. NATO’nun Türk Pilotlarına sağladığı eğitim olanağıyla pilotaj eğitimi için Kanada’ya gitti. 20 aylık bu eğitimin sonunda 1957 yılında yurda döndü ve pilot brövesiyle Merzifon Hava Üssü’nde göreve başladı. 1961 yılında Eskişehir I. Ana Jet Üssü’ne atandı, 1963 yılında yüzbaşılığa terfi etti.

Sene 1964’e geldiğinde bu başarı dolu geçmişiyle göz dolduran genç Yüzbaşı için en zor görev biçilmişti. Enosis hayali ile Kıbrıs’taki Türklere soykırım uygulamaya başlayan Rumlar; Kanlı Noel’den başlayarak ev ev, sokak sokak sürdürdükleri saldırıları köyleri yakıp boşaltarak devam ettirdi. Bununla yetinmeyen Rumlar, Mücahitlerin toplandığı ve işgalin önündeki en önemli direniş noktası olan Erenköy’ü ele geçirerek adanın tamamında Türk kalmaması için topyekün bir saldırıya geçti. Karadan zırhlılar ve ağır silahlar, denizden hücumbotlarla ateş altına alınan Erenköy için Türkiye’den askeri destek istendi. Kıbrıs’ta mücadele veren Türk Mukavemet Teşkilatı’nın başındaki Albay Ali Rıza Vuruşkan’ın “Saldırı bütün şiddeti ile devam etmektedir. Rumlar kesin sonuç almak kararındadır. Yarın sabaha kadar direnebiliriz. Yardıma gelmezseniz, bunu engelleyen büyük bir millî neden olduğuna inanarak öleceğiz. Vatan sağ olsun” şeklindeki telsiz mesajı sonrası Türk savaş jetleri Kıbrıs’a gitmek üzere hazır hale haldeydi.

İlk olarak Türk savaş jetleri Erenköy semalarında bir uyarı uçuşu gerçekleştirdi. Artık ölümü bekleyen Kıbrıs Türkleri için büyük bir moral olmuş, Rumlar saldırıların sürmesi halinde Türk müdahalesinin geleceğini anlamışlardı. 8 Ağustos 1964 günü ise beklenen an gelmiş, Türk Hava Kuvvetleri’ne ait dörtlü F-100 kolunun lideri olarak Cengiz Topel görevlendirilmişti. Amaç, limana gönderilen silah yardımlarını engellemek ve olası Türk saldırısı için Erenköy’e yerleştirilen çok sayıda uçaksavar mevziisine zarar vermek veya yok etmekti.

Cengiz Topel, yoğun uçaksavar atışı altındayken önce bölgeye silah nakliyatı yapan bir Rum gemisini, sonra Türk jetlerinden kaçmaya çalışan bir Rum hücumbotunu alçak irtifadan vurmayı başardı. İkinci hücumbotu vurmak üzereyken uçaktan alevler yükselmeye başladı. Telsizden vurulduğu ve bir an önce uçaktan atlaması söylendi. Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel, paraşütüyle atladı ve sağ salim yere indi.

Çoğu boşaltışmış Türk köyleri ve Peristeronori isimli bir Rum köyünün ortasındaki yola iniş yapan Topel, esir düşme ihtimaline karşı ilk iş olarak yanındaki önemli belgeleri yaktı ve haritadan tespit ettiği rotadan Türklerin bulunduğu Lefke’ye doğru ilerlemeye başladı. Ancak uçağın vurulduğu, bir Türk pilotun paraşütle atladığı Rum radyolarından ilan edilmiş ve Rumlar çoktan onu aramaya koyulmuştu.

Lefke’ye varamadan Rum askerleri yolunu kesti ve silahındaki son mermiye kadar onlara direndikten sonra esir düştü. Buradan sonra yaşananlar için farklı ihtimaller kayıtlara geçmiş. Kendisini esir alan askerlerin Güzelyurt girişinde bekleyen Rum birliklerine teslim ettiği ve bu sırada konuşması için yapılan baskılara direndiği için yakın mesafeden üç kez vurulduğu daha sonra Güzelyurt hastanesine götürüldüğü anlatılanlar arasında en çok bilineni. Hastane kayıtları ve hastanede bulunan şahitlerin onayı ile kesin olan, adı daha sonra Cengiz Topel Hastanesi olarak değiştirilecek olan Güzelyurt Rum Hastanesine götürüldüğü bilgisi.

Rumlar tarafından bir süre sonra hastaneden alınan Cengiz Topel, konuşturulmak üzere Güzelyurt Rum Manastırına götürüldü. Bilgi vermeyi ve radyodan Türkiye aleyhine konuşması tekliflerini reddeden Topel, daha sonra Barış Gücü’nde görevli iki Danimarkalı doktorun da hazır bulunduğu otopsi raporunda kayıtlara geçen akla hayale sığmayan insanlık dışı işkenceler sonucu şehit edildi ve Cengiz Topel’in öldüğü Rum radyolarından ilan edildi. Derhal naaşın teslimi için harekete geçen Türkiye’de büyük bir infial yaşanıyordu.

Şehidimizin naaşı Kızılhaç görevlisi iki doktor tarafından 11 Ağustos günü Lefkoşa Türk Genel Hastanesine teslim edildi. Otopsi burada yapıldı. Ertesi gün hastanenin önü Kıbrıs Türkleriyle dolup taşmıştı. Al bayrağa sarılan naaş, önde; elinde Türk Hava Kuvvetleri’nin forsu bulunan bir Mehmetçik, sağında ve solunda bir mücahit ve şehit mezarlarından alınmış kırmızı atlas torbalar içinde taşınan Kıbrıs toprağı ile birlikte şehidi taşıyacak olan Birleşmiş Milletler helikopterinin bulunduğu alana götürüldü. Helikoptere Akdeniz üzerinde Türk jetleri eşlik etti ve naaş 13 Ağustos’ta İncirlik Üssü’ne iniş yaptı. Daha sonra Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlı bir uçak ile akşam saatlerinde Ankara Etimesgut Havaalanına indi. Milli Savunma Bakanının da bulunduğu bir heyet tarafından karşılandı ve geceyi Gülhane Askeri Tıp Fakültesinde geçirdi. Son uçak yolculuğu ise cenaze namazının kılınacağı ve şehitliğinin bulunduğu İstanbul’aydı.

Cenaze namazının kılınacağı Sultanahmet Camii’nin önü benzeri görülmemiş bir kalabalıkla dolup taştı. İkindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından izdihamdan ötürü naaşın camiden çıkarılıp kortejin önüne getirilmesi ancak saat 18’de mümkün olmuştu. Şehit Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in naaşı 14 Ağustos 1964 tarihinde Edirnekapı’daki Sakızağacı Hava Şehitliği’nde yine binlerce vatandaşın eşlik ettiği bir törenle toprağa verildi.

#Cengiz Topel
#İzmit
#NATO
#Sultanahmet Camii
2 yıl önce
İlk Hava Harp Şehidimiz: Cengiz Topel
Hikaye olan adam
Ayran
İnsanı neden tanımalıyız
"Gölge" ve "gerçek"
İnsaf!