
CHP'li Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, TBMM Genel Kurulunda Anayasa Mahkemesinin (AYM) Gezi Parkı davası hükümlüsü ve milletvekilliği düşürülen Can Atalay ile ilgili karar hükmünü okuttu. Karaca'nın Katip Üye Sibel Suiçmez'e okuttuğu korsan metne TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'tan kınama geldi. Metnin katip üyeye okutulmasının hem yetki aşımı hem de hukuken yok hükmünde olduğunu belirten Kurtulmuş, "TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca ve Katip Üye Sibel Suiçmez'i kınıyor, haklarında Anayasa ve İçtüzük'ten kaynaklanan yetkilerimi kullanacağımı beyan ediyorum." dedi.

Meclis'te korsan metin okutuldu
Genel Kurul'da söz alan siyasi partilerin temsilcilerinin Önder için geçmiş olsun dileklerini sunduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, Danışma Kurulu'nda oluşan ortak iradeye rağmen birleşimin sonunda TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca'nın, Anayasa'ya, İçtüzük'e ve teamüllere aykırı olarak, TBMM Katip Üyesi Sibel Suiçmez'e, Anayasa Mahkemesinin Can Atalay hakkında vermiş olduğu kararın hüküm kısmını okuttuğunu belirtti.

"Hukuken yok hükmünde"
"TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca'nın Anayasa'ya, İçtüzük'e ve teamüllere aykırı olarak bir metni katip üyeye okutması hem yetki aşımı hem de hukuken yok hükmündedir." ifadesini kullanan Kurtulmuş, "Genel Kurulda TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'e bütün siyasi partiler tarafından geçmiş olsun mesajlarının verildiği oturumda teamüllere ve siyasi nezakete sığmayan bir davranışla TBMM hukuka aykırı bir uygulamaya maruz bırakılmıştır. Bu davranış aynı zamanda TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in şahsına yapılmış bir saygısızlıktır." değerlendirmesinde bulundu.
"İçtüzük yetkilerimi kullanacağım"
"Hiçbir TBMM Başkanvekili, TBMM Başkanı'nın iradesi hilafına, temsil ettiği bu makamın yetkilerini kullanamaz. TBMM Başkanı tarafından belirlenmeyen herhangi bir husus, Genel Kurul gündemine getirilemez. TBMM Başkanı olarak Yüce Meclis'in saygınlığını korumak adına, hukuken yok hükmündeki bu tutumlarıyla görevlerini kötüye kullanan TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca ve Katip Üye Sibel Suiçmez'i kınıyor, haklarında Anayasa ve İçtüzük'ten kaynaklanan yetkilerimi kullanacağımı beyan ediyorum."
Can Atalay hakkındaki yargı süreci
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Atalay'ın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılmasına ve bu suçtan tutuklanmasına karar vermişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu.
28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde TİP'ten Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay Yargıtay'a başvurmuş, süreç devam ederken Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.
Yargıtay'ın talebi reddetmesinin ardından Atalay, Anayasa Mahkemesine iki kez başvuruda bulunmuş ve iki başvuruda da Anayasa Mahkemesi hak ihlali kararı vermişti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesinin Atalay hakkındaki hak ihlali kararlarına uyulmasına yer olmadığına ve kararın TBMM Başkanlığına gönderilmesine hükmetmişti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın milletvekilliği düşürülmüştü.