Başbakan Erdoğan, korkularla, karanlık senaryolarla Türkiye'nin önünü kimsenin kesemeyeceğini ifade ederek, 'Hiç endişeniz olmasın. Türkiye, hızını kesen bu ağırlıklardan mutlaka kurtulacak. Bütün gücü ile hedeflerine koşacak' dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, “Ferhat gibi dağları delerek buralara geldik. Buradan geriye gidiş olmayacaktır. Herkes huzur ve güven içinde olsun, herkes müsterih olsun” dedi. Partisinin Kızılcahamam'daki 12. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanış bölümünde konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye sevdasından zerre kadar uzaklaşmadıklarını söyledi. Milletvekillerine teşekkür eden Erdoğan “Ferhat gibi dağları delerek buralara geldik. Buradan geriye gidiş olmayacaktır. Herkes huzur ve güven içinde olsun. Türkiye'nin meselelerine bütün dikkatimizle sahip çıkmaya, çözüm üretmeye devam edeceğiz' diye konuştu.
AK Parti mensubiyeti taşıyan insanların sadece aynı çatı altında siyaset yapan insanlar olmadığını ifade eden Erdoğan, “Aynı ideallere inanan, aynı sevdayı yüreklerinde taşıyan nimeti de külfeti de beraberce yaşayan gönüldaşlar olduğunu da gösterdiniz. Milletimiz siyaseti yeniden meselelerin çözüm adresi olarak görmeye başladıysa, siyasete itibarını iade ettiyse bu herkesten çok sizin eserinizdir. Bu ülkenin sahipsiz olmadığın siz gösterdiniz. Bu ülkenin meselelerinin çözümüne talip oldunuz, bu milletin ideallerini siz canlandırdınız. Aldığınız her oyun hakkını vermeye gayret ettiniz. Bu milletin hayır duasını alıyorsunuz ” diye konuştu.
Erdoğan, AK Parti'nin siyasi tarih için kısa sayılabilecek bir zaman içinde önemli başarılara imza attığını ifade etti. “Bu zamana kadar milleti bir şekilde daima dışlamış, demokrasiyi eğip bükerek, iktidarı kendi elinde tutmanın yolunu bulmuş olanlar, bugün bu devranın değişmesinden, düzenlerinin bozulmasından muzdariptir” diye devam eden Erdoğan, şöyle konuştu: “Onlar Türkiye'nin büyümesini, dünyaya açılmasını, aydınlık ve müreffeh bir dünya ülkesi haline gelmesini, kendi çıkarlarına uygun bulmazlar. Niçin bunu istemezler? Çünkü böyle gelişmiş bir Türkiye'yi korkularla, vehimlerle, karanlık senaryolarla ellerinde tutma şansları yoktur. Milletin değişim talepleri, bu hızla hayata geçmeye devam ederse, değişemeyenlerin geride kalacakları açıktır. Türkiye ne zaman bir atılım gerçekleştirmenin eşiğine gelse, ne zaman ilerleme iradesi gösterse, ne zaman toparlansa bu bayat senaryolar, mutlaka raflardan iner. Neden iner? Çünkü bu millet başarmaya gerçekten muktedirdir. Güven ve istikrarı koruyabilen, demokrasi çıtasını yükseltebilen bir Türkiye, az zamanda ne kadar yol alabileceğini göstermiştir” dedi.
Türkiye'nin, muasır medeniyetler hedefine koştuğunu, bu koşunun engellenemeyeceğini ifade eden Erdoğan, “Geçen 6 yıla yakın zaman, bunun ispatıdır. Bu ülkenin huzur ve istikrarına zarar verecek her hareketten, her davranıştan herkesin özenle sakınması gerekiyor” dedi. Erdoğan, “Bu ülkeye tek bir çivi çakmadan, bu milletin hafızasında tek bir eser bırakmadan siyaset sahnesinde 40 yıl yer işgal edenler, her gün gelişen, büyüyen, değişen bir Türkiye'de kendilerine rol bulabilirler mi? Bulamazlar. Bütün meselelerinin, siyasetin çözüm üretmesi ve demokrasinin işlemesiyle çözülmekte olduğunu gören insanlarımız, bu kifayetsizlere yer verir mi? Vermez. Peki hal böyle iken o kifayetsizler 40 yıllık bozuk düzenin bozulmasını ister mi? İstemezler. Ama Türkiye değişim rotasına girmiştir, bunun kararını vermiştir. Türkiye kalkınma, gelişme rotasında yürümektedir. Bu yolda geriye dönüş olmayacaktır. Hiç şüphem yoktur, bu milletin değişimine, gelişimine ayak uyduramayanlar, inanın nasıl şu ana kadar siyaset sahnesinden tek tek silinip gidiyorsa, şu an mevcut olanlar da silinip tek tek bu sahneden çekilip gidecektir. Allah ömür verirse, milletin hızına yetişemeyenlerin, demokrasiye ve millet iradesine saygısı olmayanların, milletin hedef ve beklentilerine sağır kalmakta ısrar edenlerin yine millet eliyle tedavülden kaldırıldığını hep birlikte göreceğiz. 3 Kasım'da, 22 Temmuz'da nasıl gördüysek, önümüzdeki seçimlerde de göreceğiz. Kendi ihtiyaçları, kendi menfaatleri, kendi iktidarları için bu ülkenin istikrarını, hatta güvenliğini rahatça gözden çıkarabilenlerin bu milletin yakasından nasıl düşeceğini zaman gösterecek. Hiç endişeniz olmasın. Türkiye, hızını kesen bu ağırlıklardan mutlaka kurtulacak. Bütün gücü ve enerjisi ile hedeflerine koşacak. Peki bunu ben neye güvenerek söylüyorum” diye konuştu
Ali Babacan'ın bu sözleri AB Dışilişkiler Komisyonu toplantısında sarfettiğini belirterek, “Komisyon toplantısı sırasında AB'li parlamenterler bana sorular sordular. Bir AB'li parlamenter 'Türkiye'de dini azınlıkların olduğu kadar Müslüman olan çoğunluğun da sorunları olduğunu biliyoruz. Bu konuda neler yapacaksınız?' diye sordu. Ben de bu soru üzerine 'Doğrudur. Sizinde belirttiğiniz gibi Türkiye'de azınlıkların olduğu kadar Müslümanların da sorunları var' dedim. Ancak bazı basın organları bu sözleri benim durduk yere söylediğim gibi bir imaj meydana getirdiler. Türkiye'de dini özgürlükler konusunda sıkıntılar olduğunu AB'liler bile biliyor ama bizim içimizdeki bazı kalemler bunu kabul etmek istemiyorlar” dedi.
Enerji Bakanı Hilmi Güler ise elektrik zammı konusunda şok edici bir açıklama yaptı. Güler, elektrik zammını elektrik santrali sahibi olan enerji patronlarının istediğini belirtti. Güler, bu zammı isteyen enerji patronlarının kimler olduğunu ise açıklamadı. Güler'in “Biz onlardan pahalı olarak elektrik alıyoruz. Ancak halka ucuz satıyoruz. Bunların çoğunun fabrikaları var. Bize pahalı sattıkları elektriği bizden ucuza alarak kâr üstüne kâr yapıyorlar. Bizden önceki hükümet döneminde 10 yıllık anlaşma yapılmış” dediği öğrenildi.
