Lise 1'inci sınıf öğrencisi 14 yaşındaki F.S.A., 23 Nisan'da ailesine haber vermeden evden ayrılarak Bursa'dan İstanbul'a gitti. Aile, oğulları sırra kadem basınca polise kayıp başvurusunda bulundu. 4 gün sonra annesi A.A.'ya telefon eden F.S.A., 2 yıl önce DHKP-C'ye katılan ve bir daha kendisinden haber alınamayan ağabeyini özlediği için kaçtığını ve İstanbul Okmeydanı'nda örgüte ait bir binada olduğunu söyledi. Bu arada çocuk, örgüt militanları tarafından 1 Mayıs günü Beşiktaş'taki gösterilere götürüldü.
Habertürk'te yer alan habere göre, A.A., küçük oğlundan gelen telefonun ardından 5 çocuğundan biri olan 25 yaşındaki İ.A.'yı da yanına alarak İstanbul'a gitti. Anne ile ağabey, önceki gün saat 14.00'te Okmeydanı'ndaki binanın kapısını çaldı. İçeri giren ikili, F. S.A.'yı bulup konuşmaya başladı. Bu sırada yanlarına gelen bir örgüt üyesi çocuğu alıp üst kata çıkarınca kurtarma hikâyesi de başlamış oldu.
İ.A., o anları şöyle anlattı: “Beynini yıkamışlardı. Annemle beraber kardeşimle görüştük. İkna ettik. Bu sırada biri gelip kardeşimi üst kaça çıkardı. 'Peşimizden gelmeyin' dedi. Yanımıza döndüklerinde kardeşim fikrini değiştirmişti. 'Niye zorla tutup beynini yıkıyorsunuz? Siz teröristsiniz' dedim. 10 kişi üzerime çullandı. Yere yatırıp boğazımı sıktılar. Bu sırada annem, beni bir odaya sokup kapıyı kapattı. Bir kişi geldi. Saat 18.00'e kadar bizimle konuştu. Kardeşime sürekli olarak 'Sen çocuk değilsin, özgürsün, kendi kararlarını verebilecek yaştasın, istersen gider, istersen kalırsın' gibi telkinlerde bulunuyordu. 'Polise gideriz' dedim. 'Polis buraya giremez' yanıtını verdi.”
Kardeşini alamayacaklarını anlayınca annesiyle dışarı çıktıklarını söyleyen İ.A., “Ben kapının önünde nöbet tutmaya başladım, kardeşimi başka yere götürmesinler diye. Annem de polise gitti. Aynı gece saat 03.00'te polisoperasyon yaptı. Kardeşimi kurtardılar” dedi.
Polisin itfaiye aracıyla pencereden girerek kurtardığı kardeşinin ilk anda pişman olduğunu belirten ağabey, “Ancak aynı yerde gözaltına alınan diğer çocuklarla birlikte Çocuk Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Burada tehdit edilmiş. O da polise 'Zorla tutulmadım' demiş. Bunun üzerine savcılığa sevk edildi” bilgisini verdi.
Diğer oğlunun halen örgütte olduğunu belirten A.A., “Oğlumu kandırarak benden aldılar. Onun da canı tehlikede. Bir gün evine dönmesini umut ediyorum Allah'tan bir tek bunu diliyorum” ifadesini kullandı. A.A. dün, sorgusunun ardından kendisine teslim edilen imam hatip lisesi öğrencisi oğlu ile birlikte Bursa'ya evine döndü.