Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede Normandy Madencilik AŞ tarafından yapılan altın üretiminde siyanür kullanımının Fransa değerinin altında olduğu, çevreye zarar verecek bir durumunun bulunmadığı, buna karşın çevre halkının Bergama madenindeki üretime karşı ciddi bir direnişte bulunduğu anlatıldı.
Ölmüş kimseler adına atılmış veya sahte imzaların da olduğu bazı şahıslardan alınan vekaletle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurulduğu ve mahkemenin başvuran kişilere bir tazminat hükmederek karar verdiği ifade edilen iddianamede, daha sonra üretimin önündeki engellerin birer birer kaldırıldığı kaydedildi. Satış öncesi şirket yönetiminde bulunan bir kişinin, herkesin işine son verilmesine karşın hâlâ şirkette yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmasına dikkat çekilirken, daha önce kullanılan siyanürün az olmasına rağmen çevre halkınca ciddi bir direnişle karşılaşıldığı ancak maden Koza İpek Holding’e geçtikten sonra ortalığın sakinleştiği ve halkın direnişinin bir anda ortadan kalktığı vurgulandı. Madenin Koza İpek Holding’e geçmesinden sonra 20 Mayıs 2005’te üretime başladığına yer verilen iddianamede, 8 ay gibi bir sürede 26 milyon lira net dönem karı elde edildiği belirtildi. İddianamede, bu rakamın maden satın alınırken peşin ödenen 20 milyon dolara denk olduğunun altı çizildi.