Van'da kent yaşamını bırakıp Çatak ilçesine bağlı Övecik Mahallesi'ne yerleşen Aysel ve Kamil Işık çifti, devletten aldıkları destekle başladıkları arıcılıkta, 3 yılda kovan sayısını 350'ye çıkarmayı başardı.
Kentte 13 yıl gıda ticaretiyle ilgilenen 35 yaşındaki Kamil Işık, 2007'de aynı yaştaki Aysel Işık ile hayatını birleştirdi.
Bu evlilikten 4 çocukları olan Işık çifti, 3 yıl önce kentin gürültülü ve yoğun yaşamından uzaklaşarak Çatak ilçesinin Övecik Mahallesi'ne yerleşti.
Kente 120 kilometre mesafedeki Çatak ilçesi ile Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesi arasındaki Kato Dağı eteklerinde arıcılık yapmaya karar veren çift, İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün arıcılık konusundaki eğitimlerine katılarak sertifika aldı.
Daha sonra Tarım ve Orman Bakanlığının Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı'na başvurarak 30 kovan desteğinden yararlanan çift, bu süreçte işlerini büyüterek kovan sayısını 350'ye çıkardı.
Bu sayede hem şehrin yoğun temposundan uzaklaşarak doğayla iç içe zaman geçiren hem de üretim yapan çift, işlerini daha da büyütmeyi hedefliyor.
"Doğal bal üretiyoruz"
Aysel Işık, eşinin ve ailesinin arıcılığa olan ilgisi nedeniyle kendisinin de mesleğe erken adapte olduğunu söyledi.
Devletten aldıkları 30 kovan desteğiyle arıcılığa başladıklarını belirten Işık, şunları kaydetti:
"Bölgemiz zengin bitki örtüsüne sahip. Yerimiz organik bal üretimi için çok uygun. Kato Dağı'nın eteklerinde binlerce çiçek yetişiyor. Biz de böyle bir ortamda doğal bal üretiyoruz. İlçemiz balının kalitesiyle biliniyor. Eşimin desteğiyle arıcılığı meslek edindim. Çocuklarımın da ilgisini çekiyor. Onlar da bize yardım ediyor. İşimizi severek yapıyoruz, memnunuz. Kadınların rahatlıkla yapacağı bir iş. Herkese tavsiye ediyorum. Kovanları, petekleri temizliyor, eşime yardım ediyorum. 5 yaşındaki kızım Asima da bizi hiç yalnız bırakmıyor. Sürekli arıların içinde. Çocuklarımın da bu işi yapmalarını istiyorum. Aile bütçesine destek sağlamanın mutluluğunu yaşıyorum. Bununla çocuklarımı okutuyorum. İl dışındaki siparişleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Kahvaltı salonları, marketler bizden sürekli bal istiyor. Organik balımıza yoğun bir talep var."
Şehrin stresinden kurtuldukları için mutlu olduklarını anlatan Işık, "Kentten uzak, sakin bir yaşantımız var artık. Çocuklarımı doğayla iç içe, temiz havada, bol oksijenli bir ortamda yetiştirmeye çalışıyorum. Şehir hayatından daha güzel bir yaşantımız var. Gürültülü, kalabalık bir ortamdan uzaklaştık." dedi.
"Yılda 2,5 ton bal elde ediyoruz"
Kamil Işık ise devletten aldığı destekle baba mesleği arıcılığı yapmanın mutluluğunu yaşadığını ifade etti.
Eşi ve çocuklarıyla organik bal ürettiklerini dile getiren Işık, şöyle konuştu:
"Arıcılığa 30 kovanla başladık. Şu an 350 kovanımız var. Desteklerden faydalanıyoruz. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri bizi sürekli ziyaret ediyor. Her konuda yardımcı oluyorlar. Organik bal üretimimiz doğal bir ortamda oluyor. Yoğun talep var. Siparişlere yetişemiyoruz. Hasadı yaptıktan iki ay sonra bal kalmıyor. Eşimle üç yıldır arıcılık yapıyoruz. Çok memnunuz. Şehir hayatından kurtulmak istedik. Eşim de destek oldu. Buraya yerleştik. Halimizden, kazancımızdan memnunuz. Buradaki huzuru kentte bulamazsınız. Daha sakin bir ortamımız var. Bol oksijenli havada kafa dinleyebiliyorsunuz. Yılda 2,5 ton bal elde ediyoruz. İşimizi daha da büyütmek istiyoruz."
5 yaşındaki Asima Işık da "Anneme, babama yardım ediyorum. Arılardan korkmuyorum. Maske taktığım için arılar bana zarar vermiyor. Bal peteklerine dokunuyorum. Arıları çok seviyorum." dedi.
