Kadın tiyatrocuların sahne aldığı Volver Tiyatro, Avrupa Yakası'ndaki son oyununu dün akşam sahneledi. Tamamı kadın izleyicilerden oluşan oyun, yeri geldi güldürdü yeri geldi ağlattı.
Kadın Tiyatro Okulu’yla sadece kadınlara yönelik çalışmalar yapan Volver Tiyatro, dün akşam sezonun son Avrupa Yakası oyununu sahneledi. Fatih Sultan Kültür Sanat Merkezi Salonu'nda sahneye çıkan 23 kadın, yetenekleriyle hem izleyicileri büyüledi hem de eğlendirdi. Kadınlar sanatın birleştirici gücüyle keyifli saatler geçirdi. Aylar süren eğitim ve provaların ardından, 23 kadın oyuncu, okulun kurucusu Ayşe Şahinboy Doğan’ın yazıp yönettiği dört oyundan oluşan tek perdelik özel gösterinin tüm geliri Filistin’e bağışlandı. Oyun öncesi izleyicilerden, Türkiye Diyanet Vakfı Genel Merkezi Beykoz Şubesi'ne 250 lira alt sınırla bağış yapması istendi. Temsil öncesi dekontları kontrol edilen seyirciler oyunu iki saat boyunca takip etti.
Oyun sonrası Yeni Şafak'a konuşan Doğan, Volver Tiyatro'nun 12 yıldır kadınlarla tiyatro yaptığını söyledi. Doğan, 2025 Avrupa Yakası grubundan 23 kadının 12 hafta temel tiyatro eğitimi aldığını bunun içinde oyunculuk eğitimi, iletişim becerileri, özgüven, sahnedeki becerisi, doğaçlama, dramanın altyapı derslerinin bulunduğunu ifade etti. Oyunun yönetmen ve senaristi olan Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Yazdığım dört oyuna ek, klasik oyunlardan tiratlar da vardı sahnede. Klasiklerden de birer örnek koymak istedik. Burada amacımız yalnızca kadın kadına bir etkinlik yapmak değil; kadınların sanat alanında daha görünür ve aktif olması. Özellikle hassasiyetleri olan, başörtülü ya da tiyatro gibi sahnelerde kendine yer bulmakta zorlanan kadınların, bu alanda özgürce varlık göstermesini istiyoruz. Sanat insanın kendini keşfetmesi için büyük bir alan ve bu sahnede kadınların daha çok yer almasını hedefliyoruz. "Kadın seyirci, kadın oyuncu, kadın teknik ekip... Kültür merkezleri de bu konuda bize destek veriyor. Böylece kadınlarımız sahnede kendilerini rahat hissediyor, seyircilerimiz de mutlu ayrılıyor.”
Doğan her sene muhakkak bir Gazze oyunu sergileyerek Filistin'i unuttumadıklarını söyleyerek "Salı günü Cemil Meriç Kültür Merkezi'nde 24 kadın Anadolu yakasında aynı şekilde 4 oyun sahneye koyacak. Onlar da farklı bir grup. Filistin'deki kardeşlerimize bir nebze katkımız olması için oyunlarımızdan bilet ücreti almıyoruz. Biz onları unutmuyoruz. Geçen sene yazdığım ‘Begonyalar’ Gazze'de sığınakta kalan kadınların hikayesini anlatıyordu. Bu sene de bir kitap karakteri olarak Filistinli Raina karakterini seyircilerimizle buluşturduk. "Amacımız hem Filistin’i unutturmamak hem de bu coğrafyada hassasiyetleri olan kadınların ön yargısız ve kendi kurallarını koyarak kültür-sanat alanında güçlü bir şekilde varlık göstermesini sağlamak" dedi.
Hatice Kübra Yılmaz Göz, kadın tiyatrosuna duyduğu ilgiyi ve sahnedeki deneyimini şöyle özetledi: “Kadın tiyatrosu zaten uzun süredir dikkatimi çeken bir alandı ve bunu değerlendirmek istiyordum. Ayşe Hocamız bu fırsatı sununca dedim ki, bunu kesinlikle kaçırmamalıyım. İyi ki de kaçırmamışım; çünkü bu sahne ve bu ortam insanın kendini rahatça gösterebildiği, ifade edebildiği ve farkına varabildiği bir yer. Diğer arkadaşlarımda da aynı gelişimi gözlemledim. Kadınların bu alanda daha fazla yer alabilmesi için bu tür çalışmaların artmasını istiyoruz. Burada kendimizi daha iyi ifade etmeyi, diksiyon ve konuşma becerilerini geliştirmeyi öğrendik. Ayrıca duyguları içselleştirmenin önemini kavradık. Önce duyguları tanımlamamız gerekiyor; tanımladıktan sonra o duyguya girebiliyoruz. Aslında burada biraz iç dünyamızla tanıştık ve onu dışa vurmayı öğrendik.”
