|
Fenerbahçe, Zico"yu kovmalıydı Neden?

Toprağı bol olsun. Atletico Madrid''in efsane başkanı Jesus Gil''in teknik direktörler için çok güzel bir sözü var: “Antrenörler kovulmak için vardır” Bir takımda başarısızlık yaşanırsa 11 futbolcuyu göndermek yerine teknik direktörü yollamak en akılcı sistemdir. Bazen teknik patronlar sonuç almalarına karşın da kapının önüne koyulabilir. Bu olayı ilk 1998''te Juup Heynckes''le yaşamıştık.

Real Madrid''le çok kötü bir sezon geçiren ancak takımını Şampiyonlar Ligi''nde finale çıkartan Alman teknik adam, Juventus gibi bir devi alt etmeyi başarmıştı. Real Madrid tam 34 yıl sonra yeniden Avrupa şampiyonu olmasına rağmen, ligde ve İspanya Kupası''nda alınan başarısızlık huzursuzluk yaratıyordu.

Ligi 6''ncı sırada bitiren Real Madrid, eğer Şampiyonlar Ligi''ni kazanmasaydı, bu dev organizasyona ertesi sene gidemeyecekti. Ama en önemlisi Real Madrid bir sezon boyunca oynadığı kötü futbol taraftarından yönetimine herkesi çıldırtmıştı. Sonuçta kutlamaların ardından Heynckes''e “Bizi Avrupa şampiyonu yapman yeterli değil. Oynattığın futbol gelecek için umut vermiyor” denildi ve sözleşmesi fesh edildi.

Yıl bu kez 2007. Sezon başında Avrupa''nın en iyi teknik direktörlerinden biri olan Fabio Capello takımın başına getirildi. Özellikle ligin ilk yarısında oynanan kötü futbol hayal kırıklığı yarattı. Sonrasında Şampiyonlar Ligi''nde Bayern Münih gibi bu sezon büyük sıkıntılar yaşayan bir takıma elenen Real Madrid, İspanya Kupası''nda da istenilen sonucu alamadı. Ligin ikinci yarısında da taraftarına umut vermeyen bir futbol sergileyen Beyaz Şimşekler, sezonun son maçlarında 90. dakikalarda attığı goller ve Barcelona''nın mucizevi puan kayıplarıyla birlikte şampiyon oldu. Hele son Mallorca maçında çekilen çile bardağı taşırdı. Maçın sonrasında NTV yorumcuları “Real Madrid''i Capello''nun şampiyon yaptığı” görüşünü ısrarla vurguluyorlardı ancak İtalyan teknik adamın takıma hiçbir şey katmadığı gerçeğini Real Madrid yönetimi gördü. Yakalanan şampiyonluğun bir hafta sonrası Real Madrid, yine radikal bir karar aldı ve Capello''yu yüksek bir tazminat ödeyerek gönderdi.

Şimdi ligimize dönelim. Fenerbahçe, 100. yılında şampiyon olmak için çok pahalı bir kadro kurdu ve başına deneyimsiz Zico''yu getirdi. Özellikle son 10 yıldır git gide irtifa kaybeden Türkiye Ligi''nde çok kötü bir futbol sergileyen ve buna karşın rakipleri Beşiktaş ve Galatasaray''ın da aynı şekilde kendisine ayak uydurmasıyla birlikte ve inanılmaz puan kayıplarının yaşanmasıyla Fenerbahçe hedefine ulaştı. Tüm yorumcuların ortak görüşü Zico''lu Fenerbahçe''nin iyi futbol oynamadığı yönündeydi. Türkiye''de sonuçlara göre hareket edildiği için şampiyonluk sonrasında her şey unutuldu. Kötü futbol sergileyen F.Bahçe, sezonu şampiyon kapatmasaydı Zico kesinlikle gönderilecekti. Bir şampiyonluk Brezilyalı teknik adamı kurtardı. Zico gelecek yıllar için umut mu veriyor? Bana göre hayır. Fenerbahçe, Mustafa Denizli''yle 2000 yılında da şampiyon olmuştu. Yine doğru dürüst göze hoş gelen bir maç yoktu. 24 maç Kadıköy''de kazanılmasına karşın, Fenerbahçe taraftarı hiç rahat bir maç izlemedi. Sonuçta F.Bahçe şampiyon oldu, gerekli adım atılmadı. Bir sezon sonrasında kötü futbol devam etti. Bu kez puan kayıplarının ardından Denizli gecikmeli olarak gönderildi.

İşte Real Madrid ile Fenerbahçe arasındaki fark. Biri takım Avrupa şampiyonu olmasına rağmen, oynanan kötü futbol nedeniyle hocasını yolluyor, diğeri ise sezon boyunca yaşananları unutuyor.

Madrid gerçeğinden şunu anlıyoruz. Futbolda demek ki sadece başarıyı yakalamak yetmiyor. Eğer kadroyu yeterince iyi kullanmıyor ve taraftarınıza güven vermiyorsanız işiniz zor. Capello bile olsanız bir anda kapı önüne koyulabilirsiniz. Sizce de böyle mi olmalı? Yorum sizin.

Tuncay''ın tercihi yanlış

Türkiye''den Avrupa''nın güçlü liglerine futbolcu vermek güzel bir olaydır. Zaten kolay kolay da bu gerçekleşmiyor. Son olarak Tuncay Şanlı, Premier Lig''de yer alan Middlesbrough''a gitti. Tuncay, bu takımda kendini geliştireceğini söylüyor. İngiltere''nin sıradan bir takımına gidersen bu sözlere karşı çıkarım. Eğer ligin üst sıralarına oynayan veya son yıllarda aşama yapan bir takıma gidilmesi halinde futbolcular mutlaka kendilerine bir şeyler katabilirler. Bu sezon muhtemelen düşmeme mücadelesi verecek olan Middlesbrough''da başka takımlara geçmek için atak yapmak çok zor iş. Tuncay keşke Newcastle United''a gitseydi. Yaklaşık 50 yıldır şampiyon olamayan Newcastle, İngiltere''nin en iyi taraftar gruplarından birine sahip. Son yıllarda şampiyon olmak için büyük paralar harcıyorlar. Paul Gagoigne, Shearer gibi büyük yıldızların bir dönem oynadığı bu takım başarı için adımlar atmaya başlamıştı. Sam''in takımın başına getirilmesi kolların sıvandığını gösteriyor. Üstelik Emre''nin yanı sıra Geremi''nin de oraya gitmesi Tuncay''ı bir hayli rahatlatacaktı. Manchester United ve Arsneal''ı geçip uzun yıllar sonra Newcastle''ın olası şampiyonluk ipini göğüslemesi Tuncay''ı İngiltere Lig tarihinin altın sayfalarına sokabilirdi. Ama olmadı. Belki de Tuncay, bir yıl önce şampiyonluk yaşayan ve sonrasında küme düşen bir takımın oyuncusu olarak tarihe geçebilir. Bakalım neler olacak.

Ya Carlos da Hagi gibi yaparsa!

F.Bahçe kariyer olarak en büyük oyuncuyu Türkiye''ye getirdi. Kolay değil, 3 Şampiyon Kulüpler Kupası ve Dünya Kupası kazanmış, İspanya''da şampiyonluklar yaşamış ve Real Madrid''in son kadrosunda yer alan Roberto Carlos''u aldı. Evet daha öncesinde yine büyük bir oyuncu olan Hagi''nin de yolu Türkiye''ye düşmüştü. O da Barcelona''dan gelmiş ama, takıma giremediği için tribünde oturuyordu. Hagi inanılmaz işler yaptı. Özellikle uzaktan attığı goller keyif verdi. Zaten Romen oyuncu baktı her vurduğu top tehlike oluyor, bundan cesaret alıp mesafe tanımaksızın sürekli kaleyi yokladı. Hele Bursa''ya orta sahadan attığı bir gol var ki, şaştık kaldık. Bu golü yiyen Şenol''a ne demeli. Eğer orta alandan gol yiyorsan, bu atanın mı yoksa yiyenin mi hüneri! Bu gol kesinlikle Şenol''un akıl almaz hatasından kaynaklanmıştı. Zaten orta sahadan goller yenmeye başlanmışsa o ligde kaliteden falan söz edilmez.

Lig o günden bugüne daha da kalitesiz bir hale geldi. Şimdi daha büyük bir endişem var. Carlos da toplara çok iyi vuran bir oyuncu. O da uzaktan bazı denemeler yapacak. Olur da sonuç almaya başlarsa, bu kez kendi yarı sahasından (malum sol bek oynuyor) bir kaleciyi avlarsa artık ligi izlemeyeceğim. Yine bu olayın Bursa maçında gerçekleşme ihtimali var. Çünkü Ömer inanılmaz hatalar yapan bir kalecimiz. Olur da yine bir Bursa maçında böyle bir olay yaşarsak hiç şaşırmam. Aman Ömer, yapacağın tek hata beni Türkiye Ligi''nden koparır. Dikkat.

İki farkı bulun!

Real Madrid''te oynadığı dönemde hiç başarılı olamadı David Beckham. Aynı kötü performans milli takımda da devam edince Dünya Kupası sonrasında oradan da kesik yedi. İngiltere basını ayağa kalktı: “O bizim her şeyimiz. Beckham asla takımdan çıkarılmamalı” İngiltere Milli Takımı''nın teknik patronu Mclaren, bildiğini yaptı ve kaptan Beckham''ı kadroya almayacağını bir kez daha söyledi. Beckham hocasının aldığı bu karara saygılı olduğunu ve çok çalışarak takıma gireceğinde ısrar etti.

Gerçekten de öyle yaptı. Tekrar fizik gücünü kazandı ve Real Madrid''in şampiyon olmasında büyük bir katkı sağladı. Oyunundaki pozitif gelişmelerden sonra yeniden milli takıma alındı. Beckham hiçbir polemik yaratmadan ki, (basınında yanında olmasıyla birlikte yapacağı bir huzursuzluk sonrası kensinlikle hocasını kovdurabilirdi) yeniden formasına kavuştu. Çıktığı eleme maçlarında da süper bir oyun göstererek profesyonel bir oyuncunun neler yapması gerektiğini gösterdi.

Biz de mi ne oldu. Hatırlayalım. Hakan Şükür, teknik direktör Ersun Yanal tarafından sistemine uymadığı için takımdan çıkarıldı. Sonrasında Hakan yaygara yaptı, basın da destek verdi. Büyük bir sıkıntının sonrasında Hakan takıma girdi, Ersun hoca gönderildi. Futbolcuğunun son yıllarında arkadaşlarına yer açması gerekten Hakan Şükür''le David Beckham arasındaki fark. Biri çalıştı başardı, biri polemikle başardı. Sonuçta ikisi de başardı ama!..

17 yıl önce
Fenerbahçe, Zico"yu kovmalıydı Neden?
Ketebe’den iki ıstılah sözlüğü: Menâhic ve Keşşâf
Reşid Riza mason değildir
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti