|
Çağlar son şansını kullandı

Türkiye''nin bir dönemine imzasını atan, politikacı-işadamı Cavit Çağlar''ın marifetleri tek tek ortaya çıkıyor. Hafta içinde Çağlar''ın, Yahya Murat Demirel''le birlikte Egebank''ın içini nasıl boşalttığını ayrıntılarıyla okudunuz. Bu usülsüz işlemler nedeniyle hafta içinde Çağlar hakkında "kırmızı bülten" çıkarıldı.

Peki Çağlar neden yurtdışına gitmişti? Bu olanlardan sonra geri döner mi? Çağlar başına gelecekleri biliyordu. Hatta son olarak Egebank skandalıyla ilgili olarak Savcı Ercan Cengiz''in inceleme yaptığından da haberi vardı. Olayı "kendi yöntemleri ile çözmek" için avukatlarını gönderdi. Avukatlar hemen kolları sıvadılar ve ilk olarak Egebank''ın şimdiki yönetimini yokladılar ancak sonuç alamadılar. Savcı Cengiz''le irtibata geçtiler mi bilemiyorum. Ancak onu da yapmış olmaları muhtemel. Kısacası Çağlar her türlü şansını denemek istedi ancak bütün bu girişimler sonuçsuz kaldı ve Çağlar hakkında "kırmızı bülten" çıktı. Bütün bunlar yaklaşık 2 aylık bir sürecin sonunda gerçekleşti. Bundan sonra "Çağlar''ın Türkiye''ye dönmesini beklemek saflık olur" diye düşünüyorum.

Sıra bürokrat ve siyasilerde

Geçtiğimiz yıla damgasını vuran, 2001 yılı gündeminin de ilk sırasına oturmaya aday banka operasyonlarının ilk adımı neredeyse tamamlanmak üzere. Banka sahipleri, genel müdürler, kredi müdürleri gibi sorumlular bir bir hesap veriyor.

Ancak olayın asıl can alıcı noktası olan siyaset ve bürokrat ayağı ile ilgili en ufak bir girişim yok. Bırakın girişimi, aldığımız bilgilere göre; batık bankaların yönetimine getirilenlere baskı yapılıyor. "Sana ne bürokrat ve siyasilerden, sen işine bak. Sen görevini yaptın, artık sus" gibi telkinlerle sindirilmeye çalışılan bazı yöneticiler olduğunu biliyoruz.

Bu arada şu ana kadar yapılan operasyonlar özel bankalarla sınırlı kaldı. Peki 20 milyar dolar görev zararları olan kamu bankaları ne olacak? Zararlarını örtmek için ortaya atılan "tahvil" çözümü herşeyi unutturacak mı? Kamu bankalarında özel bankalardan çok daha ileri düzeyde bürokrat ve siyasilerin sorumlulukları olduğunu sağır sultan bile duydu. 20 milyar dolar gibi bir görev zararının ortaya çıkmasında bir çok bürokrat ve siyaset adamı hesap vermek zorunda.

Peki bunlar açıklanacak mı? Diyelim açıklandı, bunların hesap vermesi için izin verilecek mi? Yoksa bugüne kadar olduğu gibi, bu pislikleri ortaya çıkarmak için uğraşan, sorumluların üzerine giden kişilere yine baskı mı yapılacak?

Önümüzdeki günler bu soruların hepsine cevap bulacağız ancak ben "hesap verme" şıkkının çok daha öncelik taşıdığını düşünüyorum.

23 yıl önce
Çağlar son şansını kullandı
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü
‘Korkuluk’…