CIA’nın, Cemal Kaşıkçı’yı Veliaht Prens Muhammed’in öldürttüğü istihbaratı Beyaz Saray’ı karıştırdı. Pompeo ve Haspel’le görüşen Trump, Prens’i korumakta ısrar etti; “CIA raporu henüz tamamlanmadı” dedi. Riyad’a yönelik sert yaptırımlar isteyen İran-Körfez Bölgesi Direktörü Kirsten Fontenrose ise istifa etti.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı'yı Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın öldürttüğü istihbaratını ABD basınına sızdıran CIA, Beyaz Saray'ı karıştırdı. Cinayette tüm izlerin Riyad'ı gösterdiği süreçte Prens Muhammed'i koruma ısrarını sürdüren ABD Başkanı Donald Trump, Kaşıkçı'nın yazarı olduğu Washington Post'a bu bilginin hangi CIA çalışanlarınca verildiğini bulmak ve yeni hareket tarzını belirlemek üzere apar topar Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile CIA Direktörü Gina Haspel'le görüştü.
Değerlendirmeleri sonrası basına yaptığı açıklamada Trump, cinayet emrinin Prens tarafından verildiğini gösteren CIA raporunun henüz tamamlanmadığını belirterek, "Bir gazetecinin öldürülmesi korkunç bir şey" demekle yetindi. Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda yaşanan vahşetin öncesi ve sonrasına ilişkin detaylı raporun yarına (salı) hazır olacağını kaydeden Trump, "Rapor, olayın tüm etkisini ve kimin sebep olduğunu, kimin yaptığına da yanıt verecek" dedi.
'ŞİMDİLİK' YALANLADILAR
Trump'ın Pompeo ile temasının ardından basına konuşan ABD Dışişleri Sözcüsü Heather Nauert ise WP'ye sızdırılan bilginin doğru olmadığını iddia ederek, "ABD hükümeti Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesinden sorumlu herkesten hesap sorma konusunda kararlıdır. ABD hükümetinin nihai sonuca vardığını belirten son haberler doğru değildir" ifadesini kullandı. Nauert, ABD hükümetinin Kaşıkçı cinayetine ismi karışmış 17 Suudi yetkiliye yaptırım uyguladığını da hatırlattıktan sonra 'Riyad ile Washington arasındaki stratejik ilişkileri koruyacaklarını' vurgulamayı ihmal etmedi. Ancak Trump yönetiminin Kaşıkçı cinayetine ilişkin Riyad'a yönelik yumuşak tavrı, Beyaz Saray'da istifa getirdi.
'SERT YAPTIRIM' İSTEYEN DİREKTÖR İSTİFA ETTİ
Amerikan New York Times gazetesinde yer alan ve konuya hakim iki isme dayandırılan habere göre, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyinde İran-Körfez Bölgesi Direktörlüğünü yürüten Kirsten Fontenrose istifa etti. Cuma akşamı görevi bıraktığı ileri sürülen Fontenrose, Suudilere Cemal Kaşıkçı cinayetinden ötürü ABD'nin getirdiği yaptırımların belirlenmesindeki en önemli isimlerden biriydi. Bir süre önce Riyad'da da temaslarda bulunan Fontenrose'nin, Suudilere sert yaptırımlar getirilmesini savunduğu, özellikle Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın başdanışmanı Suud el-Kahtani'nin yaptırım listesine eklenmesinde etkili olduğu kaydedildi. İstifa kararının sebebinin henüz net olmadığı bildirilen New York Times haberinde, Fontenrose'nin Suudilere karşı 'sert' yaklaşımının Beyaz Saray içinde tartışmaya neden olduğu ve istifanın bu tartışmalar sonucunda gelmiş olabileceği iddia edildi.
- Sesini duymak istemiyorum
- ABD Başkanı Donald Trump, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürüldüğü sırada alınan ses kayıtlarını dinlemek istemediğini ve kayıtların çok vahşice olduğunu söyledi. Fox News kanalına verdiği röportajda Trump, Kaşıkçı cinayetine ilişkin ses kayıtlarının ABD’nin elinde olduğunu teyit etti ve kayıt hakkında detaylı bilgi aldığını ifade etti. Ses kayıtlarını ‘acı çekme tapesi’ olarak niteleyen Trump, “Kaydı duymak istemedim, dinlemek için bir sebebim de yoktu. Oldukça şiddet dolu, vahşice ve berbattı” diye konuştu. Suudi yetkililere yaptırım uyguladıklarını hatırlatan Trump, “Aynı zamanda bir müttefikimiz sözkonusu ve birçok noktada çok iyi olan bir müttefiki bırakmak istemiyorum” diye konuştu.
TRUMP DAMADINI KORUYOR
Beyaz Saray, sözkonusu istifaya ilişkin sorulara yanıt vermezken, Kirsten Fontenrose de henüz iddialara ilişkin bir açıklama yapmadı. ABD, aralarında Prens Muhammed'in sağ kolu Suud el-Kahtani, istihbaratçı koruma subayı Mahir Abdülaziz Muceb ve eski İstanbul Başkonsolosu Muhammed Uteybi'nin de bulunduğu 17 kişi hakkında yaptırım kararı almıştı. Fontenrose'nin, Prens Muhammed de dahil olmak üzere Suudi Arabistan'a yönelik geniş kapsamlı yaptırımlardan yana olduğu, ancak Prens'in 'yakın dostu' Jared Kushner'in bunu engellediği sanılıyor. Geçtiğimiz yıl Riyad'da 45 işadamı ve prensin gözaltına alındığı ve Yemame Sarayı'nda sarsıntılara yol açan süreci Trump'ın damadı Jared Kushner'in yönettiği iddia edilmişti. Kushner'in ayrıca, ABD-İsrail-Suud birlikteliğine muhalif ve rejime 'sorun çıkarabilecek' isimlerin ortadan kaldırılması için hazırlanan 'suikast listesini' Kaşıkçı cinayetinden önce Prens'e ilettiği ileri sürülmüştü. Trump'ın Prens'i koruma ısrarının nedenleri arasında Riyad'la yaptığı silah satış anlaşmalarından çok, şüphelerin damat Kushner'e kadar uzanmasını engellemenin bulunduğu belirtiliyor.
