|
Doğunun dünyaya açılan kapısı: Atatürk Üniversitesi
Hafta sonu Atatürk Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen
“Yeni Nesil
” arama konferansı kapsamında üniversitenin tasarım ve dönüşümünü konuşmak için Erzurum’daydım.

Arama konferansları genelde yeni kurulan ve kurulacak olan üniversiteler için yapılır ama 1957 yılında kurulan Atatürk Üniversitesi kendini yeniden tasarlamak ve yeni nesil üniversite olmak için bir çok alanda değişimde öncü konumuyla kendinden söz ettiriyor.


Aslında üniversite çok da doğru ve cesurca bir iş yapıyor.
Çünkü, dünyadaki
ekonomik ve siyasi güç dengesinin değiştiği
ve bu değişimin batıdan doğuya yöneldiği bu dönemde, tüm kurum ve kuruluşlar nasıl bu değişime ayak uydurmaya çalışıyorsa
üniversitelerin de kendilerini bu değişime hazırlaması gerek
.

Özellikle de gelişmekte yani bizim gibi yükselen ekonomiler için bu değişim olmazsa olmaz şartlardan.

İşte
Atatürk Üniversitesi de bu değişime hazırlanmak, kurulduğu 1957 yılından beri bir çok
alanda öncü olan konumunu sürdürmek, yükselen ekonomilere uygun yükselen bir üniversite olmak için yoğun bir çalışma, arama ve tarama yapıyor.
Atatürk Üniversitesi
Türkiye’nin ilk land grant üniversitesi
yani eğitim- öğretim, araştırma ve topluma katkı yapmak amacıyla devlet tarafından arazi tahsisi yapılan, 80.000 öğrencisi, kurumsal yapısı, araştırma imkanları ve bir çok üniversitenin kurulumunda görev almasıyla öncü bir üniversite. Aslında
hem şehir hem de bölge üniversitesi
.

Şimdiki hedefi ise bölge veya Türkiye’nin de ötesinde artık doğunun yani yükselen Asya’nın bir çok ülkesine hitap eden bir üniversite olmak istiyor.

Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı
da bu değişimin farkında. Çomaklı, rektör olarak göreve geldiği 2016 yılından beri üniversitenin bu değişimine öncülük etmesi için ciddi bir hazırlık içerisinde.
Bu amaçla düzenlenen arama konferansında,
Türkiye’nin bir çok üniversitesinden gelen akademisyenler, STK temsilcileri ve işadamlarından oluşan yaklaşık 60 kişilik bir ekip 3 gün boyunca
üniversitenin geleceğini yeniden tasarlamak için beyin jimnastiği yaptı.
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ’NİN POTANSİYELİ YÜKSEK
Atatürk Üniversitesini (AÜ) gerçekten birçok alanda güçlü yönleri ve potansiyeli olan bir üniversite.

Şöyle ki;

Türkiye nasıl doğu ile batı arasında köprü ve stratejik bir ülkeyse
, Atatürk Üniversitesi de Erzurum’da bulunduğu coğrafi konumu sayesinde
doğu batı arasında hem köprü hem de bir kapı görevi
üstleniyor.
Üniversite Çin’den başlayıp
Londra’ya ulaşan ve dünya ticaretini simgeleyen İpek Yolu
üzerinde olan ve bu potansiyeli kullanabilecek bir üniversite.
Çevresinde birçok ülke var ve bu ülkeler çok farklı zenginlikleri bir arada barındırıyor.
Dolayısıyla komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesi Atatürk Üniversitesi’nin doğunun önde gelen üniversitelerinden biri olmasına muhakkak katkı sağlayacaktır
.
Üniversitenin bulunduğu bölgenin kalkınmasına nasıl hizmet ettiği özellikle
bölgenin üstünlük alanları olan tarım, sağlık ve kış sporlarındaki performansından açık bir şekilde görülebilir.
Ayrıca
bölgenin konumu itibariyle ticaret, enerji alanında strateji geliştirme ve düşünce kuruluşu gibi çalışma konusunda güçlü potansiyeli
olduğunu da eklemek lazım.
Dolayısıyla Atatürk Üniversitesi yeni yapısıyla Türkiye’nin doğuda yükselen gücü olacaktır.
ÜNİVERSİTELER ÇIKIŞ ARIYOR
Türkiye 2019 yılında hayata geçirilecek yeni hükümet sistemi ile başta kurumsal yapıda bir değişikliğe ihtiyaç duyduğu kadar,
eğitim, araştırma ve toplumsal katkının beklendiği üniversitelerde de bir değişime ihtiyaç duymaktadır. Hem de çok acil.
Üniversitelerin artık kendi içine kapalı yapıları ile yürümeyeceği açık. Ülke ekonomilerine verdikleri destek kadar bulundukları
şehri cazibe merkezi haline getirme noktasında verecekleri katkılar da bir o kadar önem arz ediyor.
Ekonomide yeni bir başarı hikayesi yazılmasında hatta bu hikayenin en önemli aktörlerinin de şehirler olmasında
üniversitelerin ne derece önemli olduğu sizce de gayet açık değil mi?
Erzurum bu anlamda Atatürk Üniversitesi ile bu hikayenin bir parçası olmaya oldukça hazır.
#Çin
6 yıl önce
Doğunun dünyaya açılan kapısı: Atatürk Üniversitesi
Kara dinlilerle milletin savaşı
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir