Analar korku dağlarını yıkacak

Çocuklarını terör örgütü PKK'dan kurtarmak için Diyarbakır'daki HDP binası önünde eylem yapan annelerin çığlığı tüm ülkeyi sarıyor. Terör destekçisi partiye lanet okuyan acılı annelere Türkiye'nin bütün kesimlerinden destek yağıyor. Doğu ve Güneydoğu'daki illerde milyonlarca vatandaşın teröre karşı tek ses olduğu eylemlerin ardından şimdi de Türkiye'nin en büyük spor kulüplerinin taraftarları, anlamlı mesajlarla sürece dahil oldu. Trabzonspor'a gönül vermiş vatandaşların birkaç gün önce Diyarbakır'da ziyaret ederek bordo-mavili forma verdiği anneler şimdi de Galatasaray'ın 'UltrAslan', Fenerbahçe'nin 'Genç Fenerbahçeliler', Beşiktaş'ın ise 'Çarşı' gruplarının ayrı ayrı destek mesajlarıyla moral buldu. Milyonlarca taraftar, terör örgütüne karşı annelerin yanında olduklarını bildirdi.

***



***



***

DALGA DALGA YAYILACAK

Sosyal medya hesaplarından 'Taraftar gruplarının ortak bildirisi' başlıklı mesaj paylaşan 'UltrAslan', 'Genç Fenerbahçeliler' ve 'Çarşı', çocuklarının dağa kaçırılmasından sorumlu tuttukları HDP'nin Diyarbakır'daki il binası önünde oturma eylemi yapan annelere destek oldu. "Ağlarsa analar ağlar, gerisi yalan ağlar" sözleriyle biten yazıda şöyle denildi: "Diyarbakır'da terör örgütü PKK tarafından kaçırılan evlatları için oturma eylemi yapan annelerimizin yanındayız. Bizler taraftar grupları olarak en kısa zamanda bu hasretin bitmesini, bu feryadın son bulmasını, anaların evlatlarıyla buluşmasını yürekten istiyoruz, kavuşma anını bekliyoruz ve artık analar ağlamasın diyoruz. Bizim nezdimizde siyaset üstü olan bu kutsal direniş bir çığlık gibi dalga dalga yayılarak korku dağlarını yıkacaktır. Özgürlüğünü, eğitim hakkını dahası yaşam hakkını çocuklarımızın elinden alan terör örgütünün karşısında evlatları için nöbet tutan annelerimizin yanındayız. Ağlarsa analar ağlar, gerisi yalan ağlar."

FIRSATINI BULUNCA KAÇIN

Hakkari’de komandolar çatışmada yaralanan PKK’lı kızı tedavi ettikten sonra anne-babasıyla görüştürdü. Baba, “Kızınız sizinle görüşmek için can atıyor” diyen komutana, “Ben de can atıyorum” karşılığını verdi. Ancak telefonda “yavrum” deyip gözyaşlarına boğuldu ve konuşamadı. Daha sonra annesiyle konuşan kız dağdaki teröristlere ise “İmkan bulduğunuz anda kaçın” diye seslendi.

Hakkari kırsalında sıcak temas sağladıkları teröristlerden birini yaralı yakalayan komandoların birkaç dakika önce kendilerine kurşun sıkan teröriste gösterdiği şefkat ve uzattığı yardım eli görüntülendi. Güvenlik güçlerinin kaydedip paylaştığı videoya göre komandolar, çatışma sonrası arama-tarama faaliyetleri sırasında çalılıkların arasında kadın teröristin saklandığını tespit etti. Teröristin olası bir saldırısına karşı güvenlik önlemlerinin alınmasının ardından terörist teslim oldu. Yaralı olduğu anlaşılan bölücü terör örgütü mensubuna ilk müdahaleyi, birkaç dakika önce teröristin kurşun sıktığı komandolar yaptı.

DURMAYIN, KAÇIN

Yarasına müdahale edilen teröriste 'korkmaması ve sakin olması' yönünde telkinler yapılırken Mehmetçik tarafından su verildi. Terörist, askerlerin sorusu üzerine "Teslim olanlara Türk askerinin kötü davrandığı söyleniyordu. Bunun gerçek olmadığını gördüm" ifadesini kullandı. Güvenlik güçlerinin operasyonlarının ardından bölücü terör örgütünden ayrılmaya çalışan çok sayıda gencin olduğunu belirten terörist, onlara yönelik "İmkan bulduğunuz anda kaçın" çağrısında bulundu. Bölücü terör örgütüne 12 yaşında kandırılarak katıldığını, Ayn el-Arab'daki çatışmalarda PKK/YPG saflarında görev aldığını, sonrasında Gara'daki PKK kamplarına geçtiğini anlatan terörist, örgüte katılmaktan duyduğu pişmanlığı ifade etti.

ÇOCUKLARIMIZI BIRAKSINLAR

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutarak, Diyarbakır İl Başkanlığı önünde 3 Eylül'de oturma eylemi başlatan Diyarbakır annelerine bir aile daha katıldı. Bugün itibariyle 14. güne giren eylemlerde PKK'ya karşı buluşan aile sayısı 34’e yükseldi. Terör örgütü tarafından 5 yıl önce 19 yaşındayken kaçırılan oğlu İbrahim Coşkun için oturma eylemine katılan baba Mehmet Emin Coşkun, oğlunun Muğla'da üniversite okurken dağa kaçırıldığını söyledi. Muğla'dan tanımadığı bir kişi tarafından arandığını ve oğlunun iki kişi tarafından terör örgütüne götürülmek üzere kaçırıldığını bilgisinin verilmesi üzerine hemen oraya gittiğini işaret eden Coşkun, polis yaptığı araştırmada kendisi ankesörlü telefonla arandığının tespit edildiğini aktardı. Coşkun, oğlunu bulmak üzere önce Şanlıurfa'ya daha sonra Diyarbakır'a gittiğini belirterek, "5 yıldır haber alamıyorum. PKK'yı lanetliyorum, çocuklarımızı bıraksın. Millet perişan, oturma eylemine devam edeceğim. Bunları lanetliyoruz. Allah belalarını versin" diye konuştu.

Anaların gözyaşı onları boğacak



Diyarbakır’daki HDP binası önünde eylem yapan annelere destek ziyaretinde bulunan Milli Türk Talebe Birliği Heyeti Başkanı Bursa Bölge Koordinatörü Samet Enes Öztürk, annelerin mübarek ellerini öpmeye, gövdelerini onlara siper etmeye geldiklerini söyledi. Terör örgütü PKK’nın bugüne kadar çok canlar yaktığını, çok anneyi yavrusundan ayırdığını belirten Öztürk, oturma eylemi yapan anaların gözyaşının terörün ateşini söndüreceğini aktardı. Öztürk, şunları kaydetti: “Anaların gözyaşı PKK’yı da HDP’yi de boğacaktır. Herhangi bir orman yangınında bile hükümete, Cumhurbaşkanımıza saldıran sözde aydınlar, sanatçılar, barış bildirisine imza atan sözde akademisyenler bugün burada analarımızın bu çığlığı karşısında sessizler. Tepki vermeyip, üç maymunu oynuyorlar. Kendilerine ‘aydın’ diyenlerin bu suskunluklarını kınıyoruz. PKK’ya da HDP’ye de tek mesajımız şudur: Anaların gözyaşında boğulacaksınız.” Anneleri ayrıca, Malatya’dan gelen 15 Temmuz Milli İrade Ocakları üyeleri ile Karacadağ bölgesinde oturan Şahinan ailesi mensuplarının da yer aldığı çok sayıda kişi ziyaret etti.

Çocuğumu almadan

gitmem

Asker oğlu Müslüm Altıntaş'ın kaçırıldığını belirten anne Songül Altıntaş ise kendisinin de Kürt olduğunu, Kürt'ün hakkının böyle savunulamayacağını söyledi. Acılı anne, şunları söyledi: "Eylemimize devam edeceğiz. Çocuklarımızı almadan gitmiyoruz. Müslüm'ü bana versinler, ben de buradan kalkayım. PKK’ya sesleniyorum, yeter artık bu millete yaşattıklarınız, çocuklarımızı bırakın. Çocuklarımız ve biz size bir şey yapmamışız. Ben de Kürt'üm, Kürt'ün hakkını savunuyoruz diyorlar ya, Kürt'ün hakkını savunuyorsanız benim çocuğumu bana versinler. Ben Şanlıurfa Halfetiliyim. Bizim hakkımızı böyle mi savunuyorlar? Oğlumu bana bıraksınlar, biz de buradan kalkalım.