Türkiye, 4,5 yıl boyunca seçim gündeminin olmayacağı bir döneme girerken, sürdürülebilir üretim ve satış ekosistemi kurmak için vergi reformu, hal ve perakende yasaları gibi önemli ekonomik düzenlemeler başta olmak üzere çeşitli reform çalışmaları hayata geçecek. Bu kapsamda ekonomik büyümeyi yeniden hızlandırmaya ve enflasyonu düşürmeye yönelik tedbirler masaya yatırılacak.
Reformlar kapsamında iş dünyasının öne çıkan beklentileri; KDV oranının yeniden belirlenmesi, vergi ve teşvik uygulamalarında basitleştirme, yeni sermaye piyasası araçların oluşturulması, sigortacılık alanının güçlendirilmesi, kaynak dağıtımında sanayinin öncelenmesi, bilançoları bozuk olan şirketlere destek sağlanması şeklinde sıralanıyor.
GELECEK HAFTA AÇIKLANIYOR
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, seçimlerin ardından reform sürecine girileceğini ve 8 Nisan haftasında da ekonomiye dair yeni yol haritasının açıklanacağını ifade etmişti. Tedbirlerin bir kısmının yönetmelik ve kararname niteliğinde olması, bir kısmının yasal düzenlemeyle hayata geçirilmesinin yanı sıra 2019-2023’ü kapsayan 11. Kalkınma Planı'nın açıklanması da bekleniyor.
MÜKELLEF ODAKLI REFORM
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıklamalarına göre, Türkiye'de rekabetçi ve mükellef odaklı vergi uygulamaları için vergi reformu çalışmalarına devam edilecek. Stratejik ve kritik sektörlerle ilgili çalışmalar yapılırken, reel sektörün, küresel rekabette daha avantajlı konuma geleceği ayrıntılı bir vergi reformu süreci başlatılacak.
Öte yandan TBMM'de Ticaret Bakanlığınca hazırlanan Hal Yasası görüşülecek, Rekabet Kanunu reformu, Perakende Yasası çalışmaları hız kazanacak. Yine ihracat seferberliği kapsamında yeni pazarlara yönelik strateji planları çalışmalarI sürdürülecek. Yatırım ortamının iyileşmesiyle ilgili adımlar da atılacak. Yeni enstrümanlarla sermaye piyasalarının daha da güçlenmesi ve sürdürülebilir sağlıklı büyümeyi sağlayacak finansal altyapının inşa edilmesi sağlanacak. İstihdam seferberliği kapsamında 2,5 milyon yeni istihdam için çalışmalar da sürdürülecek.
- KALICI BİR VERGİ DÜZENLEMESİ ŞART
- Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, yapılacak yeni düzenlemelerin hem ihraç ürünlerin katma değerinin artmasına hem de yerlilik oranının yükseltilmesine katkıda bulunacağını söyledi. Çelik, şunları dile getirdi: “Reform paketinde yeni yatırımları çekebilmek için; teşvik sisteminin yeniden düzenlenmesi, proje bazlı desteklerin artırılması, alınmış olan teşviklerin ödeme hızının iyileştirilmesi, dijital dönüşüm harcamalarının Ar-Ge vergi teşvikleri kapsamına alınması gibi başlıkların yer alması, ayrıca otomotiv iç pazarının canlandırılması için adil ve kalıcı bir vergi düzenlemesinin getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”
- İNŞAATÇILAR SÜRDÜRÜLEBİLİR SATIŞ İSTİYOR
- Sat-yap modelinin içinde bulunulan ekonomik şartların, faiz yüksekliği ve nakit daralmasına uğraması nedeniyle sürdürülebilir olmadığını dile getiren İstanbul İnşaatçılar Derneği Başkanı Nazmi Durbakayım, sektörün reform beklentisini satış bakısını dengeleyecek etkin finansal enstrümanlar olarak özetledi. Bir başka beklentilerinin arsa ile ilgili olduğunu dile getiren Durbakayım, “Önerimiz arsa sahibinin arsasını ayni sermaye olarak, yapımcının da nakit kaynak, know-how, ekipman ve markasını total sermaye olarak kattığı ortak bir şirket kurulması ve bu şirketin SPV (Special Purpose Vehicle) hisselerinin bankaya inşaat kredisi karşılığı teminat gösterilmesidir” şeklinde konuştu.
- İHRACATÇI STATÜSÜ VERİLMELİ
- KONUTDER Başkanı Altan Elmas, sektör olarak Emlak Bank’ın faaliyete geçmesini çok önemsediklerini belirterek, “Sektörün nakit akışını desteklemesini talep ediyoruz” dedi. Elmas, şöyle devam etti: “Bu yeni dönemde ekonomiye odaklanılmalı ve yapısal reformlar yapılmalı. Bu amaçla gayrimenkul sektörünün değişim dönüşümünü ve sağlıklı sürdürülebilirliğini destekleyecek önerilerimizin karşılık bulmasını arzu ediyoruz. En önemlisi yurtdışına satışlarla ülkeye döviz getiren sektör olarak ihracatçı sayılmamız. Bu kapsamda sektörümüzün ihracatçı statüsü imkanlarından yararlandırılmalı. Eximbank ve dış tanıtım destek imkanlarından da yararlanmalıyız.”
- BUĞDAY ÜRETİMİ YÜZDE 25 ARTMALI
- Tarımda stratejik açıdan önemi büyük olan hububatın ekiminin desteklenmesi gerektiğini aktaran Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu Başkanı Eren Günhan Ulusoy, özellikle buğdayda üretim miktarının en az yüzde 25 artırılmasının önem arz ettiğini söyledi. Tarım sektörüne kurumsal yatırımcıların ilgisini çekmek gerektiğini de aktaran Ulusoy, tarımda lisanslı depoculuk kapasitesinin arttırılması gerektiğini de aktardı.
- FİNANSMAN TEMİNİ KOLAYLAŞMALI
- Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş, ilk aşamada çiftçinin finansman sıkıntısının çözülmesi gerektiğini belirtti. Demirtaş, “İthalat en büyük sıkıntımız. Biz bugüne kadar farklı ülkelerin tarım politikalarını kullandık. Bu bir yapı sorunu oluşturdu. Kendi dinamiklerimizle bir politika seyretmemiz durumunda çok daha sağlıklı hamlelerin yapılacağını düşünüyoruz” dedi. Lisanslı depoculuğun tasarruf açısından önemine işaret eden Demirtaş, girdi maliyetlerinin düşürülerek köyden kente göçün de engellenmesi gerektiğinin altını çizdi.
- EN BÜYÜK KATKIYI TURİZM YAPAR
- Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Osman Ayık, istikrarı artık seçim dışında bir kulvara çekmek gerektiğini dile getirerek, “Bu dönemde de turizm sektörü Türkiye ekonomisine en büyük katkıyı yapacak alanların başında geliyor” diye konuştu. Bakanlığın üzerinde çalıştığı Turizm Geliştirme Fonu gibi önemli çalışmalar bulunduğuna vurgu yapan Ayık, “Bunlar bu dönem içerisinde kısa sürede halledilirse çok ciddi mesafe alma şansımız olur. Bu düzenlemeler 2023 hedeflerine ulaşmamızda çok ciddi katkı sağlar” ifadelerini kullandı.
