|

M jenerasyonunun ayak sesleri yükseliyor

İngiliz Müslüman yazar Shelina Janmohamed son kitabı “Generation M - Dünyayı değiştiren genç Müslümanlar” adlı kitabında küresel alanda her geçen gün kendilerini hissettiren genç Müslüman kuşağın hikayesini anlatıyor. Janmohamed Müslüman Y neslini, Generation M yani M Jenerasyonu olarak tanımlıyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 9/10/2016 Pazar
Güncelleme: 19:39 - 8/10/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Dünyanın en genç nüfusa sahip dini İslam. 1.6 milyar Müslümanın üçte ikisi 30 yaş ve altında. M Jenerasyonu olarak tanımlanan bu kitle küreselleşmenin ve internetin sağladığı alan ile seslerini her zamankinden gür olarak duyuruyor. Dinlerini hayatlarının merkezi olarak tanımlayan bu jenerasyon ikibinli yıllara damgalarını vuruyor.



Derin ekonomi dergisinin Ekim sayısında yayımlanan M Jenerasyonu- Dünyayı Değiştiren Genç Müslümanlar adlı dosyada, İslam dünyasının sahip olduğu genç nüfusun gücü ele alınıyor. İngiliz Müslüman yazar Shelina Janmohamed son kitabı “Generation M - Dünyayı değiştiren genç Müslümanlar” adlı kitabında küresel alanda her geçen gün kendilerini hissettiren bu genç Müslüman kuşağın hikayesini anlatıyor. Shelina Janmohamed Y kuşağı içinde yetişen ama inanç sistemlerini hayatının merkezine yerleştirmiş Müslüman Y neslini, Generation M yani M Jenerasyonu olarak tanımlıyor.



NEW YORK'TAN KARAÇİ'YE HER YERDELER


Spirit21 adlı bir bloğu da bulunan Shelina, aynı zamanda marka danışma şirketi OgilvyNoor'un Başkan yardımcılığını yapıyor ve İngiltere'nin en etkili 100 kadın isminden biri olarak gösteriliyor. Generation M kitabının yazarı Shelina Janmohamed, bu genç nüfusun, diğer herhangi bir gruptan daha genç ve daha hızlı olarak artış gösterdiğine dikkat çekiyor. Shelina, küresel alanda görünürlük kazanan Müslüman gençlerin varlığını, “bu küresel bir Müslüman grup, varlıklarını New York'tan Mumbai'ye, Londra'dan Canberra'ya ve Abu Dabi'den Karaçi'ye kadar hissediyoruz. Belirli bir coğrafyaya ait değiller, buna karşın kendi inançlarının değerleri çevresinde oluşan bir karakterler kümesine aitler” diyerek tanımlıyor. Bu inançları çerçevesinde kendilerini tanımlayan genç Müslümanların oluşturduğu değişimi ise “Müslümanlar hakkındaki klişe yaklaşımları yıkmak, geleneğe ve kültüre meydan okumak, tüketici trendlerine liderlik eden ya da yakınsayan enerjik sorgulama, dinamik ve girişimci bir düşünce ve eylem” diye tanımlıyor. Janmohamed, İslam'ın Generation M için anahtar olduğunu söylüyor: “Kendi yaşamlarını olduğu kadar onların dünyaya bakışlarını şekillendirmede de dinlerinin önemli rolü olduğuna inanıyorlar.”



Dünya'ya açık sır


Karşımızda, küresel olan ama batı trendlerine uyum sağlayan değil, kendi kimliklerini koruyarak, küreselleşmenin içinde varolmayı tercih eden hatta onu değiştirmeyi hedefleyen bir gruptan bahsediyoruz. Shelina, M Jenerasyonunun karakteristik özelliklerini, “İnanç ve modernitenin birlikte yol alabileceğini ve ikisi arasında bir zıtlaşmanın olmadığını düşünüyorlar. Bilakis inanç ve modernitenin her birini daha iyi yapacağını ve ikine ilişkin de her türlü hakka sahip olduklarına inanıyorlar. Bu inanç kendini, daha iyimser olmak, yaratıcılık, meydan okuma, sorunlar karşısında çözümler oluşturma gibi tutumlara dönüştürüyor. Onlar otoriteye meydan okuma hakkına inanıyorlar, girişimciler ve değişimi yönetiyorlar. Onlar aynı zamanda tüketimi kimliklerinin bir parçası olarak görüyorlar” sözleriyle belirtiyorlar.







Peki, Batı dünyası bu yükselen yeni nesil Müslüman gençlik hakkında fikir sahibi mi? Shelina'nın bu soruya cevabı hem evet hem de hayır: “Generation M'in hikayesi tüm dünya genelinde ilk bakışta görülebilecek bir gizlilikte. Tüm Müslümanlar, Generation M'e ait değil, özel bir tanıma sahipler, ve Generation M gibi bir kitap, sadece Batılı ülkelere değil Müslüman kitlelere de bu yeni nesli tanıtıyor.” Bir nevi “açık sır” M Jenerasyonu. Dünyanın gözünün önünde ama bir o kadar da ana akımın dışında görülüyor. Ta ki bugüne kadar. Her geçen gün M nesli, kültür-sanattan, spora, siyasete ve ekonomiye kadar her alanda kendini daha fazla ifade ediyor ve değişimin etkin güçlerinden biri haline geliyor. Örneğin, Manchester United'a dünya transfer rekorunu kırarak transfer olan Gine kökenli Fransız futbolcu Paul Pogba Müslüman kimliğini sporcu kimliği ile yaşamaktan ve bunu kamuoyuna yansıtmaktan çekinmiyor. Yine bir başka M jenerasyonu mensubu, Berlin'de yaşayan Rayouf Alhumedi, cep telefonu mesajlaşma uygulamalarında kullanılan emojilerde başörtülü figürlerin de kullanılmasına yönelik talebin öncülüğünü yaparak buna yönelik bir farkındalığın oluşması için çalışıyor. Yine, Peru'da düzenlenen tekvando turnuvasında şampiyonluk kürsüsüne çıkan Türk sporcu Kübra Dağlı da M Jenerasyonu üyesi.



GELECEK İLE SANAL DÜNYAYI BİRLEŞTİRİYORLAR


Birçok Müslüman genç kadın, kendilerinin seslerini açtıkları, sosyal medya hesapları, bloglar ve internet siteleri ile dünyaya duyuruyor. M Jenerasyonuna hitap eden, moda, yaşam, kültür ve spor dergileri, online ve / veya basılı olarak yayına giriyor. Shelina da, M Jenerasyonunun gerçek dünya ile sanal gerçekliği mecz ederek seslerini duyurduklarını özellikle belirtiyor: “Dikkat çekmek için “gerçek dünyayı” kullanıyorlar, dijital dünya seslerinin duyulması için onlara alan ve fırsat sundu ama aynı zamanda küresel kimliklerini inşa etmek ve büyütmek için de imkan sağladı.” M Jenerasyonu, dijital dünyayı nasıl kullanıyor? Shelina yaptığı araştırma ve gözlemler sonucu ulaştığı verileri bizimle paylaşıyor: “Dijital dünyayı, blog yazmak, sosyal medyayı kullanmak, kendine eş bulmak, yeni müzikler keşfetmek, kendi yaratıcılıklarını göstermek, kendi dinleri ile ilgili sorular sormak, hem kendileri için güvenli alanları oluşturmak hem de klişler dışında kendilerinin kim olduğunu keşfedecek mecralar bulmak için kullanıyorlar.”







Müslüman kadınlar değişimin merkezinde


Shelina M Jenerasyonuna ait özelliklerin tüm ülkelere uygulanabileceğine işaret ederek, “bahsettiğim nitelikleri, nüfusunun büyük bölümünün oluşturdukları ülkelerinde meydana gelen hızlı değişimin bir parçası” diyor. Kendisi, yaptığı araştırmadan ilginç bir veriyi de paylaşıyor: “yüksek hızla değişimden geçen ülkeler aynı zamanda kadınların hızla değiştiği ülkeler. Onlar tüketim biçimlerini, cinsiyetler arası ilişkileri, evliliği, çocukları ve “Müslüman olmanın anlamı nedir” sorusuna ilişkin yeni fikirleri etkiliyorlar.” İslam dünyasında değişim gençler ve kadınlar üzerinden gerçekleşiyor. Bu değişim, İslami değerler korunarak ve modern yaşamın açtığı alan genişleterek sağlanıyor.


#Shelina Janmohamed
#Generation M
#Y nesli
#Derin ekonomi
8 yıl önce