İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) CHP’li Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim öncesinde HDP/PKK ve uzantıları ile yaptığı ittifakın diyetini ödemeye başladı. 5 bin 831 kişiyi işten çıkan İmamoğlu, çıkardıklarının yerine daha önce terör örgütlerine destek açıklamaları yapan insanlarla doldurmaya başladı. 31 Mart’ta Millet İttifakı’nın Sancaktepe Belediye Başkan adayı olan Özgen Nama, İstanbul Halk Ekmek A.Ş’nin yönetim kurulu başkan vekilliğine getirildi.
HEM PKK’YA HEM FETÖ’YE!
Nama, daha önce sosyal medyadan yaptığı paylaşımlar ve yaptığı açıklamalarla HDP’li Selahattin Demirtaş’ı ‘bataklıkta açan beyaz nilüfere’ benzetti ve serbest bırakılmasını istedi. Nama, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, darbeci İlhan Talu ve darbeci Levent Türkkan’ı savunan twitler de attıi.
TERÖR SAFINDA YERİNİ ALDI
Ermeni soykırımı iddialarını destekleyen, hendek eylemlerinde TSK müdahalesine sert eleştiriler getiren ÖDP eski Genel Başkanı Ufuk Uras’ın eşi Zeynep Tanbay’a da İBB’de görev verildi. İBB’ye 14 bin lira karşılığında 2 ay profesyonel danışmanlık hizmeti vermeye başlayan dansçı Tanbay, açıklamalarıyla eşi Ufuk Uras’dan geri kalmadı. Tutuklu Selahattin Demirtaş’a sosyal medya hesabından övgüler yağdıran Tanbay, “Bu toprakların yetiştirdiği en zeki en akıllı siyasetçi Demirtaş” ifadelerini kullandı. Hendek operasyonları karşısında terör örgütü safında yer alan Tanbay, sözde Ermeni soykırımı için ise “Devlet özür dilemeli” ifadesini kullandı.
GÜLEN’İN DAVETLİSİYDİ!
İBB şirketlerinden İstanbul Yönetim Yenileme A.Ş.’nin (İSYÖN) yönetim kurulu başkanlığına CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi ve eski CHP Yerel Yönetimler Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın getirildi. CHP’li Günaydın, elebaşı Fetullah Gülen’in daveti üzerine ABD’ye giden isim olarak biliniyor.
Emek hırsızına görev
- İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği’ne atanan Mehmet Ergen’in, 2011 yılında görülen ve sanat dünyasında emek hırsızlığı olarak nitelendirilen bir davadan 30 bin TL tazminat ödemeye mahkum edildiği ortaya çıktı. Çevirmen Lale Eren Dalsar’ın açtığı 2008 tarihli dava dosyasına göre, Mehmet Ergen, Dalsar’ın yabancı bir yazardan yaptığı çeviri eseri (Oyunun Oyunu) kendi çevirisiymiş gibi göstermekle suçlandı. Bu suçlama doğrultusunda Mehmet Ergen maddi ve manevi tazminat olarak toplamda 30 bin TL ödemeye mahkum edildi.
