İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Mustafa Suver ve müşteki Mustafa Sarıgül katılmazken tarafların avukatları temsil etti.Tanıklardan Hüseyin Gürol, Mustafa Sarıgül'ün koruması olduğunu belirterek, "Seçim çalışmaları kapsamında Feshane'ye gitmiştik. İçeri girdiğimizde tanımadığım bir kişi başkanımıza küfür etti. Başkanımızın bu şahısla tokalaşıp tokalaşmadığını hatırlamıyorum. Olayın provokasyon olabileceğini düşündük" dedi.
Tanık Caner Dursun, Mustafa Sarıgül'ün katıldığı programlarda sahne düzenini sağlamak ve gerekli anonsları yapmakla görevli olduğunu ifade ederek, "Sahneye doğru gittiğimde karşıt görüşlü yaklaşık 70 kişilik bir grubun tepkisiyle karşılaştık. Bizi Trabzonspor yönetimi davet etmişti. Bunun üzerine ben de geri döndüm. Bu sırada bir şahsın başkanımıza küfrettiğini duydum. Mustafa Sarıgül karşı tarafa vurmadı" diye konuştu.
Dosyayı karara bağlayan mahkeme, sanık Mustafa Suver'in, sanık Mustafa Sarıgül'e karşı "hakaret" suçunu işlendiğini belirtti. Sanık Suver'ı 1800 lira adli para cezasına çarptıran mahkeme, Sarıgül'ün o dönem kamu görevlisi olmasını ve suçun aleni işlenmesini göz önüne alarak cezayı 8 bin 500 liraya çıkardı. Sanık Suver'in sabıkasız oluşu ve duruşmadaki iyi halini dikkate alan mahkeme, Suver'in cezasını, 7 bin lira adli para cezasına düşürdü.
Mahkeme, sanık Sarıgül'ü, sanık Suver'e karşı "basit yaralama" suçunu sabit bularak bin lira adli para cezasına mahkum etti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Sarıgül hakkında "basit yaralama" suçundan 4 aydan 1 yıla, Suver hakkında ise "kamu görevlisine alenen hakaret"ten 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istenmişti.
