ABD, Rusya ve İran, 4 milyon Suriyelinin barındığı İdlib'de katliama hazırlanırken Avrupa ülkelerinden ortak bir çağrı geldi. Avrupa Birliği (AB) üyesi 8 ülke dün toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) öncesi İdlib konusunda endişelerini dile getirerek, Türkiye ve Birleşmiş Milletler’in (BM) acil diplomatik çözüm çabalarına destek verdiklerini açıkladı. Güvenlik Konseyi toplantısı girişinde grup adına konuşan İsveç'in BM Daimi Temsilcisi Olof Skoog, Suriye'deki çatışmaların muhasara altında bulunan veya göç eden milyonlarca insana zaten yeterince acı çektirdiğini belirterek, taraflara diplomatik çözüm çağrısı yaptı. Skoog, İdlib'e yapılacak askeri bir operasyonun bölgeyi daha da tehlikeli hale getireceğine dikkati çekerek şunları söyledi:
FELAKETE DÖNÜŞEBİLİR, KAYGILIYIZ
"Suriye rejimi ve Rusya tarafından artırılan, siviller için potansiyel bir felakete dönüşebilecek askeri hareketlilikten ciddi şekilde kaygılıyız. İdlib'e yapılacak tam ölçekli bir askeri saldırı, bir milyon çocuk dahil 3 milyondan fazla sivilin hayatını tehlikeye atacak. İdlib, Astana süreci garantörleri tarafından askeri çatışmalardan uzak tutulma taahhüdünün verildiği son bölgedir. Bu noktaya kadar acil diplomatik çabaları için Türkiye ve BM'ye desteklerimizi açıklıyoruz. Rusya ve İran'a ateşkese uymaları çağrısı yapıyoruz."
DESTEKÇİ ÜLKE SAYISI 9 OLDU
İsveç'in BM Daimi Temsilcisi Skoog'un, adına açıklama yaptığı 8 AB üyesi ülke şunlar: İtalya, Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda, İsveç, Belçika ve Polonya. Bu arada İdlib’de yaşanması muhtemel trajediye bir tepki de Kanada'dan geldi. Kanada Dışişleri Bakanı Chrystia Freeland, "Suriye rejimini uluslararası insancıl hukuka saygı duymaya, sivil yaşamı korumaya, güvenli ve engelsiz insani yardım imkanı vermeye çağırıyoruz" dedi. Freeland, Suriye rejiminin saldırılarının bu bölgedeki milyonlarca sivil için felaket olacağı uyarısında bulunarak, "Kanada, İdlib'deki değişen insani durumu izlemeye devam ediyor. Suriye rejiminin müttefikleri olarak Rusya ve İran, Suriye halkının devam eden ıstırabı ve Esed rejiminin saldırı veya kimyasal silah saldırısının sebep olduğu yıkım ve ölümün ahlaki sorumluluğunu taşıyor" diye konuştu.
Fabrika ayarına döndü
‘Türkiye dostu’ olarak tanıtılan ve ABD Dışişleri Temsilcisi sıfatıyla Suriye’ye atanması bazı kesimlerce heyecanla karşılanan James Jeffrey, PKK destekçisi Pentagon’un diliyle konuşmaya başladı. Suriye’de DEAŞ’ın bitmediğini savunan Jeffrey, ABD’nin de terör örgütü DEAŞ bitene kadar Suriye’de kalacağını söyledi. Donald Trump’ın da aynı şekilde düşündüğünü ileri süren Jeffrey, İdlib’de kimyasal saldırı ihtimalinin bulunduğunu kaydetti. Kısa süre önce Türkiye, İsrail ve Ürdün’ü ziyaret eden Jeffrey, Beşşar Esed’in durumuyla ilgili ise “Suriye’de Esed’in yönetici olarak bir geleceği yok. Ancak Esed’den kurtulmak ABD’nin işi değil” yorumu yaptı.
