|
Kaç tane kaldı?

Bİlk sanatçı röportajımı…

Yıllar önce…

Çocuk yaşta iken…

Çocuk tiyatrosu oyuncusu…

Bir çocuk ile yaptım…

Adı Nedim Saban''dı…

Yani bizim Dr. Stress…

Ne zaman karşılaşsak…

O günü konuşur…

Gülüşürüz…

İkinci sanatçı röportajımı…

Yine çocuk yaşta…

Usta oyuncu…

Avni Dilligil ile…

Yapmak istedim…

Tiyatroya gittiğimde…

“Rahmetli oldu” dediler..

“Hayatta olsaydı…

Mutlaka röportaj verirdi”

Diye eklediler…

Yüzüm kızararak…

Kaçtım tiyatrodan…

Üçüncü röportajımı…

Metin Akpınar ve…

Zeki Alaysa ile..

Yaptım…

Tiyatroya gittim.

İlk perdeden sonra…

Kulise daldım…

Randevu bile almamıştım.

Bıyıklarım yeni terlemişti.

Ayakta karşıladılar beni.

Hiç tanışmıyorduk…

40 yıllık ahbap gibi…

Kucaklaştık…

Sorularıma…

Samimiyetle…

Cevap verdiler..

Televizyonculuğa…

Yeni başlamıştım…

Bir haber programı…

Projem vardı…

Kanal yönetimi…

“Örnek bir program…

Hazırla..

İzleyelim…

Beğenirsek…

Yayınlayalım” dedi…

İddialı yapmam lazımdı…

Hülya Koçyiğit''e rica ettim.

Gecenin bir vakti…

Taa Bostancı''dan…

Balat''a geldi…

Birlikte…

Kamera eşliğinde…

Bir caminin bahçesindeki…

Tünel girişinden..

Yeraltına girdik…

Bir ucu Zeytinburnu''na…

Diğer ucu Sarayburnu''na…

Çıkan tünellerde dolaşıp…

Yerin altındaki şehri gezdik…

Karanlıklarda…

Ve dehlizlerde…

Tam iki saat…

Tehlikeli bir yolculuktu…

Hülya Koçyiğit…

Bir saatlik programda…

On dakika muhabirlik yapmıştı…

Benim için…

Toy bir muhabir hatırına…

O programı kanal yönetimi…

Kabul etmedi…

Yıllar sonra öğrendim…

Çok ucuz bütçe verdiğim için

Kabul edilmemiş…

Diğer pahalı programlara..

Kötü örnek olur diye…

Çocuk yaşta…

O dönemin…

Tüm ünlüleri ile…

Röportajlar yaptım…

Aracısız hem de…

Kendileri ile…

Görüşerek…

Randevulu veya…

Randevusuz…

Çat kapı yaparak…

Çünkü o dönemlerde…

Tevazu vardı…

Samimiyet…

Sıcaklık…

Gazeteciye saygı..

Sevgi…

Ne ararsan…

Mevcuttu…

Kibir de yoktu…

Hele bir de çocuksan…

Bağrına basıyordu…

Ünlülerimiz…

Şimdilerde ise…

Bırakın en meşhuru…

Kendini meşhur zannedenler bile...

Araya onlarca…

Duvar örüyor…

Basın danışmanları…

Menecerler…

Asistanlar…

Yapımcılar…

Elli kişiyi…

Öne sürüyor..

Ve kaçıyor..

Kaçmanın…

Bir karizma…

Bir ağırlık…

Olduğunu zannediyor…

Genç…

Çocuk yaştaki..

Muhabirlere…

Çin Seddi örüyor…

Yeni heyecanları…

Başlarken hırpalıyor…

Ve dövüyor…

Halbuki hepsi…

Aynı yoldan geçti…

Sanat hayatına başlarken…

Kapılarda çoook…

Beklediler…

Şimdi bekletmeyi…

Bir erdem sanıyorlar…

Ben sanatçının…

Tevazu sahibi olanını…

Severim…

14 years ago
Kaç tane kaldı?
Reagan=Trump, Carter=Clinton
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?