Son zamanlarda yaşadığımız gerilimli gündemler canınızı sıkmasın, aksine güzel geleceğin sancılarını yaşıyoruz. 200 yıldır Taksim’e cami yaptırmayız diyenlerin direnişi boşa çıkarıldı, müzeden sonra Ayasofya’yı tekrar kilise görmeyi arzulayanların hayalleri yerle yeksan oldu.
Rahatsızların yeni hedefi TÜGVA. Önce Adalar’da İskele binasındaki TÜGVA temsilciliğine CHP’liler komutasında bir baskın düzenlendi. İ
BB’nin zabıtaları CHP ilçe başkanının emrine verildi. Ertesi gün Canan Kaftancıoğlu sahne aldı.
SAHTE YAZIŞMALARLA TUZAK KURDULAR
Sonra yaşananlar gösterdi ki bu bir ön yoklamaymış.
yöntemlerle bir takım sözde yazışmalar varmış ellerinde. Önce bu baskınla TÜGVA’yı gündem yapıp ardından bu FETÖ’vari belgeleri piyasaya sürme planını yapmışlar.
MANEVİ DEĞERLERDEN NEFRET EDİYORLAR
Peki, TÜGVA üzerinden başlattıkları bu kampanyanın amacı ne? Millî-manevî değerlere sahip herkesten nefret ediyorlar. Tü
rkiye’yi ele geçirememenin tek sorumlusu olarak, millî-manevî değerlere sahip insanları görüyorlar.
Çaresizliklerinin, onları aşamamaktan kaynaklandığını biliyorlar.
Hele hele 50 yıldır besleyip büyüttükleri Fetullahçı ihanetin başarısız olmasını bir türlü sindiremiyorlar.
Z KUŞAĞI BALONU PATLAYINCA
Z kuşağı adı altında şişirdikleri balonun bir karşılığı olmadığını gördükçe nefretleri artıyor, öfkeleri kabarıyor.
Z kuşağı diyerek sosyal medya aracılığı ile oluşturdukları algının toplumsal hayatta bir karşılığı olmadığını çok iyi görüyorlar.
TÜGVA KİMYALARINI BOZUYOR
TÜGVA ve diğer millî-manevî yapıların icraatları görüldükçe, kimyaları bozuluyor. Birileri artık Anadolu’nun zeki evlatlarını devşiremiyor.
Her geçen gün bu çocukların sayısı artıyor, niteliği yükseliyor. Milletle devletin önündeki paravanlar kaldırılıyor, devlet-millet kaynaşıyor.
Oysa bunların olmaması için 1000 yıl sürecek 28 Şubat’ı yapmışlardı. İmam-Hatip Liselerini kapatmışlardı. İmam-Hatip Lisesi mezunlarının üniversite sınavlarında başarılı olmaması için katsayı engelleri icat etmişlerdi.
MGV’YE DE AYNISINI YAPTILAR
Kur’ân öğrenme yaşına sınırlama getirmişlerdi. Kesintisiz 8 yıllık eğitimi tamamlamayanların Kur’ân kurslarına gitmelerini yasaklamışlardı.
Bugün TÜGVA için hayal ettikleri sonu o gün Milli Gençlik Vakfı için gerçekleştirmişlerdi.
MGV’yi kapatıp, mülklerine el koymuşlardı. MGV’den geçen gençleri fişleyip, devlet kapılarının önünden bile geçmesine izin vermiyorlardı.
Muhafazakâr insanların çocuklarını Fetullahçı terör örgütüne mahkûm etmeye kalkıştılar ve ne yazık ki kısmen de başardılar.
1000 yıl sürecek dedikleri 28 Şubat, 10 yıl bile sürmedi, çok güvendikleri Fetullahçı terör örgütü çökertildi. 28 Şubat’ta getirdikleri bütün yasaklar kaldırıldı. Kur’ân öğrenme yaşına getirilen sınırlama kaldırıldı. İmam-Hatipliler için getirilen katsayı engeli kaldırıldı.
Son üniversite sınavında ilk 1000’e giren İmam Hatipli sayısı 380.
Türkiye’nin en
prestijli okulları haline geldi.
Ayasofya Camii’nde hafızlık merasimleri düzenleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlim Yayma Cemiyeti’nin genel kurulunda yaptığı konuşmada proje İmam-Hatiplerde 3000 öğrencinin normal eğitiminin yanında hafızlık yaptığını açıkladı.
MESELENİN TÜGVA OLMADIĞI ÇOK AÇIK
Bütün bunların birileri için nasıl büyük bir rahatsızlık oluşturduğunu çok iyi biliyoruz. Bunların yanısıra bir de TÜGVA gibi bir kuruluşun kısa bir sürede ortaöğretim ve yükseköğretimde sergilediği başarılı çalışmalarını göz önünde bulundurursak,
bu rahatsızların ruh hâlini tahmin etmek bile zor.
TÜGVA, TÜGVA’dan ibaret değil. Meselenin de TÜGVA olmadığını biliyoruz.
nadolu’nun zeki çocuklarını devşirip, ülkeyi kendi çıkarları doğrultusunda yönettirenler, büyük bir hüsran yaşıyor.
Çok rahatsız olduğunuzu biliyoruz, dolayısıyla verdiğimiz rahatsızlıktan iftihar ediyoruz.
