"Bugün 6 mart 2023 itibarı ile Kılıçdaroğlu’nun adaylığını SP Genel Merkezinde açıklanacağı duyuruldu. İşte burası tam Milli Görüş'e ihanet durumudur. Saadet Partisi yönetimi siyaseten çıldırmıştır. Bu kadar olamaz , olmamalı . Son kez Uyarıyorum yapmayın. Bakın Meral hanım Kılıçdaroğlu olmaz dedi, ve hatta özetle aleviliğini bile dile dolayarak , büyük bir siyasi risk alarak 'hayır' dediler . Siz ey SP yönetimi Allah aşkına aklınızı mı yitirdiniz? Hem Kılıçdaroğlu diyeceksiniz , hem SP merkezinde açıklayacaksınız. Derhal bundan vazgeçin ve o masadan da kalkın. Bakın oraya daha kimler oturacak, orada artık bir dakika bile duramazsınız. Gidip İYİ Parti ile olun .
Çok şükür İYİ parti bu oyuna gelmedi ve Kılıçdaroğlu’nun kazanma ihtimali sıfır. Eğer kamuoyuna yansıyan bilgiler doğru, dört Partiye CHP listelerinden 54 kişilik bir kontenjan verilecekse bu yeni model, Güneş Motel'dir. Yalnız Milli Görüş'e değil Türkiye’ye ihanettir, siyasete ihanettir. Üç beş milletvekilliği için bunu yapanlar, iktidar olunca neleri yapmazlar . Olmaz demeyin. Tarihin çöplüğüne bakın çok örnek bulursunuz.
Saadet Partisi'nin Altılı Masa toplantılarına ev sahipliği yapması olayına tepki göstermiş ve 22 Eylül'de 2022'de kara gün başlıklı bir açıklama yapmıştım. Milli Görüş açısından bunun ne denli yanlış olduğunu ortaya koyan o açıklamamdan üç paragrafı tekrar aşağıda alıntıladım.
"Seçimleri kazanmak amacı ile bir araya gelecek altı siyasi parti eğer amaçlarına ulaşırlarsa ve adı geçen kişilerden birisi seçimi kazanır Cumhurbaşkanı olursa Merhum Erbakan Hocamızın zamanı gelecek herkes selam duracak dediği ‘başörtüsü’ de kaybetmiş olacaktır. Yani SP'nin ev sahipliği yaptığı bu toplantı sayesinde manevi olarak başörtüsü gönderden inmiş olacaktır.
İşte o gün Milli Görüş tarihi için kara gündür. Çünkü Milli Görüş'ün en temel ilkesi önce ahlak ve maneviyattır. Merhum Erbakan Hocamız'ın bütün Türkiye'ye ezberlettiği temel fikir Milli Görüş'tür. Mili Görüşcü ise, Şuurlu Müslüman demektir. Ülkemizde yıllarca laiklik adı altında İslam yasaklanmıştır. Bu yasağın en büyük uygulama konusu başörtüsüdür. Şehitlerin başörtülü annelerinin törenlere alınmayışından, birinci olan başörtülü kızların törenlerde kürsülerden indirilişine kadar sayısız çok acı örnekleri birlikte yaşadık."
"Ama; 'adalet yok, ekonomi bozuk, yolsuzluk-talan çok, şöyle yanlış, böyle zulüm var' dediklerini duyar gibiyim. Ben de diyorum ki ey SP yönetimi, peşinden gittikleriniz gelince var dediğiniz, eleştirdiğiniz bütün yanlış işlerin daha beteri olacaktır.
Bu gün de Özetle diyorum ki CHP'nin birinci özelliği din düşmanlığıdır. 1950'ye kadar akla gelebilecek her türlü zulmü yapmışlardır. Binlerce alimi asmışlar, camiler kapatılmış, kuranlar yakılmıştır. 1950 den bu güne kadar da bu çizgisinden asla vazgeçmemiştir. En canlı örnek yargılanan ve mahkum olan 28 Şubat çetesinin siyasi ayağı olmaları, onlara en büyük desteği vermeleri , meclise başörtüsüne dışarı diye tempo tutmalarıdır. Nasıl ki PKK'nın siyasi ayağı HDP diyoruz, din düşmanlığının siyasi ayağı CHP'dir. Bu gün dahi dindarlara yakın ve şirin görünmeye çalışsalar da arada yaptıkları çıkışlarla genetik formlarda en ufak bir değişimin olmadığı açıktır.
Ey SP yönetimi kendine gel ve vazgeç, ve ey SP'liler uyanın ve tepki verin."
