Türk Şiiri dosyasıyla 10. sayısına ulaşan Millî Mecmûa, bu aydan itibaren Ötüken Neşriyat bünyesinde yoluna devam edecek. Türk tarihi ve düşüncesi alanında önemli şahsiyetler, konular hakkında dosyalar hazırlayan ekip son sayısında şair Süleyman Çobanoğlu ile 25 sayfalık bir söyleşi gerçekleştirdi. Genel Yayın Yönetmeni Yasin Usta’dan derginin serüvenini dinledik.
Dört sene arkadaşım Ömer Ali Başara ile Kısık Sesler adlı edebiyat dergisini 12 sayı çıkardık. Yaptığımız istişarelerden sonra bu yayımcılığın bize yetmediği, daha kalıcı işler yapmamız gerektiği fikri oluştu. Böylece Millî Mecmûa’nın temelleri atılmış oldu. İlk sayımızda Hüseyin Nihâl Atsız ile ilgili özel sayı hazırladık. Atsız ile ilgili neredeyse çok az çalışma yapılmıştı, bu boşluğu doldurmak istiyorduk. Atsız Özel Sayısı’ndan sonra Türk Müslümanlığı, Türk Coğrafyası, Türk Malazgirt ve Türkiye Rüyası sayılarımızla seneyi bitirdik. Çıkarttığımız bütün sayılarda okurlarımızdan gerekli ilgiyi gördük ve bu bizi oldukça mutlu etti.
BUGÜNDEN UZAK DURMAK İÇİN
Biz bir Millî düşünce külliyatı oluşturma niyetindeyiz. İlk sayımızdan son sayımıza kadar, her birini süreklilik içinde hazırlama gayretindeyiz. Türklüğü, Türkçeyi ve Türk Düşüncesini okurlarımıza sunmak, onları günün kargaşasından kurtararak tarihle ve düşünceyle buluşturma gayesi güdüyoruz. Görüyoruz ki bugünün meseleleri insanımızı oldukça yoruyor, bu meselelerden bir nebze de olsa uzak durabilmeleri için Millî Mecmûa çıkartılmaktadır.
Özel sayılarımızı Türk Milliyetçiliğinin abide şahsiyetleri üzerinden oluşturmaktayız. İlk sayımız olan Atsız, Ziya Gökalp, Erol Güngör bu temel kriter üzerine belirlenmiştir. Ayrıca bugünün düşünür ve okur kitlesine tesirleri bakımından da bu isimlere öncelik verildiği söylenebilir. Bizim için Türk Şiiri, Türkçeyi ve Türk Düşüncesini bugünlere taşıyan önemli araçtır. Hem yazılardan hem de Süleyman Çobanoğlu ile yaptığımız röportajdan niyetimiz anlaşılacaktır. İki sevgili arasındaki aşk, sevgi ve muhabbetten öte bir şey yatıyor Türk Şiiri’nde. İçine girdikçe var olduğu toplumu, coğrafyayı, kültürü ve insanı tanıyabileceğimiz bir şey bu. Bu sebepten böyle bir sayı yaparak Türkçeyi günümüze taşımaya çalışanlara az da olsa vefa borcumuzu ödemeye çalıştık, umarım muvaffak olabilmişizdir.
Türkiye Rüyası sundu
- Süleyman Çobanoğlu ile kısa zamanda iki söyleşi yaptınız. Son sayınızda da 25 sayfalık bir söyleşi var. Çobanoğlu’nun önemini sizden duymak isteriz.
- Süleyman Çobanoğlu ismi Türkiye ve Türk Şiiri ile özdeş hâle gelmiştir. Şair şiirinde “oturmuşuz şurada ne derdimiz olacak / çocuklar, ev kirası, kömür gözlü Türkiye’’ diyor ya, işte kömür gözlü Türkiye’si için yazdığı şiirleri, bizim Türkiye Rüyası’nda Süleyman Çobanoğlu ile röportaj yapmamızı gerektirdi. Gazetecilerden, siyasetçilerden anlamayacağımız ve alamayacağımız bir Türkiye Rüyası sundu bizlere. Türk Şiiri dosyasında ise onunla röportaj yapmasaydık Türk Şiiri’ne rastlamamız pek mümkün olmayabilirdi.
