Fatih Sultan Mehmed Han'ın 'Zamanımızın Ebu Hanife'si' dediği hocası Molla Hüsrev, ona İstanbul'u fethettiren en önemli şey olan hayal kurmayı öğretti. Çünkü Molla Hüsrev, hayal kurmanın hedef belirlemeye ve hedefe ulaşmaya önemli ölçüde katkı sağladığından emindi. Kolayca vazgeçilecek bir makam olmayan kazaskerlik ve herkese nasip olmayacak birçok görevi elinin tersiyle iten Molla Hüsrev, “Kostantiniye Fatihi" olacağına inandığı talebesine hocalık şerefini bütün makamlardan üstün tuttu. “Geleceğin Fatihi"ni eğitmekten hem büyük keyif hem büyük şeref duyuyordu. Molla Hüsrev, iyi bir muallim, kıymetli bir fıkıh âlimi ve iyi bir şair olmanın yanı sıra sadece din ilimlerine değil, fen ilimlerine de vakıftı. Aynı zamanda çok iyi bir İslam hukukçusuydu ve pek çok eser kaleme aldı.
Asıl adı Mehmed bin Feramuz olan Molla Hüsrev, merhametli ve duyguluydu. Her insana kıymet verir.
1/ 18
Saltanattan azledilince bütün saltanat görevlileri tarafından terk edilen Şehzade’yi bir tek hocası Molla Hüsrev terk etmedi ve Rumeli kazaskerliğinden istifa ederek Şehzade Mehmed’den ayrılmadı.
2/ 18
Şehzade kendisine “Devlet erkânı gibi senin de makamından ayrılmayıp yerinde kalman gerekir “ diye ısrar edince “Hayır gitmem, mürüvvet odur ki, kişi arkadaşına hem iktidar hem de iktidardan düşme döneminde ortak olsun” diyerek sadakat gösterdi.
3/ 18
Sultan II. Murad da şehzadesine Manisa’ya gönderirken bir hoca tayin etmek lâzım olduğundan huzuruna çağırdı. “Yanında lala olarak kimi istersin?” diye sorunca Şehzade düşünmeden cevap verdi: “Zağanos Paşa vazgeçilmezimdir. Ayriyeten Hüsrev Hoca benimle olmalı. Tabii münasip görürseniz” dedi.
4/ 18
Padişah, şehzadesinin ısrarlı isteğine bir mânâ veremeyerek “Ak Hoca yetmiyor mu?” diye sordu. Şehzade, “Ak Hoca ilmiyle, Güranî Hoca öfkesiyle, Hüsrev Hoca hayalleriyle beni besliyor. Benim hayallerimi anlıyor, yapmak istediklerimin farkında” dedi.
5/ 18
Sultan şaşkınlıkla “Ne yapmak istiyorsun ki?” diye yeniden sorunca Şehzade “Zamanı gelince İzn-i İlâhî ile Feth-i Mübin’i gerçekleştirip Peygamber’imin müjdesine mazhar olmak istiyorum” dedi. Bu cevap karşısında Sultan II. Murad’a bir ürperti geldi. Çünkü aklına vaktiyle Hacı Bayram-ı Veli’nin Şehzade Mehmed’i işaret ederek kulağına ‘Feth-i Mübin’i bu çocuk gerçekleştirecek’ demesi geldi.
6/ 18
Kimi kaynaklar Molla Hüsrev’in Şehzade Mehmed ile Manisa’ya gittiğini yazsa da kimi kaynaklarda da kadılık görevinden dolayı yerinden ayrılamadığı belirtilir. Ama ne olursa olsun Molla Hüsrev, dersleriyle “Geleceğin Fatihi”ni beslemeyi başardı.
7/ 18
Fatih, Molla Güranî ve Akşemseddin karşısında hissettiği çekingenliği Molla Hüsrev karşısında hissetmiyordu.
8/ 18
Sırlarını daha rahat paylaşıyor, tasavvurlarını açıyor, en uçuk hayallerini fısıldıyordu. Sadece fıkıh ve şiir değil, bütün hayatını şekillendirecek olan hayal kurmayı da öğreniyordu.
9/ 18
Hayli hırçın, haylaz ve kabına sığmaz olan Şehzadenin davranışları diğer hocaları tarafından sorumsuzluk olarak adlandırılırken Molla Hüsrev ile Akşemseddin onun haylazlığını zekâsının parlaklığına vermekte ve daha fazla emek sarf etmekteydiler.
10/ 18
Asıl adı Mehmed bin Feramuz olan Molla Hüsrev, merhametli ve duyguluydu. Her insana kıymet verir.
11/ 18
Saraya girmeden önce Edirne’de Şâh Melik Medresesi’nde okuttuğu talebeler tarafından çok sevilirdi. Hiç boş konuşmaz, kendi işini kendi yapmayı severdi.
12/ 18
Özellikle saraya girdikten sonra kendisine tahsis edilen görevlilerin hiçbirini özel işlerinde kullanmazdı.
13/ 18
Yattığı odayı kendi süpürür, yatağını kendi yapar, çamaşırlarını kendi yıkar.
14/ 18
Kimseye yük olmak, angarya çıkarmak istemez. Kul hakkından ödü kopar. Şehzadeyi de bu çerçevede eğitirdi.
15/ 18
Zaman içinde Şehzade Mehmed, Sultan II. Mehmed oldu ve Molla Hüsrev’le nice zaman hayalini kurdukları Kostantiniye’yi fethetti.
16/ 18
Sultanın ilk icraatlarından biri Molla Hüsrev’i Galata ve Üsküdar kadılıklarına tayin etmek oldu. Bu esnada Molla Hüsrev, Ayasofya Müderrisliğini de yürüttü.
17/ 18
Bir ara Bursa’ya gidip bir medrese kursa da Fatih ısrarla İstanbul’a davet edip Şeyhülislâmlığa getirdi.
18/ 18
Kendi gibi pek çok âlim yetiştiren Molla Hüsrev, İstanbul’da vefat etti ve cenazesi Bursa’da kendi yaptırdığı medresenin bahçesine defnedildi.
#Fatih Sultan Mehmed Han
#Molla Hüsrev
4 yıl önce