Geçtiğimiz perşembe günü Merkez Bankası faiz kararını açıkladı. Para Politikası Kurulu’nun (PPK) aldığı karara göre politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı %18’den %16’ya düşürüldü. Bu yazımda konunun para politikası boyutunu bir kenara bırakarak oldukça önemli olduğunu düşündüğüm ve bir önceki yazımla ilintili bir gelişmeyi ele alacağım.
İklim değişikliği meselesi artık sadece çevre ile ilgilenenlerin değil bu süreçten etkilenmesi muhtemel tüm kesimlerin odağında olan bir konu haline geldi. Bu kesimlerden birisi de merkez bankaları. Merkez bankaları bu alana ilişkin araştırmalarını ve analizlerini artırdılar. Bunlardan en sonuncusu Avrupa Merkez Bankası (ECB) tarafından yayınlanmıştı. Bir önceki yazımda bu konunun detaylarını bulmak mümkün.
İklim değişikliği ve iklim değişikliği ile mücadele sürecinde atılan adımların hem arz hem de talep tarafında önemli değişikliklere neden olacağı aşikâr. Özellikle maliyet kanalından oldukça yoğun bir baskı oluşturacağına dair beklentiler giderek güçleniyor. Hali hazırda yeşil dönüşüm programları kapsamında bile hidrokarbon kaynaklara olan yatırımların azalmış olması orta ve uzun vadede arz daralmasına neden olacağından fiyatları yukarı yönlü itecektir. Bu durum tıpkı bugünlerde yaşadığımız gibi petrol fiyatında arz-talep dengesizliği üzerinden fiyatların artmasına neden olacaktır.
Anlaşılan o ki bundan sonra iklim değişikliği konusunu farklı alanlarda daha fazla göreceğiz.