İzmir'de hamileyken korona geçiren ve kullandığı tansiyon düşürücü ilaçlar yüzünden bebeği gelişme geriliğiyle 28 haftalıkken 660 gram olarak dünyaya gelen Deniz Mersin, kuvözde tutulan kızına 114 gün sonra kavuştu. 3 kilo 160 grama ulaşan kızına ilk kez yoğun bakımdan çıktığı gün dokunduğunu belirten anne Mersin, “Bu mutluluğu anlatacak söz olabilir mi? Aylar sonra evimize ellerim dolu dönüyorum. Tüm doktorlarıma, hemşirelere minnettarım, hepsine sonsuz teşekkürler” dedi.
Prof. Dr. Namık Demir, Deniz Mersin’in yüksek tansiyonla mücadele ederken hamile kaldığını ve yüksek doz ilaç kullandığını belirterek, bundan sonraki süreci şöyle anlattı:
“Anne adayımız gebeliğin 20. haftasında Covid geçiriyor. Gebeliği sırasında yapılan incelemelerde son adet tarihine göre 24 haftalık gebeliği olması gerekirken gebenin bebeğinin gelişiminin 1 ay geri kaldığı görülüyor. Göbek kordonunda diastol sonu akım kayıpları olan bebeğin anne karnında ölebileceği söylenmiş. Bunun üzerine hastanemize başvuran gebenin muayenesinde bebeğin gelişim geriliğinin kullandığı tansiyon düşürücü ilaçların yüksek dozda olmasına, aspirin kullanımına ve geçirdiği Covid-19’a bağlı olabileceği düşünüldü...
18 Ekim 2021 tarihinde Deniz Mersin 660 gram ağırlığında bir kız bebek dünyaya getirdi. Bebeği Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanlarımız Dr. Abbasgulu Baghirov ve Dr. Anıl Chousen’e teslim ettik. Bebek yeni doğan yoğun bakımda kuvöze alındı.”
660 gram ağırlığında, 30 santimetre boyunda doğan Umay bebeğin özellikle beslenme ve solunum sorunları olduğunu belirten Uzm. Dr. Baghirov, “Bebeğin erken doğacağını biliyorduk. Prof. Dr. Demir ile sürekli irtibat halindeydik. Doğum öncesinde erken doğduğunda nelerle karşılaşabileceğimizi, neler yaşanabileceğini Mersin çiftiyle paylaştık. Maalesef böyle doğan bebeklerin yaşama ihtimali çok düşük olabiliyor. Multidisipliner ekip çalışması anne ve bebeğin büyük şansı oldu. Doğum sırasında doğumhanedeydim ve bebek hiç zaman kaybedilmeden kuvöze alınarak tedavisi başlatıldı” diye konuştu.
“Bebeğin beslenmesi ve akciğerleri gelişmemiş olduğu için solunumu problemliydi. Yakın takiple, deneyimli hemşirelerimizin 7/24 titiz bakımıyla prematüre komplikasyonu yaşamadık. Bebeğimiz yeni doğan yoğun bakımda çocuk kardiyoloji uzmanı, göz hastalıkları uzmanının da takibindeydi. Umay bebeği oksijene bağlı olmadan, kuvözde geçirdiği 114 günün sonunda 8 Şubat’ta 3 kilo 160 gram ağırlığında, boyu 49 santimetreye ulaşmış şekilde anne babasına teslim ettik. Anne ve bebeği uyum için 3 gün hastanede yattıktan sonra taburcu edildi."
Hamileliğinde Covid geçirmesine karşın kendisi için yaşamadığı ölüm korkusunu bebeği için yaşadığını söyleyen Deniz Mersin ise duygularını şöyle ifade etti:
“İlaç kullandığım için hamileliğimde tansiyon sorunum yoktu. Ancak eczanede de çalıştığım için ilaçlar konusunda bilgim vardı. İlk doktoruma ilacın hamilelikte oluşturacağı yan etkilerini sordum. ’Çocuğun biraz küçük doğar’ dedi. Eşimle ikimiz oldukça uzun boyluyuz. ’Ne kadar küçük doğabilir ki?’ dedim. Ancak yüksek doz ilaçlar bebeğimi besleyen damarları etkilemiş. Doktor ’Eğer 26. haftayı görürse bebeği alırız’ dedi. Karnımda ölebileceğini söyledi. İlk orada yıkıldık, kahrolduk. İyi ki Kent Hastanesi’ne, Namık hocaya gelmişiz...