Kızı Bahar’ı bir gece ateş, halsizlik ve ardından başlayan bacak ağrısıyla hastaneye götüren Aslı Bastıyalı, kızının domuz gribi olmasından korkarken lösemi hastası olduğunu öğrenir. İki buçuk yıl gibi uzun bir tedavi sürecini her gün 17 ilaç, haftalık kemoterapiler, fırlayan ateşler, enfoksiyonlarla sonunda başarılı bir şekilde tamamlamışlar. Mart 2016’da Bahar’ın tedavisi tamamen bittikten sonra Bastıyalı, yaşadığı onca zorluk sonrasında diğer hastalara da yardımcı olabilmek için dernek kurmaya karar vermiş. “Gülmek İyileştirir” diyerek bir dernek kuran Aslı Bastıyalı, kızının lösemi hastasıyken yaşadıkları süreci dernekle aynı isimli kitapta anlattı. Kitabın geliri de kanser hastası çocukların rahatça zaman geçirebilecekleri ‘Hijyenik Oyun Merkezi’ projesine aktarılacak. Bastıyalı, “Hasta çocuklar her ortama giremiyor. Bu yüzden onların sosyalleşebileceği ve oyun oynayabilecekleri hijyenik yerlere ihtiyaçlar var. Bu bizim yaşadığımız sıkıntılardan biriydi” diyor.
Bahar, hasta iken yaşadıkları en büyük sıkıntının psikolojik destek kısmındaki eksiklik olduğunu belirten Bastıyalı, “Psiko-onkoloji diye psikolojinin alt bir dalı var. Yaşanılan hastalık sonrası oluşan psikolojik durumu ortadan kaldırmakla alakalı. Bu durum tedaviye verilen cevabı bile etkiliyor. Hastalık sonrası yaşantının iyileşmesini sağlıyor. Aileler en basitinden çocuğunun saçlarının nasıl döküleceğini söylemesi gerekiyor. Biz kendi uydurduğumuz bir yöntemle söyledik. Eşim ‘Bebeklik dişlerinin dökülmesi gibi bebeklik saçların da dökülecek’ dedi. Bahar da bütün arkadaşlarına ‘Sizin de saçlarınız dökülecek’ diyip hepsini ağlatmıştı. Bunun gibi trajikomik olayların yaşanmaması için bir psiko-onkolog tarafından yönlendirilmek gerekiyor. Bizim böyle bir desteğimiz olmadığı için kendi yolumuzu bir şekilde bulduk. Gülmek iyileştirir fikrine kanalize olduk ” şeklinde konuşuyor.
Bastıyalı, yaşadığı onca zorluk sonrasında diğer ailelere yardımcı olmak için bir dernek kurmaya karar vermiş. Psiko-onkoloji alanında yaşadıkları eksiklik konusunda farkındalık oluşturmak için çalışmalara başlamış. Hazırladığı sunumu ilaç firmaları ile özel hastanelere anlatmış. Fakat bunun tüzel bir kişilik tarafında yapılması gerektiğini öğrenince 1 Temmuz 2016’da kendi derneğini kurmuş. Psiko-onkoloji alanında uzman Prof. Dr. Sedat Özkan’ın hazırladığı içeriklerle sosyal medya üzerinden farkındalık uyandırmaya çalışarak “Kanser hastasıysanız psiko-onkoloji hakkınızı talep edin” gibi çağrılarda bulunmaya başlamışlar. Psiko-onkoloji çalışmalarının yanında bir de hasta çocukların sosyalleşip oyun oynayabilecekleri ‘Hijyenik Oyun Merkezi’ projesini başlatmış. Sponsorlara giderek bağış toplamaya çalışan Bastıyalı, Anadolu Yakası’nda sonra farklı şehirlerde de bu projeyi devam ettirmek istiyor.
ODTÜ'de Kimya bölümünden mezun olmasına rağmen uzun yıllar özel sektörde çalışan Aslı Bastıyalı, reklam ajanslarında metin yazarı olarak çalıştıktan sonra kurumsal şirketlerin pazarlama departmanında görevler almış. Yazmayı çok sevdiğini söyleyen Bastıyalı’nın, “Gülmek İyileştirir” dışında 2 kitabı daha var. Yaşadıkları zor günlere Bahar’ın anı yaşama enerjisi ve gülümseyerek göğüs gerdiklerinin altını çizen Bastıyalı, “Hastalıkla dalga geçmeye başlandığınızda durum ciddiyetini kaybediyor. Bahar’ın göğsünün üst kısmına takılan port cihazı sonucunda bir şişkinlik olmuştu. Bahar’ı korkutmamak için ‘Bahar’ın üç memesi var’ diyerek onun gülmesini sağladık. Bahar o günleri ‘Ne komikti dimi?’ diye hatırlıyor” diyor.
