|

Dünya altında kalır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin Kudüs işgalini hedefleyen planı için dünyayı uyardı: Dünya barışının anahtarı Kudüs’tür. Barış çınarı Kudüs de yıkılırsa bunun altında tüm dünya kalır.

Fazlı Şahan
04:00 - 1/02/2020 Cumartesi
Güncelleme: 02:52 - 1/02/2020 Cumartesi
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile ABD’nin sözde Orta Doğu barış planını görüştü. Görüşmede, sözde “yüzyılın anlaşması” olarak sunulan plana ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. Erdoğan’ın görüşmede Türkiye’nin Filistin davasına desteğini ifade ettiği de bildirildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile ABD’nin sözde Orta Doğu barış planını görüştü. Görüşmede, sözde “yüzyılın anlaşması” olarak sunulan plana ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. Erdoğan’ın görüşmede Türkiye’nin Filistin davasına desteğini ifade ettiği de bildirildi.

AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD’nin sözde Orta Doğu barış planına ve İslam ülkelerinin sessizliğine tepki gösterdi:

Filistin topraklarında korsan bir şekilde kurdurulan İsrail kan döke döke bugünkü sınırlarına ulaştı. Zalimin gözü kana da doymaz, mala da doymaz. İsrail’in de gözü doymuyor. Son olarak Amerikan yönetiminin desteğiyle hem Kudüs’ü hem de İsrail’in özellikle ısrar ettiği işgal altındaki diğer Filistin topraklarını ilhak anlamına gelen bir planı devreye almaya çalışıyor. Altını çizerek ifade ediyorum, bu planla işgal edilen Filistin topraklarının ilhakı amaçlanıyor.

TANIMIYOR VE KABUL ETMİYORUZ

Türkiye olarak, görünürde iki devletli çözümü kabul eden ama esasta Filistin’i tümüyle yok eden ve Kudüs’ü tamamen gasbeden bu planı asla tanımıyor ve kabul etmiyoruz. Şayet bugün Mescid-i Aksa’nın mahremiyeti koruyamazsak, yarın kem gözlerin Kabe’ye çevrilmesini engelleyemeyiz. Hele hele şu andaki zihniyetle hiç mi hiç engelleyemeyiz. İşte bunun için ‘Kudüs kırmızı çizgimizdir’ diyoruz.

ALKIŞ TUTANLAR HESABINI NASIL VERECEK

İslam dünyasındaki ülkelerin şu atılan adım ve açıklanan metinle ilgili tavırlarına baktığımız zaman ben halimize acıyorum. Başta Suudi Arabistan, sesin çıkmıyor, sesin. Ne zaman çıkacak? Bakıyorsunuz Umman, Bahreyn aynı şekilde Abu Dabi Yönetimi. Bir de oraya katılıp alkış tutuyorlar, yazıklar olsun. Acaba o alkış tutan eller, bu haince atılan adımın hesabını nasıl verecekler? Başlarında kipalarla orada olanlar da onlar da alkış tutuyor.

İNSANLIĞA YAPILMIŞ KÖTÜLÜK OLUR
  • Binlerce yıldır olduğu gibi bugün de dünya barışının anahtarı Kudüs’tür. Barış çınarı Kudüs de yıkılırsa bunun altında tüm dünya kalır. Kudüs’ü tümüyle İsrailin kanlı pençelerine terk etmek, sadece orada yaşayan Müslümanlara ve Hristiyanlara değil tüm insanlığa yapılmış en büyük kötülük olacaktır. Aynı şekilde zaten kendi kadim vatanlarında parya durumuna düşürülmüş olan Filistinli kardeşlerimizi böyle rezil bir planı kabule zorlamanın da izahı yoktur.

KUDÜS DAVASI HEP AYAKTA KALACAK

İsrail’i cesaretlendiren herkes ortaya çıkacak vahim sonuçların sorumluluğuna ortaktır. Filistin halkının ve devletinin özellikle güvenliğini işgalci İsrail’e bırakmak, kuzuyu kurda teslim etmekle aynıdır. Böyle bir planı destekleyen kimi Arap ülkeleri, Kudüs ile beraber tüm insanlığa ihanet etmektedir. İstedikleri kadar plan yapsınlar, istedikleri kadar zulüm işlesinler Kudüs davası hep ayakta kalacaktır.

TERÖR DEVLETİ MUTEBER OLAMAZ

Bizim karşı olduğumuz, İsrail yönetiminin sergilediği haksızlık, adaletsizlik, zulüm ve kıyımdır. Sokaklarda çocuğundan yaşlısına masumların resmen infaz edildiği, insanların evlerinin başlarına yıkılarak gasbedildiği böyle bir haydut devlet, böyle bir terör devleti bizim gözümüzde hiçbir zaman muteber olamaz. Tarihte hiçbir zaman zalimlerin abad olduğu, uzun zaman ayakta kaldığı görülmemiştir.

Tarihin en hızlı müdahalesi

  • Elazığ ve Malatya’da yaşanan depreme değinen Erdoğan, 41 kişinin hayatını kaybettiğini, halen hastanelerde 7’si yoğun bakımda olmak üzere 48 kişinin tedavisinin sürdüğünü ve hayati tehlikesi bulunan depremzede olmadığını söyledi. Yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Erdoğan, “Şunu çok açık, net söylemem lazım, Türkiye, tarihinin en hızlı ve etkili afete müdahale faaliyetini, elhamdülillah göğsümü gere gere söylüyorum, bu depremde yürütmüştür” dedi.

Toplanan verginin 5 katını harcadık

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun deprem vergilerine ilişkin iddialarına tepki gösteren Erdoğan, “Bu CHP’nin başkanı -bunun çünkü yakın siyasi tarihten zerre haberi yoktur, bilmez bu işleri, bu tarih cahilidir- acaba bir Düzce depreminde, bir Kocaeli, Sakarya depreminde, Bolu’da neler olmuş, bitmiş bilmez. Şimdi sorun, ‘Van depreminden haberin var mı?’ diye, inanın yoktur. Van depreminde 20 milyar liraya yakın harcama yapıldı. Utanmadan soruyor, ‘Deprem için topladığınız paraları nereye harcadınız?’ Deprem için toplanan paralar yerine gittiği gibi biz milli bütçeden buralara çok ciddi harcamalar yaparak oraları ayağa kaldırdık. Van’da Edremit diye bir ilçe var, şu anda sorun, bilmez” dedi. Kentsel dönüşüm çalışmasının ilk etabında Elazığ’da 3 bin 850, Malatya’da 2 bin 550 olmak üzere toplam 6 bin 400 yeni konutun süratle yapılarak vatandaşlara teslim edileceğini söyleyen Erdoğan, “Hani sürekli, ‘Deprem vergileri ne oldu?’ hep bunu söylüyor, işte o sordukları deprem vergilerinin 2003-2019 yılları arasındaki toplamı, cari fiyatlarla 66 milyar lira, 2019 fiyatlarıyla 147 milyar liradır. Bugüne kadar depremlerin ardından yapılan ve depreme hazırlık için yürütülen çalışmalarda harcanan kaynak ise bu rakamların yaklaşık 5 katıdır” diye konuştu.

86 yaşındaki mahkumu affetti

  • Erdoğan, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası bulunan 86 yaşındaki hükümlü Ahmet Turan Kılıç’ın kalan cezasının kaldırılmasına karar verdi. Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararına göre, 2000 yılında Ankara 1 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından “Anayasal düzeni zorla bozmaya kalkışmak” hakkında suçundan idam cezasına hükmedilen, idam cezasının kaldırılmasının ardından cezası müebbet ağır hapse çevrilen Ahmet Turan Kılıç’ın kalan cezası, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun raporu sebebiyle kaldırıldı.

İdlib’e seyirci kalmayacağız

Erdoğan, Esed rejiminin İdlib’deki saldırılarını artırdığını belirtti. İdlib’deki vahşeti engellemek, Suriye’nin istikrarına ve siyasi çözüme destek vermek amacıyla Rusya ile bir mutabakat imzalandığını hatırlatan Erdoğan, bu mutabakatın, Esed rejimi ve onu destekleyen Rusya tarafından kanla ve acıyla adım adım delinmekte, bozulmakta, ihlal edilmekte olduğunu dile getirdi. Erdoğan, Suriye’deki her gelişmenin Türkiye için en az kendi sınırları içindekiler kadar önemli, hayati ve kritik olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:

“Halen 3,6 milyon Suriyeliyi topraklarında barındıran ülkemizin, yeni bir göç dalgasına tahammülü yoktur. Aynı zamanda yeni tehditlerin sınırlarımıza dayanmasına da seyirci kalamayız. Hiçbir ülkenin siyasi ve ekonomik çıkarı, Türkiye’nin güvenlik ve istikbal önceliklerinden daha önemli olamaz. Bu bakımdan Suriye’nin ne diğer bölgelerindeki ne de İdlib’deki duruma seyirci kalmayacağız ve kalamayız.”

OYUNU BOZACAĞIZ

Erdoğan, “Bizim topraklarımıza tehdit oluşturan kim varsa, gereğini yapacağız. İdlib’deki durumun süratle normale döndürülmemesi halinde yeniden aynı yola başvurmaktan başka çaremiz kalmaz. Bölücü terör örgütünün Suriye’nin herhangi bir yerinde bölgemiz için bitip tükenmeyecek bir fitne ve ihanet çukuru açmasına izin vermeyeceğiz. Gerekirse teröristlerin bulunduğu her yere bilfiil giderek bu oyunu bozacağız. Biz Türkiye olarak tüm samimiyetimizle, Suriye’nin tüm halkıyla birlikte istikrarını ve güvenliğini istiyoruz. Bunun için de askeri güç kullanmak dahil ne gerekiyorsa yapmaktan çekinmeyeceğiz. Bunu da ifade ediyorum” dedi.


Savaş baronlarına kol kanat geriyorlar

Suriye konusundaki bu ilkeli duruşu Libya’da da sergilediklerini belirten Erdoğan, “Türkiye, Suriye’de halkın, Libya’da da ülkenin meşru hükümetinin yanındadır. Hafter gibi, ücretli bir lejyonerle değil; oradaki ilişkimizi, BM Güvenlik Konseyi’nin tanıdığı Sarrac ile yürütüyoruz. Ama maalesef birçok ülke Hafter gibi ücretli, Abu Dabi yönetiminin adeta memuru konumundaki bir lejyonerle yürütüyorlar. Wagner denilen, yine Rusya’nın oraya gönderdiği güvenlik güçleri, Hafter’in oradaki askerleri konumundadır. Sudan’dan gelen 5 bin asker aynı şekilde. Libya’nın meşru hükümeti ve halkı yerine bir darbecinin yanında yer alanlar, en başta demokrasiye ihanet etmişlerdir. Darbeci generali desteklemeyi sürdüren bazı Avrupa ve Arap ülkelerinin riyakarlığını tarih kaydetmiştir” dedi. Erdoğan, “Libya konusunda hiç kimsenin, özellikle eli kanlı savaş baronlarına kol kanat gerenlerin Türkiye’ye söz söyleme hakkı yoktur. Çünkü Türkiye Libya’da meşruiyet sınırları dışında hiçbir adım atmamıştır” diye konuştu.

Azize Çelik’e geçmiş olsun telefonu

  • Erdoğan, Elazığ’daki depremde Mustafa Paşa Mahallesi’ndeki binanın enkazından 17 saat sonra yaralı olarak kurtarılan Azize Çelik ile telefonda görüştü. İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Twitter hesabından, Erdoğan’ın, enkaz altından kurtarılan ve yoğun bakımdaki tedavisi tamamlanan Azize Çelik ile yaptığı telefon görüşmesinin videosunu paylaştı. Altun, “Çarpmayan kalp olur mu” başlığıyla yaptığı paylaşımda, “Temenniler ortak. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın” ifadesini kullandı. Paylaşılan videoda, Çelik’e nasıl olduğunu ve sağlık durumunu soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mevlam sizleri gerçekten korudu, sizleri millete bağışladı. Allah yar ve yardımcımız olsun. Çok büyük bir imtihandan geçtik” diye konuştu. Görüşmeden duyduğu heyecanı “kalbim çarpıyor” sözleriyle dile getiren Çelik, “Allah devletimize zeval vermesin, birlik ve beraberliğimizi bozmasın. Allah herkesten razı olsun” dedi.

#Recep Tayyip Erdoğan
#Ortadoğu
#İdlib
#Kudüs
4 yıl önce