Ne zaman yaz tatili denilse, insanın çocukluğuna dair şaşmayan şu iki anısı aklına gelir; gittiği tatiller ve Kur’an kursu anıları... Mahalle camilerinde başlayıp yatılı Kur’an kurslarına uzanan Kur’an-ı Kerim öğrenme sürecinde çocuklar, Rabbimizin kelamıyla bu ortamlarda tanışıyor. Buralarda edindikleri ilk hisler ve onlarda bıraktığı iz, yıllarca akıldan çıkmıyor. Kur’an’ın çocukların hayatında iyi bir yer edinmesi derdiyle yola çıkan iki kadın, bu amaçla bir eser ortaya koydu. Çocukların Kur’an-ı Kerim ile bağını ve öğrenme sürecini güzelleştirmek isteyen Hilal Çorbacıoğlu ve Hatice Kübra Tongar “Kur’an’ı Seven Çocuklar” isimli bir kitap projesine imza attı. Kur’an eğitimi üzerine yapılan çeşitli çalışmalar bulunsa da bu eseri diğerlerinden ayıran şey, set halindeki tek kapsamlı eser olması. 4 yaş ve üstüne hitap eden setin içinde ebeveyn rehberi, oyunlar ve etkinlikler bulunuyor. Hatice Kübra Tongar, “Kur’an bir insan inşa etme kitabıdır” derken, Hilal Çorbacıoğlu ise çocukların kalplerinde yer ederek hayatlarını kurmada Kur’an’ın önemine dikkat çekiyor. “Kur’an’ı Seven Çocuklar” setinin yazarları Hilal Çorbacıoğlu ve Hatice Kübra Tongar, esere ilişkin soruları
Yeni Şafak Pazar için cevapladı.
Kur’an ezber ve alfabetik aktif öğrenme sürecine 4 yaşında başlanması uygun görülür. Fakat Kur’an’ın çocukların zihnine ve de kalbine severek yerleşmesi oldukça önemli. Yoksa erken yaşta da öğrenebilen çocuklar olabiliyor. Severek öğrenmekte de oyun oldukça önemli bir araç. 4 yaş öncesi bu oyunlar aktif olarak kullanılırsa, harfleri deneyimlemesi, öğrenmesi ve sevmesi mümkün olur. Özellikle kursa gitmek ya da özel eğitim almak da şart değil. Çevre öğrenme de aktif rol oynadığı için ebeveynin bu konuda destek olması, aktif eğitim sürecinde oyunla, etkinliklerle ve doğru kaynaklarla eşlik etmesi de yeterli.