|

Kadınlar yazıyor erkekler okuyor

Sorunlarının medyada yeterince dile getirilmediğini gören kadınlar, "iş başa düştü" diyerek kollarını sıvayıp klavyenin başına geçmişler. Mersin, İzmir, Eskişehir ve Bursa’da yazı işleri kadrosunu kadınların oluşturduğu gazeteler kadına yapılan ayrımcılık ve şiddete karşı kalem oynatıyor. Üstelik bu gazetelerin hatırı sayılır sayıda erkek okuyucuları var.

Yeni Şafak ve
04:00 - 5/04/2015 Pazar
Güncelleme: 15:08 - 6/04/2015 Pazartesi
Yeni Şafak

Kadınların yaşadığı sorunlar, ancak geçtiğimiz ay gerçekleşen elim bir olayla, Özgecan Aslan'ın katledilmesiyle gündeme geldi ve ciddi bir şekilde tartışılmaya başladı. Daha öncesine baktığımızda, acı ama gerçek, kadınlar görsel ve yazılı basında daha çok 3. Sayfa cinayetleri, foto galeriler, arka sayfa güzelleri, saç, makyaj, giyim, güzellik, cilt bakımı, zayıflama ile yer bulabiliyordu. Bu gidişatı gören kadınlar; Mersin'de Zeliha Akkuş, Eskişehir'de Sibel Erenoğlu, İzmir'de Berrin Günçay ve Bursa'da Neslihan Alkoçlar, bir fark oluşturabilmek için kendi gazetelerini çıkarmaya karar vermişler. En eskisi 18 yıllık olan gazetelerden Mersin'de yayınlanan Mersin Kadın Gazetesi'nin kadrosunun tamamı kadınlardan oluşuyor. Eskişehir'de yayınlanan Kadının Sesi, İzmir'de yayınlanan Kazete ve Bursa'da yayınlanan Pembe Pusula'nın ise yazı işleri kadrosunda kadınlar var. Teknik destek ise erkeklerden. Bu dört gazetenin ortak amacı ise kadına yönelik şiddeti önlemek ve ayrımcılığa son vermek. İşin ilginç yanı ise hemen hemen hepsinin hatırı sayılır sayıda erkek okurları olması. Kadın gazeteleriyle görüşüp nasıl yayıncılık yaptıklarını konuştuk.



Medya için ticari metayız


*Eskişehir'de yedi yıldır aylık olarak yayınlanan Kadının Sesi gazetesi, internet sayfasından da güncelleniyor. Gazetenin sorumlusu Sibel Erenoğlu, gazetelerinin 3. sayfalarındaki öldürme haberleri ve arka kapaklardaki yarı çıplak “kadın" imajına karşı bir yanıt olduğunu söylüyor. 'Kadın bireydir' diyerek hem kadından hem de erkekten yana olduklarını, sağlıklı bir toplum özlediklerini ifade eden Erenoğlu, erkek okurlar tarafından da sıkı takip edildiklerini ve destek gördüklerini belirtiyor. Erenoğlu, kadınlara yönelik yayınların “kadını kullanmayı" birinci plana koyan ticari girişimler olduğunun altını çiziyor.



ÖZGECAN'IN KATİLİ GÜVEN DUYGUSUNU ÖLDÜRDÜ


Kadın problemlerinin başında gelen Kadın ve Şiddet meselesinin her daim gündemde tutulmasının gerekliliğini belirten Erenoğlu, kadına yönelik şiddette dikkat çekmek için “Şiddete karşı haklarımız" adlı sesli bir kitapçık yayınlayıp, Şiddete Karşı Bir Adım Da Sen At platformunu kurduklarını anlatıyor.



KENDİMİZİ YETİŞTİRELİM


Erenoğlu, Özgecan için, “Bu cinayet, topluma çok ağır bir sonuç bıraktı. Bu sonuç güvensizlik duygusudur. Gencecik Özgecanlarımızla ülkemizde birbirimize olan güvenimizi de kaybettik" diyor. Kadınların kendini yetiştirmesiyle var olabileceğini anlatan Erenoğlu, kadına yönelik problemli bakış açılarının ancak anne, baba ve çocukların birlikte gidecekleri okullar ve bu okullarda işlenecek sağlıklı bir müfredatla sağlanabileceğini düşünüyor; “Bu müfredatta iyi vatandaş olmak, kendini ifade edebilme becerisi, çocuklarla ve aile bireyleri arasında doğru iletişim, kendine saygı, çevresine saygı ve kendine değer verme gibi pek çok konunun eğitimi verildiği takdirde çözümlenebilir."



Erkekler yazmak istemedi


*Bursa'da 2011 yılından beri aylık olarak basılan ve internet sitesinden günlük yayın yapan Pembe Pusula, kadının magazinsel olarak kullanılmasına tepki olarak ortaya çıkmış bir gazete. “Kadınların görünümüyle değil, kalbi ve zihniyle ilgileniyoruz" diyen gazetenin yayın yönetmeni Neslihan Alkoçlar, gazete çıkarma fikrinin niteliksiz magazin malzemesi olan kişilere karşı tepki olarak doğduğunu belirtiyor. Anne olduktan sonra kadın sorunlarına daha çok yaklaştığını anlatan Alkoçlar “1997 yılından beri gazetecilik yapıyorum. Aynı zamanda bir kız çocuğu annesiyim. Anne olduktan sonra farkındalığım arttı. İleride Pembe Pusula kadın ve çocukları koruma vakfı kurmak istiyorum" diyor. Pembe Pusula'da, feminist bir yayıncılık yapılmıyor fakat feministlere karşı da değil. Kadın sorunlarını farkında olan ve kadınlarla birşeyler yapmak isteyen kadın erkek herkese kapı açık. Bu yüzden gazetede kadınlar ve erkekler birarada çalışıyor. Kadın sorunları sadece kadınları ilgilendirmiyor diyen Alkoçlar “Kadın meselesini biliyorsunuz en çok erkekler konuşuyor. Bizim adımıza karar veren mekanizmaların yüzde doksan dokuzu erkek olduğu için birlikte çalışıyoruz" diyor. Köşe yazarları Hukukçular, STK başkanlarından oluşan gazeteye kadın gazetesi diye yazmak istemeyen erkekler olmuş. 'Biz gerekli cevabı yaptığımız yayınlarla veriyoruz' diyorlar. Alkoçlar, “Gazetemizde çalışan öğrenci arkadaşlarımız var. Buraya gelmeden öncesi ile sonrası arasında çok belirgin bir fark oluyor. Kadın bakışıyla yazmalarını beklemiyoruz ama bu bakışı görmelerini bekliyoruz.



Hem şiddetle hem de maddi zorlukla savaştık


*Yerel gazetelerin arasında 18 yıllık mazisiyle en uzun soluklu kadın gazetesi olma özelliği taşıyan 'Kazete' kadın sorunlarının pek konuşulmadığı dönemde yayınlanmaya başlamış. Yayın sorumlusu Berrin Günçay gazeteyi neden ve nasıl kurduklarını şöyle anlatıyor; “Kadının yalnızlığını ve çaresizliğini gördük, bunun kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini düşündük. O günlerde kadın sorunları günümüzdeki kadar medyada yer bulmuyordu. Farkındalık oluşturmak için çıktık bu yola" diyor. Aylık olarak başlayan daha sonra internet sitesinden güncel yayın yaparak devam eden Kazete, çıktıkları ilk dönemlerde çok aykırı bulunmuş. Herkesin “Çok sürmez, kapanır" gözüyle baktığı gazete, maddi zorluklara rağmen kendini bugünlere getirebilmiş. Günçay şimdiye kadar en büyük sorunlarının maddi zorluklar olduğunu söylüyor. Medyada kadın konusunda geçmişe oranla çok yol kat edildiğini anlatan Berrin Günçay, artık kadına yönelik şiddetin bir toplum sorunu olduğunun farkına varıldığına dikkat çekiyor. Ekibin çoğunluğu kadın, köşe yazarları haber yapan ekip kadından oluşuyor. Gazetenin teknik işleriyle ise erkekler ilgileniyor. Günçay, özellikle yurt dışında yaşayan Türklerin Türkiye'de kadın gazetesi olmasına şaşırdıklarını söylüyor.



Birlikte mücadele önemli


*Mersin'de 2010 yılında yerel günlük gazete olarak basılmaya başlayan Mersin Kadın Gazetesi'nin tüm çalışanları kadın. Kadın cinsiyeti nedeniyle ötekileştirilemez düşüncesinden yola çıkan gazete, yayınlarında kadının haklarını vurgulamaya çalışıyor. En önemli gündem maddeleri, kadına karşı şiddetin ve baskının önlenmesi, kadının kendi ayakları üzerinde durabilmesi. Tamamı kadından oluşan bir ekiple çalışsalarda erkekleri dışlamadıklarını dile getiren gazetenin yayın yönetmeni Zeliha Akkuş, “Kadınların yaşadığı sorunların çözümünde kadın erkek demeden birlikte mücadele önemlidir. Erkekleri kadın sorunlarının suçlusu olarak görmek yanlış. Kadınlar yaşadıkları sorunların taraflarından biriyse diğer tarafta erkekler bulunuyor. Her iki tarafa da sorumluluk var. Çözüme ise ancak her iki taraf eşitsizliği fark ederse ulaşılabilir" diyor. 'Yıllarca ötekileştirmeden çektik' diyen gazete ekibi erkeklerin yardımını almaktan memnun. İstedikleri tek bir şey var, kadınlara empatiyle yaklaşılması.



ERKEKLERİN DESTEĞİ ARTTI


Gazetenin basıldığı ilk yıllarda erkekler tarafından küçümsendiklerini söylüyor Zeliha Akkuş. “Feminist misiniz?' diyerek dudak bükenler, alay edenler olmuş. Kadınların tepkisi ise umutsuz, sorunlarının ne yapılırsa yapılsın çözülemeyeceğine inanıyorlarmış. Zamanla gazeteye olan bakışları değişmiş ve özellikle kadınlar sahip çıkmaya başlamış. Kadın Sivil Toplum Örgütleri, kamu kurumları, yerel yöneticiler ve iş dünyasından destekleyenler bile var. Özellikle kadına yönelik şiddetin arttığı son dönemde erkeklerden daha çok destek gördüklerini söylüyor Zeliha Akkuş. Gazetenin köşe yazarları da ev hanımlarından oluşuyor. Müstear isimle köşe yazan ev hanımları, kendi deyimleriyle 'Komşusunda kahve sohbeti' yapar gibi kaleme alarak, kendi hayatlarındaki sorunları dile getiriyorlar. Gazeteyi okumaya başladıktan sonra olaylara bambaşka bir gözle bakmaya başlamışlar. Özellikle kız ve erkek çocukları arasında ayrım yapmamaya başlamışlar. Hatta biri şiddet konusunda eşiyle konuşmuş ve o da tedaviyi kabul etmiş.



ŞİDDETE BAHANE HABER YAPMAYIZ


Medyada yapılan haberlerin diline dikkat çeken Akkuş, “Biz gazetemizde şiddete bahane üreten haber yapmıyoruz. “Öfkeli aşık öldürdü" “Aşk cinayeti" “Kıskandım bıçakladım" “Mini etek giydi tecavüze uğradı" gibi başlıklar atmıyoruz. Kadınları öldürenleri ve şiddeti haber yapıyor, yargı kararlarını özellikle takip ediyoruz. Çocuklara gelinlik giydirerek istismar edenleri haber yapıyoruz. Kadın bakış açısıyla, kadına dair haber ilkeleri gazetemizde olmazsa olmazımız". Akkuş, Özgecan Aslan cinayetinin toplumda bir uyanışa neden olduğuna dikkat çekiyor ve bunun zihinsel dönüşümle sonuçlanmasını arzu ettiklerini belirtiyor.








#Kadınlar yazıyor erkekler okuyor
#kadın gazetesi
#pembe pusula
9 yıl önce