|
Bölgeyi boş bırakmamak lazım
ERBİL

Meğer iki yıl olmuş en son bölgeye geleli. Musul’un İŞİD’den kurtarılması operasyonunu izlemiştim en son. ‘Arayı çok açtın’ dedi buradaki dostlarım. Haklılar.


Bu bölge boş bırakmaya gelmez. Hem gazeteciler için, hem de devletler için. Türkiye referandum sürecinden bu yana adeta bu bölgeye küstü. Gelen-giden yok. Bunun eksikliğini ve yerine dolmaya çalışan dış unsurları da burada görmek mümkün.

ERBİL CANLANMIŞ, BİZİ ÖZLEMİŞ

Bölgenin havasını çok severim. ‘Bölge’ dediğimiz şey, Ortadoğu aslında. Mısır’dan Lübnan’a, Şam’dan Erbil’e kadar bu topraklar aynı havayı solur. Sıcağı, soğuğu, gerilimi, mutluluğu aynıdır.

Erbil çarşısını gezerken, iki yıl öncesinde IŞİD tehdidi nedeniyle neredeyse ölü haline gelmiş sokağın canlanmış, kendine gelmiş olduğunu gördüm. Dükkanlarda, kafelerde, sokakta Türk olduğumuzu anlayanların sevgi dolu selamları, ilgilerinin değişmemiş olmasından da mutlu oldum tabi.

Tatlı bir sıcaklığın olduğu gecede, güzel bir sofrada, bölgenin ne derece kötüye gittiğini konuşuyoruz. Uzun yıllardan beri tanıdığım ve Türkiye ile ilişkilerin güçlenmesini arzulayan ekibin önemli bir parçası olan, Başbakan Sözcüsü Sefin Dizai’ye gazeteci Nedim Şener ve ben ardı ardına sorular yöneltince hafiften bir elektriklenme oldu. Ama sonunu tatlıya bağladık.

Diyarbakır Milletvekili Mehdi Eker, Cigerhun’dan, Ahmedi Hani’den bahsedip, bir Kürtçe, bir Türkçe şiirler okuyunca, eski günlerdeki gibi, samimi bir ortam oluştu. Müzik ve Edebiyat her zaman faydalıdır!

GEÇMİŞİ DEĞİL GELECEĞİ KONUŞALIM

Sefin Dizai, ‘geçmişi değil de, geleceği konuşsak daha iyi olacak’ diyerek, Erbil’in Türkiye ile ilişkileri düzeltmek için istekli olduğunu anlattı bize.

Mehdi Eker de her iki tarafın birbirine ihtiyacı olduğunu ve ayrılık lüksümüzün olmadığını söyleyerek destek verdi ona.

Sonra da Sefin Dizai’nin amcası Ömer Dizai tarafından seslendirilen ‘bir rüya gördüm’ adlı türküyü dinledik hep birlikte. Ortak hayal kurmak, ortak gelecek tasarlamak için ideal bir Türküydü.

Türkiye’nin burada oluşturduğu boşluğu doldurmak için İran, Bağdat, ABD yoğun çaba içinde. Son Cumhurbaşkanlığı seçiminde iki ülke de çok aktifti.

İran çoktan referandum krizini unutmuş, en üst düzeyde Erbil ile ilişkileri geliştirmek için çaba harcıyor. Erbil mesafeli, Süleymaniye (Talabani hareketinin merkezi) ise İran’sız adım atmıyor.

Amerika ise Erbil’i daha çok kendine muhtaç etmek, sonra da daha büyük hesaplarının parçası yapmak için faaliyetlerini arttırmış.

Burada bölgeyi yakından takip eden önemli biri şöyle diyor: “Duygusal olmaya gerek yok. Referandum krizi geride kalmalı artık. Bölge sandığınızdan daha büyük krizlere gebe. Türkiye’nin buradan çekilme lüksü yok.”

MAARİF VAKFININ BAŞARILI AÇILIMI

Buraya gelme sebebim Erbil’de açılacak olan Maarif Vakfı okulu. Onların davetlisiyim. Rahmetli İhsan Doğramacı’nın açtığı okul, şimdi Maarif Vakfı’na devredildi. Açılış törenine Özerk yönetim Milli Eğitim Bakanı, Erbil Valisi ve Türkiye’den Mehdi Eker katıldı.

Her konuşmacı ilişkilerin düzeltilmesi temennisinde bulundu. Mehdi Eker’in sözü ise not etmeye değerdi: “Biz aynı coğrafyanın çocuğuyuz. Aynı dindeniz. Aynı dili konuşuyoruz. O yüzden bizim ilişkilerimizi, bu bölgenin yabancısı olan ve yüz yıldır burayı perişan eden ülkelerin kötü etkilemesine artık izin vermemeliyiz artık.”

FETÖ okullarının Irak’ta sayısı 19. Öğrenci sayısı ise 13 bin. Çok güçlüler. Türkiye, Erbil yönetimi arasındaki sorunlardan biri de bu. Ancak prensipte okulların kapatılması ya da devri konusunda bir mutabakat var. Lakin teknik sorunlar, sermaye yapıları, ABD etkisi meseleyi geciktiriyor.

Maarif Vakfı bu açından önemli bir anahtar rolü görüyor. Şimdiye kadar, 31 ülkede 162 okulu oldu. Hızla büyüyor ve güçleniyor. FETÖ’nün tahrip ettiği Türkiye imajını tamir edecek ileride. Aynı zamanda büyük bir boşluğu dolduracak.

Dedim ya bölgeyi boş bırakmaya gelmez. Bu kadar açmayacağım bir daha arayı. Bence Ankara’nın da açmaması lazım.

#Kuzey Irak
#Erbil
#Türkiye
5 yıl önce
Bölgeyi boş bırakmamak lazım
Kendimizi iyi hissetmemiz neden bu kadar zor?
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!