Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Akcan, 3’üncü Tarım ve Orman Şurasının sonuçlarını ve tohumculuk sektörünü değerlendirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Türk tarımını küresel tarım ve gıda şirketlerinin güdümüne sokacak her türlü teşebbüsün karşısındayız’ cümlesini çok önemsediklerini vurgulayan Akcan, “Şura toplantılarındaki söylemlerimizin odak noktalarından biri Nisan ayında basına yansıyan ve bizim de ciddi tepki verdiğimiz, Türk tarımının bir holdingin bünyesinde toplamayı amaçlayan Tarımda Milli Birlik projesinin, Tarım Şurası ile tekrar gündeme gelmemesiydi. Açıklanan sonuçlara bakıldığında bu endişemiz giderildi. Şurada tohumculuk sektörüne ilişkin alınan karaların hayata geçebilmesi için elimizden gelen ne varsa yapacağız” dedi.
İLK KEZ İHRACAT İTHALATI GEÇTİ
Türkiye Tohumcular Birliği’ne bağlı 7 alt birliğin tohum, fide, fidan, süs bitkileri üretimi, dağıtımı, bitki ıslahı yapan 55 bine yaklaşan üye sayısı ile 15 milyar dolar katma değer ürettiğini belirten Akcan, “Tarım ve Orman Şurası’nda da açıklandığı gibi sadece tohumda 152 milyon dolar ihracat yapıyoruz. Ancak buna fidan ve süs bitkilerini de eklediğimizde rakam 260 milyon dolara çıkıyor. Türkiye tohumculuk sektöründe 2018 yılında ilk kez ihracat, ithalatı geçti. 85 ülkeye ihracat yapıyoruz Bu sürecin devam etmesi en büyük hedeflerimizden biri” diye konuştu.
HEDEF 1,5 MİLYON TON SERTİFİKALI TOHUM
Tohumculuk sektörünün değerlendirilmesinde en önemli parametrelerden biri olan sertifikalı tohum üretimine de değinen Akcan, 2008’de 289 bin sertifikalı tohum üretiminin 2018 yılında 1 milyon 60 bin tona yükseldiğini söyledi. Tarım ve Orman Şurası’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından konulan 1 milyon 200 bin ton üretim hedefini kısa sürede gerçeğe dönüştüreceklerini vurgulayan Akcan, “Türkiye Tohumcular Birliği olarak bizim hedefimiz, Cumhuriyetimizin 100’ncü yılında sertifikalı tohum üretimimizi 1,5 milyon tona çıkarmak” diye konuştu.
GIDA AÇIĞI YAŞAMAYIZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Alan bazında tarımsal üretimin yerli tohumdan karşılanma oranı yüzde 80 oldu’ cümlesini de değerlendiren Akcan, “Yüzde 100 yerli ve milli olarak ürettiğimiz tohumlarımızla tahıl grubu ürünlerindeki ihtiyacımızın yüzde 65’ini, baklagillerin yüzde 97’sini, sebzelerin yüzde 77’sini, çayır, mera, yem ve çim bitkilerinin ise yüzde 97’sini karşılıyoruz. Bugün tohum ithalatı yasaklansa bile gıda açığı yaşamayız. Amacımız bu oranları yüzde 100’e çıkarmak" ifadelerini kullandı.
- TOHUM SERTİFİKASYON MERKEZİ
- Savaş Akcan, Bitki Sağlığı Teşhis ve Analiz Laboratuvarı konusunda: “Patates bitkisinde tohumluk üretimi ve çoğaltımı ülkemiz topraklarında yapılmasına rağmen, üretimin ve çoğaltımın esas nüvesi olan üst kademe tohumluklar yurtdışından ithal edilmekte. Bunun giderilmesi için, ülke içinde yeni çeşitlerin ıslah edilmesine ve bunun için AR-GE altyapısının kurulmasına, geliştirilmesine ve özellikle de desteklenmesine şiddetle ihtiyaç bulunuyor" diye konuştu. Akçan sözlerini şöyle sürdürdü: "Laboratuvarın hedefi; öncelikle bitki sağlığı analizleri yönüyle, sertifikasyon sürecinde en fazla sıkıntıların yaşandığı patates ile başlayıp, diğer ürün gruplarında da yetkilerin alınmasıdır. AR-GE faaliyetlerine de katkı verecektir."
- 171 YEREL ÇEŞİT KULLANIMDA
- Akcan, şurada gündeme gelen ülkemiz gen kaynaklarını oluşturan bitki çeşitlerinin koruma altına alınması konusunun Türk tohumculuğu için hayati olduğunu söyledi. Akcan, “Tohumculuk sektörü AR-GE olmadan olmaz. Yerel çeşitlerimizden yeni çeşitler geliştirilmeden tohumculuk sektörü büyüyemez. Bizler hem yeni bitki çeşitleri ıslah etmek hem de yürüttüğümüz 'Tohumun İzinde' isimli sosyal sorumluluk projesiyle yerel çeşitlerimizi gen bankalarımıza kazandırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şimdiye kadar 171 yerel çeşidi ülkemize kazandırdık" dedi.
