Refah sınır kapısını geçtiğim anda büyük bir gürültüyle karşıma bir bomba düştü. Sesinden ve göğe doğru yükselen toz bulutundan irkildim, olduğum yerde dona kaldım. Beni karşılayan hükümet yetkilisi ise sakindi ve tebessümle koluma girdi, “Gazze'ye hoş geldiniz” dedi.Ambulanstan bozma bir minibüse bindik. Tarihin durduğu ve ilerlemesi bombalarla durdurulduğu bir şehre doğru yola çıktık. Tepemizde insansız hava araçlarının dev arıyı andıran vızıltıları, uzakta bomba sesleri, toprak yoldan ilerliyorduk.
Refah sınır kapısını geçtiğim anda büyük bir gürültüyle karşıma bir bomba düştü. Sesinden ve göğe doğru yükselen toz bulutundan irkildim, olduğum yerde dona kaldım. Beni karşılayan hükümet yetkilisi ise sakindi ve tebessümle koluma girdi, “Gazze'ye hoş geldiniz” dedi.
Ambulanstan bozma bir minibüse bindik. Tarihin durduğu ve ilerlemesi bombalarla durdurulduğu bir şehre doğru yola çıktık. Tepemizde insansız hava araçlarının dev arıyı andıran vızıltıları, uzakta bomba sesleri, toprak yoldan ilerliyorduk. Şehrin dünya ile bağlantısını kuran bu yol, o kadar çok bombalanmıştı ki, artık asfalt yapmaktan vazgeçmişlerdi. Yola bomba düşünce ve büyük çukur açınca hemen ortayı toprakla doldurmak daha kolay ve pratik oluyordu onlar için.
Gazze, bombardıman altında, bu yoldan şehre girecek Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve diğer Arap ülkeleri bakanlarını bekliyordu. Yıl 2012. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra, kuşatma altında tutulan ve içinde bir milyondan fazla Filistinlinin yaşadığı tek şehrin dramına dikkat çekeceklerdi. Tarih bu denli bir kuşatma utancını çok az kaydetmişti.
Bizim gerçeğimiz budur
At ve eşek arabalarının yük ve toplu taşıma aracı olarak kullanıldığı bir meydana geldiğimizde, şaşkınlığımı ve üzüntümü saklayamadım. Yüz yıl öncesinin bir köy meydanına benziyordu gördüklerim. Bu tabloyu, milyarlarca dolar harcayarak uydu sistemleri ve yüksek teknoloji araçlarını kullanarak İsrail yapmıştı.
“Bizim gerçeğimiz budur” dedi, arabada hüzünle etrafına bakan yetkili. Gazze'nin gerçeğini, dramını ve hüznünü dünyaya anlatmak için umutla uzatılan her eli tutuyorlardı. Şehre gelecek bakanlar bu yüzden çok önemliydi.
İsrail, Davutoğlu önderliğinde şehre giren 12 ülkenin bakanına rağmen bombardımanı durdurmadı. Gittiği yollara ya da gideceği mekanlara bomba atmaya devam etti. Dünya bu olayı canlı izlerken, kimse İsrail'in cüretkar saldırısını durduramadı.
Sokaklarda, kahvelerde, hastanede gördüğüm bir şey vardı: Gazze direniyordu her şeye rağmen ve asla pes etmiyordu. Ölerek direnen bir halkın, ölerek var olan bir neslin canlı müzesi gibiydi. Gördüğüm bir gerçek daha vardı gözlerinde, o muhteşem var olma mücadelesinin en büyük ilham kaynağı Türkiye'ydi. “Erdogan, Davutoglu” diye hayranlıkla telaffuz ettikleri isimlerin, yaşam mücadelelerinde ne denli önemli bir yer işgal ettiğini anlattılar sürekli.
Umut haline gelmiş Türkiye
Gazze'nin gözü hep Türkiye'den gelecek haberlerdeydi. Çünkü onların var olma mücadelesini, Türkiye'den daha gür, daha samimi bir şekilde dünyaya duyuran kimse yoktu. Sokakların her tarafına asılmış Türk bayrakları ve Erdoğan posterleriyle bu sevgilerini dışa vuruyorlardı. Umut, Türkiye adıyla ete kemiğe bürünmüş ve onlara bir el uzatmıştı.
O zaman anlamıştım, Türkiye sadece benim değil, onların da ana vatanıydı. Erdoğan sadece bizim değil onların da Başbakanıydı, Davutoğlu onların da dışişleri bakanıydı. Bu duyguya ve gerçeğe, Kahire'de, Halep'te, Kudüs'te de bizzat şahit oldum. Onarca Ortadoğu şehrinde, binlerce insanın ortak bir kaderi paylaştığını ve geleceklerini bir birine bağladıklarına bölgeyi her gezdiğimde gördüm. Türkiye, bu ortak kaderin sığınılacak limanıydı. Oradan gelecek haber, oradan gelecek bir müjde ve oradan gelecek bir umut ışığı, Ortadoğu karanlığını aydınlatacaktı.
Seçim sadece Türkiye için değil, Ortadoğu için de yapılacak
7 Haziran seçimlerini bekliyor hepsi. En çok da Gazze bekliyor. Kaderlerini yüzlerce yıl önce birleştirdikleri, umutlarını ve sevgilerini bağladıkları bir ülkeden, payitahttan gelecek seçim sonuçları onları da ilgilendiriyor.
Bir medeniyetin perişan edilmiş kadim şehirleri, Türkiye'deki seçimlerin sonuçlarını, kendi kaderlerini ilgilendirdiği için izliyor, merak ediyor. Türkiye sadece bir bizim ülkemiz değil artık. AK Parti sadece Türkiye'de seçime girmiyor, Ortadoğu'da da sandığa gidiyor.
Bu gerçek, bizim omuzlarımıza yüklenmiş, kaçamayacağımız tarihi bir sorumluluktur. Bunu anlamak, bunu bilmek ve bunun gereğini yapmak zorundayız.
#seçimler
#gazze
#İkinci Dünya Savaşı
#ak parti
