|
Nereye gitti, o Amerikancı tezler?

Yaşayan neler görüyor. Çok değil üç yıl önce tam da bugünlerde, Türkiye için “darbe-toto oynayan” bir yazıya yer vermiş olan Newsweek dergisinde, üç sene sonra “Türklerin Zaferi” başlıklı bir analizi okumak bu satırların yazarını nasıl da keyiflendirdi, bilemezsiniz.

“Nereden nereye?” diye düşündüm…

Newsweek''teki -bir bakıma “itiraf” anlamına da gelen- o yazıyı okurken…

*

Owen Matthews ve Christopher Dickey imzalı yazıda

ABD''nin Ortadoğu''da yaşadığı tersliklerden beklenmedik şekilde Türkiye''nin kazançlı çıktığına değiniliyor.

-Bakın, siz hele!

Başka?

“-Osmanlı''nın eski merkezi Türkiye, Irak Savaşı''nın dışında kalmak için elinden geleni yaptı. Hatta, Irak işgal edildiğinde, ABD güçlerinin topraklarından geçişine bile izin vermedi. Buna rağmen savaşın gerçek galibi Türkler görünüyor…”

-Eyvahlar olsun!

*

Newsweek''teki makalede Türkiye''nin bölgesel etki açısından rakipsiz olduğuna dikkat çekiliyor; sorun yumağı halindeki bölgede tercih edilen arabulucu olduğu işaretleniyor; ayrıca Türkiye''nin yeniden inşa edilen Irak''ın en büyük ticari ortağı olduğuna değiniliyor…

*

Dahası var…

1 Mart tezkeresinin TBMM''de reddedilmesini Türk-Amerikan ilişkilerinin dip noktası olarak tanımlayan Newsweek…

“Ancak, tezkerenin reddi aynı zamanda Türkiye''nin ekonomisini ıslah ettiği, bölgesel etkisini artırdığı ve ABD ile yeni bir ilişki tarzı geliştirdiği dönemin de başlangıcı oldu” yorumunu yapıyor.

*

Sırf tezkere reddedildiği için, Türkiye''de kaç nesil, ne olacaktı?

Dolar kaça fırlayacaktı?

Newsweek''teki yazıda elbette bu soruların cevabı yok.

*

Makale, en başta Zeyno Baran''ı mutsuz etmiştir!

Gayet tabii, Hudson''cı Zeyno Baran''a üç yıl önce sütunlarında “Demokrattır” diye kefil olanları da…

Peki, Newsweek''te “Türklerin Zaferi”nden bahseden bu “itirafname”yi medyamızdaki “Amerikancı Eşik Bekçileri” okuyabilmiş midir?

Aslında, soruyu…

“Okumaya cesaretleri var mıdır?” diye sormak gerekiyor, ya…

*

2003''ün 1 Mart''ında tezkerenin reddedilmesini müteakip “Türkiye en az iki nesil kaybetti; ekonomimiz çok büyük bir çöküntü yaşayacak; Washington Ankara''yı mahvedecek” diye günlerce, haftalarca felaket tabloları çizen medya yöneticilerinin okuyucularından özür dilemesi için kaç altı yıl daha bekleyeceğiz, acaba?

*

Tezkerecilik yapan, Irak''ın işgalini “reel-politik” hesabına destekleyen, Washington eksenli tezlerle uyumlu olmaya özen gösteren “Muhafazakar-sağcı-solcu-liberal-ulusalcı” meslektaşlarımız kamuoyunu itina ile yanılttıkları halde bugüne kadar çıkıp da en azından özür dilemek veya fena halde yanıldıklarına dair bir itiraf beyanında bulunmak gibi bir medeni davranışı asla gösteremediler.

Bundan sonra da gösterebileceklerini sanmıyorum.

*

Peki…

Altı yıl önce, Türkiye''nin menfaatini savunuyormuş gibi bir kıyafete bürünerek Washington''da pişirilen Neo-Con''cu tezleri kamuoyuna yedirmeye çalışan o anlı şanlı tezkerecilerin en meşhuru şimdilerde ne durumda?

Newsweek''in bile itiraf etmek zorunda kaldığı devasa- sarsıcı gelişmelere gözlerini kapadığında bu gerçeklerden kurtulabiliyor mu, mesela?

Kaptanlığını yaptığı geminin vardığı limanı gördükten sonra…

Gözbağcılığın veya sansürcülüğün de derde derman olmadığının farkına varmış olmalı ki; neticede “arınma gösterileri”ne başladı, örneğin son dönemde sayfa sayfa “umre ziyareti” yaptı, “kutsal topraklarda devenin üzerinde” poz bile verdi…

*

Ne çare ki…

Hiçbir illüzyon numarası…

Tezkereciliği silemiyor; o tezkereciliğin ardındaki asıl fonksiyonu yani “iliştirilmişlik” gerçeğini ortadan kaldıramıyor.

14 yıl önce
Nereye gitti, o Amerikancı tezler?
Kuklaları oynatan Derin Kuklacılar?
‘Susadım çeşmeye varmaz olaydım’
Türkiye’yi devşirme kurtarıcılardan kurtarma mücadelesi…
Ankara’da vekâletler çekişmesi
Kibirleri boyunlarını aşan muhterisler kim?