|

Tosun Babaya veda

ABD’deki dergahında dünyanın dört bir yanında İslamı seçenlere rehberlik eden namı diğer Tosun Baba bugün New York’ta toprağa veriliyor. 1950’li yıllarında ABD’de sanat dünyasında fırtınalar estiren Tosun Bekir Bayrakoğlu, Cerrahi Şeyhi Muzaffer Ozak’la tanıştıktan sonra hayatını tamamen değiştirmiş ve yaşadıklarını 86 yaşındayken yazdığı “Amerika’da bir Türk” kitabında anlatmıştı.

Yeni Şafak ve
04:00 - 18/02/2018 Pazar
Güncelleme: 14:49 - 18/02/2018 Pazar
Yeni Şafak
Amerika'da bir Türk şeyhi: Tosun Baba
Amerika'da bir Türk şeyhi: Tosun Baba

1950’lerde New York’da sanat piyasasında açtığı sergilerle fırtınalar estiren bir anarşist sanatçıyken bir tren yolculuğunda tanıştığı yazar Münevver Ayaşlı'nın verdiği adreste hayatı tamamen değişen bir dervişti o. Tosun Bekir Bayraktaroğlu namı diğer Tosun Baba 92 yaşında ABD’de vefat etti. Yıllardır Amerika’da İslamı anlatan Tosun Baba bugün New York’taki dergahın bahçesinde sırlanıyor.

1926 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Tosun Baba, “Amerika’da bir Türk/ Şeyh Tosun’un hatıratı” kitabını 86 yaşındayken kaleme almış ve bu kitabı yazma sebebini şu cümlelerle açıklamıştı: “İlk defa cesaret ederek kendimizden bahsediyoruz(...) Maksadımız bizim gibi şu kısa hayatı saçma sapan işlerle geçiren bir kimsenin işin sonunda ümitsiz olmaması.”

ÇILGIN BİR ŞAİR

Çanakkale Savaşı gazisi bir babanın oğlu olan Tosun Bayraktaroğlu Robert Kolej’i bitirdikten sonra eğitim hayatını sürdürmek için yurt dışına gider. Amerika’da güzel sanatlar Londra’da ise sanat tarihi okur. Londra’da okul arkadaşı Can Yücel, Bülent ve Rahşan Ecevit’le aynı evi paylaşır. Şiirler yazar, çılgındır, anarşisttir o yıllarda. Paris’te ünlü resim atölyelerine katılır. Yurda döndükten kısa bir süre sonra ilk hanımının pederi dolayısıyla Fas’ta giriştiği ticari hayat onu zengin yapacak, Fas aristokrasisinin içine sokacaktır. Hatta bir ara Adnan Menderes kendisine Türkiye’nin Fahri Konsolosluğunu da verir.

CERRAHİ ŞEYHİ İLE TANIŞIR

Yıllar yılı mistik konulara ilgisi vardır zaten. Hasan Ali Yücel, İngiltere’de ziyaretlerine geldiğinde, ‘anı yaşamak’ düşüncesi üzerine kurdukları hayat felsefelerini ‘Burjuva Mistik’ tabiriyle ifade eder. Sonraları, bu sebeple Budizm’e, Gürciyefçiliğe de ilgi duyar. Önce babasını beş yıl sonra da annesinin vefat etmesinin ardından bir Konya gezisinde tanıştığı yazar Münevver Ayaşlı vasıtası ile yolu Karagümrük Tekkesi'ne düşer. Sahaflar Çarşısı’nda kitapçılık yapan, nükteli, karizmatik, etrafında entelektüelinden seyyar satıcısına her tipten insanı toplayabilmiş olan Şeyh Muzaffer Ozak’ı ve dervişleri görür görmez onlara âşık olur. O gün biat eden, beyaz arakıyye tekbirlenen birini görür ve gıpta ederek derviş olmak ister. Böyle samimiyetle yola durunca kısa bir sürede hilafet alır ve şeyhinin emri ile Amerika’da dergâh açar. Şeyh Tosun Bayraktaroğlu ya da müritlerinin ifadesiyle Tosun Baba, uzun yıllar New York’ta, çoğu hıristiyanlıktan dönmüş olan müritlerine tasavvuf eğitimi verdi. Tosun Babanın müritleri bugün Kanada’dan Şili’ye kadar Kuzey ve Güney Amerika’nın birçok bölgesindeler.


Robert Kolej'de ABD karşıtı gençti

Talat Halman dostu Tosun Baba’yı şu cümlelerle anlatmıştı:

“Robert Kolej’de ABD karşıtlığıyla dillere destan bir asi gençti. Amerikan arabalarının lastiklerini patlatırdı. Aynı Tosun, İstanbul güreş takımının ağır sıklet pehlivanıydı.

Mezun olduktan sonra Tosun iki şiir kitabı yayınladı. Büyük bir başarı vaadi vardı o kitapların. Ne yazık ki 30’una gelmeden şiirden vazgeçti. Tosun resim ve mimarlık eğitimi için 1946’da California’daki Berkeley Üniversitesi’ne gidiyor. Ertesi yıl Londra’ya geçerek Courtauld Enstitüsü’nde Sanat Tarihi okuyor. 1949’da Tosun Bayrak, hayatını resme ve sanata adamak amacıyla Paris’e geçiyor ve yirminci yüzyılın en büyük sanatçılarından ikisinin stüdyosunda çalışıyor: Fernand Léger ve André Lhote... Bayrak, 1968 Şubatı’nın sonunda, New York’taki Riverside Müzesi’nin yanıbaşındaki parkta “Bir Arabanın Ölümü” adlı bir “kaza heykeli” sergiledi. ABD’nin New Jersey eyaletinde Rutgers Üniversitesi’nden sanat tarihi master derecesi kazandı, Fairleigh Dickinson Üniversitesi’nde bu alanda öğretim üyesi oldu. Ve İslam sanatıyla ilgilenmeye başladı. 1980’li yıllarda New York Üniversitesi’ne Türk hat sanatının nice güzel örneklerinden oluşan bir sergi getirdi. O sıralarda, İstanbul’daki Halvetî Cerrahî tarikatının Şeyhi Muzaffer Ozak ile tanıştı, dost oldular. Şeyh Muzafferiddin’den tasavvufu öğrenmeye başladı, İslamiyete ve Sufi geleneğine derin bir merak sardı. Tosun kendini hemen Halvetî Cerrahî tarikatına hasretti. 1970’lerin sonlarından bu yana, Tosun Bayrak, yalnızca bu uğurda çalışıyor. "


Önce namazı sevdirirdi

1970’li yıllarda Cerrahi Şeyhi Muzaffer Özak ile tanışan Tosun Bayrak ‘onun gibi mürşid görmedim› dediği kitabında şunları söyler: “Dinimi efendimden öğrendim. O gün bugün geç oldu güç oldu amma efendimin ‘Beş vakit namazını kılmadan yatma’ sözüne uyarak namazlarımızı kaçırmadık. Allahu Teala’nın ‘dinimizi zorlaştırmayın’ dediğine icabeten efendim bize yumuşak Müslümanlığı öğretti. Birçok gayri müslimi İslam’a davet ettiği zaman şahadet getirdikleri dakikadan itibaren namazlarını kılmalarını emreder, fakat günde iki vakit, sabah ve akşam namazlarını farzlarıyla ve namaz surelerini öğreninceye kadar ‘Allah Allah’ diyerek namaza başlatırdı. Daha sonra ikindi namazlarını ilave eder, iyice namaz kılmayı öğrenince beş vakit namaz kılmayı emrederdi. Amma oruca zekata hemen başlatırdı”

  • Can Yücel hem okul hem ev arkadaşıydı
  • Üniversite yıllarında Londra'da aynı evi paylaştığı Bülent-Rahşan Ecevit ve Can Yücel'den daha sonraki hayatında bağlantısının koptuğunu söyleyen Tosun Bayrak, yıllar sonra Kars'a gezmeye gittiğinde kaldığı otelde tesadüfen Bülent Ecevit ile karşılaşmalarını kitabında anlatır. Kendisini orada gören Bülent Ecevit’in ‘Aaa burada ne arıyorsun’ diye boynuna sarıldığını dile getiren Bayrak, sanki yıllardır hiç ayrılmamışlar gibi o gece sabaha kadar sohbet ettiklerini siyaset ve vekillik konusunun o gece hiç açılmadığını söyler.

#Tosun Baba
#İslamiyet
#Veda
6 yıl önce