Karabağ’da keser döndü, sap döndü; gün geldi, hesap döndü! Yirmi sekiz yıllık işgalin, kahpeliğin, zulmün, faşizmin hesabı “çatır çatır” görülüyor.
Azerbaycan Ordusu, işgalci Ermenistan milislerine ağır kayıplar verdirmeye devam ediyor.
*
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in cephedeki son durumu özetlerken yaptığı benzetmeye dikkat buyurunuz:
“Ordumuz, Ermenileri iti kovar gibi kovuyor!”
*
Alenen “üç buçuk attığı için” uluslararası destekçilerinin kapısını aşındıran Ermenistan Başbakanı Paşinyan için de tam isabet bir çift laf etti, İlham Aliyev:
“Aramadığı, ağlamadığı, yalvarmadığı, ayağına kapanmadığı adam kalmadı. Ben kimseyi aramadım. Kaçıyor, bir sıçan gibi saklanıyor. Korkma gel, teke tek savaşalım!”
*
Devasa bir yenilgi yaşayan Ermeniler, bir yandan cepheden kaçıyorlar; diğer taraftan masum sivilleri katlediyorlar.
İnsanlık suçu işliyorlar.
Kahpelik, onların karakterinde var.
Ermenistan’ın Batılı patronları da aynı meşum karaktere sahip:
Masum Azeri siviller katledilirken dillerini yutuveriyorlar!
*
İçerideki Ecnebilerin “uğruna her türlü ajanlığı yaptığı” dahası taptığı “İnsancıl, Pek Medeni!” Batılı devletlerin hakiki yüzü işte budur!
Erivan’ın “Sırtını Sıvazlayanlar” Cephesi, Bakü’ye mütemadiyen “Ateşkese git” diye zırlıyorlar amma…
Ermenistan Terör Devletine “İşgal ettiğin topraklardan çekil” diyemiyorlar, demiyorlar bir türlü…
Çünkü: Yirmi sekiz sene boyunca Ermeni işgalinin, zulmünün sahne arkasında ellerini ovuşturarak özenle saf tuttular!
Onca yıl…
Evelediler, gevelediler, oyaladılar, topu taca attılar, kulaklarının üzerine yattılar, ipe un serdiler…
Ermenilerin işgaline, zulmüne, faşizmine itina ile rıza gösterdiler, koltuk çıktılar…
Yirmi sekiz-otuz sene ne demek: Daima böyle sürecek sandılar!
*
Nihayetinde ne oldu?
Gün geldi: “Köpeksiz köyde değneksiz gezme dönemi bitti!”
*
Kuklaları Ermeni Terör Devleti, şu sıralar görülmemiş seviyede “esaslı bir sopa” yiyor, Azerbaycan’dan…
Ermenistan’da bulunan “Bild” gazetesi muhabiri, şu ana kadar öldürülen Ermeni milislerin sayısının 4 bine yaklaştığından bahsediyor.
*
Ermenistan eski Savunma Bakanı Seyran Ohanyan da “Durumumuz çok kötü. Toprak ve insan kaybımız çok. Bu durumda, ateşkes savaşmaktan daha iyidir. Savunma hattımız, güçlü ve de inanmış irade karşısında çöktü” diyerek hem itiraf ediyor hem ağlıyor.
*
Ermenistan’ın ağır yenilgisinden dolayı, Erivan’daki Paşinyan gibi Pensilvanya’daki Fetullah da ağlamaklı ve perişan!
FETÖ’cü imamların, etki ajanlarının, casusların, hainlerin, trollerin, kaçakların vs. alayı “Ermeniler kaybediyor” diye karalar bağlamış vaziyetteler…
Sözde “soykırım” bühtanının dublajını yapmak üzere nicedir sıraya giren “lağım fareleri” bunlar!
Paşinyan’ın sürekli Putin’i aradığı, ancak Putin’in “Meşgulüm, sonra ararım” dediği görüntüler, “Rusya 1” kanalında yayınlandı.
*
Erivan’ın “güvendiği dağlara kar yağdı!”
*
Bunların sırtını sıvazlayan Rusya’sından ABD’sine onca devletin malum desteği; ağır yenilgilerine engel olamadı, olamıyor.
Neden, acaba?
Köprülerin altından çok derin sular aktı da, ondan…
Artık, bölgede belirleyici olan Bağımsız Türkiye!
Bakınız: İşgal altındaki Sözde “Karabağ Dışişleri Bakanı” Masis Mayilyan ne diyor:
“Rusya, 1994’te yaptığı gibi ciddi şekilde tarafları müzakere masasına oturtmak için çalışıyor…
Fakat 1994’ün aksine şu anda bölgede yeni bir oyuncu var: Türkiye!
Durumu karmaşık hale getiriyorlar…”
*
Evet: vaziyet, Ermeniler için her geçen gün daha da karmaşık, berbat hale geliyor, gelecek!
Sözde bakanın feveranı, aynı zamanda Türkiye’miz karşısında “çaresizliklerini dile getiren bir itiraf” hükmündedir.
Yirmi sekiz sene önce “Moskova’nın kanatları altında” gerçekleştirdikleri işgalin rövanşı alınıyor, şimdilerde.
Dağlık Karabağ’da işgalden kurtarılan köylerde ezan sesi yükselmeye başladı.
Finali de, Aliyev’in şu sözleriyle yapalım:
“Askeri mücadele ile tarihi adaleti teslim ediyoruz…
Karabağ öz toprağımızdır. Karabağ Azerbaycan’ındır…
Bütün şehirler geri alınacak…
Ermenilerin tahrip ettiği mescitlerimizi yeniden yapacağız…”
