Osmanlı tarihinin "93 Harbi" olarak adlandırılan en önemli savaşlarından 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşı sırasında beşikte bebeğini bırakarak cepheye koşan kahraman Türk kadını Nene Hatun, vefatının 63. yılında saygı ve minnetle anılıyor.
Erzurum'un kuzeydoğusundaki kent merkezine 25 kilometre mesafede yer alan Çeperli köyünde doğan Nene Hatun, 16 yaşındayken Erzurumlu Mehmed Efendi ile evlenerek Erzurum Taşmescit Mahallesi'ne gelin gitti.
Kahraman Türk kadını Nene Hatun, Osmanlı tarihinin "93 Harbi" olarak adlandırılan en önemli savaşlarından 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşına 22 yaşında gencecik bir kadın olmasına rağmen "Bu bebeği bana Allah verdi, ona Allah bakar" diyerek bebeğini beşikte bırakıp Erzurum halkıyla cepheye koştu.
Genç yaşta gösterdiği büyük kahramanlıkla gönüllerde taht kuran, Türk kadınının kahramanlığının simgesi olan Nene Hatun'un bugün de dillerden düşmeyen bu cesareti nesilden nesle aktarılıyor.
Cumhuriyet döneminde "Kırkgöz" soyadını alan Nene Hatun'un dördü erkek, ikisi kız altı çocuğu dünyaya geldi.
İlk çocuğu Nazım'ı ve sonradan doğan iki oğlunu 1. Dünya Savaşı'nda şehit veren Nene Hatun, yakalandığı soğuk algınlığı ve zatürre nedeniyle kaldırıldığı Numune Hastanesinde 22 Mayıs 1955'te vefat etti.
Hayatının son günlerinde 8 Mayıs 1955'te "yılın annesi" seçilen kahraman Türk kadını Nene Hatun, vefatının 63. yılında saygı ve minnetle anılıyor. Türk halkının kahramanlığını anlatarak övündüğü ve cesareti her nesle ulaşan Nene Hatun'un mezarı, Erzurum'da kahramanca mücadele ettiği Aziziye Tabyaları'nda bulunuyor.