|
Beşeri sermaye, ekonomik kalkınmada belirleyici olacak
Ekonomik büyümeyi etkileyen faktörlere baktığımızda
sermaye
, işgücü ve doğal kaynaklar
ekonomik büyümeyi
açıklamakta yetersiz kalmaktadır.
Son yıllarda, sadece fiziki sermayenin değil işgücünün yanında nitelikli işgücü olarak tanımladığımız
beşeri sermayenin de
ülkelerin ekonomik büyümesinde ve kalkınmasında önemi gittikçe artmaktadır.
Peki beşeri sermaye nedir?
Beşeri sermaye,
mevcut işgücünün niteliğini, niceliğini, mesleki bilgilerini ve deneyimlerini, sağlık durumunu ve sahip olduğu sosyal ilişkilerini
temsil etmektedir.

Yani işgücünün, nitelikli ve dolayısıyla aranan işgücü haline gelmesidir.

BEŞERİ SERMAYENİN ARTAN ÖNEMİ

Bilgi üretiminin, teknolojik değişimin ve yeni bir ekonomik dönüşümün önem kazandığı bu dönemde beşeri sermayenin önemi daha da artmaktadır. Çünkü beşeri sermaye sayesinde üretim faktörleri olan işgücü, sermaye ve doğal kaynakların daha verimli kullanılacağı gibi
beşeri sermaye açısından güçlü ekonomilerin ekonomik büyümelerini sürdürülebilir hale getirmeleri daha kolaydır.
Bir çok gelişmiş ülkenin bu kadar
yüksek kişi başı gelire ulaşmasında beşeri sermayenin ciddi rolü var.
Diğer yandan, gelişmiş ülkelerin ihracat olarak gerçekleştirdikleri katma değerli ürünlerin üretiminde, dış ticarette fazla vermelerinde beşeri sermayenin payı çok.
Dünya’da ortaya çıkan yeni ürünlerde ve hizmetlerde nitelikli işgücünün ciddi katkısı olduğu ortada.

Son dönemlerde, gelişmiş ülkelerde ekonomik büyüme oranlarında meydana gelen yavaşlamanın neden olduğu sorunları giderme ve bu ülkelerin sahip oldukları yüksek katma değerli üretimin ve nitelikli olarak verilen hizmetlerin devamı için nitelikli işgücüne yani beşeri sermayeye ihtiyaçları artıyor.

BEŞERİ SERMAYE VE BEYİN GÖÇÜ

Gelişmiş ülkeler ihtiyaçları olan nitelikli işgücünü karşılamıyorlar. Çünkü,
bir çok Avrupa ülkesinde nüfus gittikçe yaşlanmakta ve ekonomilerin ihtiyacı olan nitelikli işgücünün karşılanması imkansız hale gelmiş.
Geçmişte olduğu gibi birçok
Avrupa ülkesi, yeni göç politikalarıyla nitelikli işgücünü yabancı ülkelerden yani beyin göçü ile karşılıyor.
Her ne kadar bir çok ülke farklı gerekçelerle de olsa yabancı ülkelerden göç ile bu ihtiyacın karşılanmasına karşı olsalar da, başka alternatifleri de gözükmüyor.

Beyin göçü, gelişmiş ülkelerin ihtiyacı olan nitelikli işgücünün yabancı ülkelerden karşılanması olduğu gibi, bu ülkeler için bir üretim faktörü olan beşeri sermayenin üretime maliyetsiz katılmasıdır.

Açıkçası, beyin göçü gelişmiş ülkeler için önemli bir avantaj iken azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için ciddi bir dezavantajdır
. Çünkü, bu nitelikli işgücüne para harcayan, eğitim veren, meslek edindiren ve bilgi yükleyen geldiği ülkedir. Bu ülkeler de genellikle azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdir.
Bu nedenle, beyin göçünün yaşandığı azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için de ciddi bir beşeri sermaye sızıntısıdır.
Dolayısıyla,
gelişmiş ülkelerin ekonomik refahlarını devam ettirmeleri, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomik kalkınma süreçlerinde başarılı olabilmeleri için
, fiziki sermayenin yanında beşeri sermayeye daha çok ihtiyaçları olacağı açıktır.
#Ekonomi
#Beşeri Sermaye
#Beyin Göçü
1 year ago
Beşeri sermaye, ekonomik kalkınmada belirleyici olacak
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’