|

Kripto paranın fıkhi boyutu ne?

Kripto paralar, pek çok alanda olduğu gibi İslam hukuku açısından da enine boyuna tartışılıyor. Caiz olmadığını söyleyen uzmanlar ve kurumlar kadar, caiz olduğunu savunanlar da var. İlim Hizmet Araştırma Derneği (İHAM) tarafları bir araya getirdi.

Zeynep Betül Erhun
00:00 - 11/02/2022 Cuma
Güncelleme: 22:48 - 10/02/2022 Perşembe
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv
  • Son dönemin merak edilen teknolojilerinden kripto paralar, pek çok alanda olduğu gibi İslam Hukuku tarafından da enine boyuna tartışılıyor. Caiz olmadığını söyleyen alimler ve kurumlar kadar caiz olduğunu savunanlar da var. Bu noktada oluşan kafa karışıklığını azaltmak için İHAM tarafından düzenlenen “Fıkhi Açıdan Kripto Paralar” panelinde konunun uzmanları önemli değerlendirmelerde bulundu.

Günümüzde teknolojinin hızla gelişmesi ve her geçen gün bir yeniliğin ortaya çıkması, Müslümanlar açısından pek çok soru ve sorunu da beraberinde getiriyor. İslam Hukuku’na uygunluğu açısından değerlendirilmesi beklenen bu konuların en başında ise son günlerin en popüler meselesi kripto paralar geliyor.

Blockchain teknolojisi ile oluşturulan kripto paralar, hem fiziksel paranın yerine geçmeye aday hem de bir yatırım aracı olarak son zamanlarda tüm dünyanın gündeminde. Ancak henüz çok yeni ve tam oturmamış bir sistem olduğu için İslam Hukukçuları da konuyla ilgili farklı yaklaşımlar sergiliyor. Mısır ve Endonezya’dan caiz olmadığına dair gelen fetvaların yanında Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu da içerdiği riskler nedeniyle kripto paraların “şu aşamada” dinen kullanılmasının uygun olmadığına dair bir fetva yayınladı.

ENDİŞELER VAR

Ancak İslam finansıyla ilgilenen bazı hocalar her kripto paranın ayrı değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek ve kripto paraların içerdiği risklerin fiziksel paralar için de geçerli olduğunu vurgulayarak kullanılmasında bir beis olmadığını açıkladı. Bu noktada oluşan kafa karışıklığını azaltmak için İlim Hizmet Araştırma Derneği (İHAM) “Fıkhi Açıdan Kripto Paralar” başlığıyla konunun taraflarını birleştiren bir panel düzenledi. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Mustafa Karataş’ın yaptığı panelde ilk olarak Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Dr. Mervan Selçuk, kripto paralarla ilgili endişeleri şöyle özetledi:

- Kripto (gizli) ve merkezi olmaması.

- Tarafların hukukunun korunmasının mümkün olmaması.

- Vergilendirme problemi.

- Enerji ihtiyacı ve PoS sorunu.

- Yasadışı faaliyetlerde kullanılması.

- Volatalitenin (finansal oynaklığın) çok yüksek olması.

HER PARA KENDİ ÖZELİNDE DEĞERLENDİRİLMELİ

İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Süleyman Kaya ise bu endişeleri şöyle değerlendirdi:

“- Piyasada binlerce kripto para var ve her biri kendi özelinde değerlendirilmeli. Verilen fetvalarda bu konu gözardı ediliyor.

- İkinci olarak ise kripto paralarla ilgili her şeyin toplu olarak değerlendirilmesini doğru bulmuyorum. Mesela bir kripto parayla uluslararası para transferi yapmak ile kripto paraların değerlerindeki dalgalanmayı kazanca çevirmek aynı şeymiş gibi genel bir değerlendirme yapılıyor. Ancak yapılan bu farklı işlemlerin farklı değerlendirilmesi gerekiyor.

- Bahsi geçen endişelerden kripto paraların kaynağı belli olmadığı için illegal faaliyetlerde kullanılması konusu bütün teknolojik gelişmeler için söz konusu. En basitinden cep telefonları da illegal örgütlerin iletişimini kolaylaştırdı ancak telefonların meşruiyetini tartışmıyoruz.

DALGALANMA FİZİKSEL PARADA DA OLUR

- Bir diğer üzerinde çok durulan husus, değerindeki aşırı dalgalanma. Ancak bunun da mevcut finansal sistemden kaynaklandığını düşünüyorum. Bu sadece kripto para üzerinden değil bütün piyasalar üzerinden yapılabilir, geçen aylarda yaşadığımız ve TL’nin düşüş yaşamasına sebep olan dalgalanma da buna örnek. O yüzden burada gayrımeşru olan paranın kendisi değil bu manipüle yöntemleridir.

- Kripto paraların en çok eleştirilen konusu devlet teminatı ve denetimi altında olmaması ve bu durumun bir takım hak kayıplarına yol açabilmesi. Ancak bu durum kripto paraların özellikle Bitcoin’in tamamen denetimsiz olduğu anlamına gelmiyor. Denetimi devlet yapmıyor ama bu sisteme dahil olan binlerce insan sistemi denetliyor.

- Benim kanaatime göre kripto paraların mübadele aracı ya da para transferinde kullanılmasında bir beis yok. Ancak kripto paradaki dalgalanmadan yararlanmak üzere parayı sürekli değiştirerek kazanç elde etmeye çalışmak ya da manipülasyon yapmak meşru değil.”

CAİZ DEĞİL DİYENLER ÜÇ DELİL KULLANIYOR

Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Seracettin Yıldız da, kripto paraları câiz görmeyenlerin dayandıkları deliller ve gerekçelerle konunun fetva boyutunu ele aldı: “Öncelikle konu hakkında verilen fetvalar caiz görenler ve görmeyenler olarak ayrılıyor, haram ve helal görenler olarak değil. Yeni ve ictihade açık bir konu olduğu için alimler keskin söylemlerden kaçınıyor. Din İşleri Yüksek Kurulu’nun fetvasında da ‘bu şartlar altında caiz değildir’ ifadesi yer alıyor. Sisteme cevaz vermeyenlerin daha çok sistemin mevcut olumsuzluklarına odaklandıklarını, sistemin kaynağıyla ilgili ya hiçbir şey söylenmediği veya kapalı bir şekilde geçiştirildiği, kripto para kavramının sadece para olarak değerlendirildiği görülüyor. Caiz görmeyenlerin kullandıkları delillere baktığımızda üç şey görüyoruz, mefsedet (zarar), sedd-i zerai (zararın önünü alma) ve örf. Sistemin zararlarının ön planda tutulduğunu ve oluşan veya oluşacak olan zararların önünün alınması isteniyor. Kripto paraların bir “para” birimi olarak, NFT alımı gibi durumlar haricinde, kullanılmadığını, daha çok varlık olarak bulundurulduğunu biliyoruz. O yüzden fayda-zarar açısından kullanılması pratik değil. Aslında sistemin şu anki olumsuzlukları sıralanarak bu olumsuzlukların giderilmesi durumunda bu yolun açılabileceğini gösteriyor. Ancak şu anki fayda-zarar durumu göz önünde bulundurularak caiz olmadığı söylenebilir.”

#İHAM
#Kripto para
#İslam
#Diyanet İşleri Başkanlığı
#Mustafa Karataş
#Mervan Selçuk
#Süleyman Kaya
2 yıl önce