|
Dünya üniversitedir üniversite dünyadır

Bütün ülkelerin karşı karşıya olduğu sorunlar, hem kişisel, hem de toplumsal düzeyde kültürel zenginliğin yitirilmesinden kaynaklanmaktadır. Kültür yoksullaşmasının etkileri, bütün ülkelerde gözlenmektedir. Küreselleşmek isteyen her ülkenin, kültürel zenginliğine yeni boyutlar kazandırabilmesi için, dünyayı büyük bir üniversite olarak görmesi gerekir. Yirmibirinci yüzyılda dünya üniversitedir, üniversite dünyadır.

* * *

Yeni bir eğitim döneminin başlamasıyla, bütün dünyada üniversitelerin, ekonomik, siyasal ve kültürel hayata katkıları tartışılıyor. Ülkelerin gelecekteki başarısının, tarım ve sanayiye yaptığı yatırımlardan daha çok eğitime ve sağlığa yaptığı yatırımlara dayanacağı, genel kabul görmüş bir olgudur. Üniversitelere yapılan yatırımlar, ülkelerin kültürel dokularını zenginleştirdikleri gibi, ekonomik yapılarını da sağlamlaştırırlar. Artık dünyada birinci ya da ikinci değil, “üçüncü kuşak üniversiteler” tartışılıyor.

* * *

İster Doğu''da, isterse Batı''da olsun, bir ülkenin üniversiteleri ne kadar güçlü olursa, kültürel dokularıyla birlikte ekonomik yapıları da o kadar güçlü olur. Üniversiteler sürekli ve uzaktan eğitim programlarıyla, yalnızca öğrencilerinin değil toplumun bütün kesimlerinin eğitim düzeylerini yükseltirler. Eğitim düzeyi yüksek olan ülkelerin, ürün, hizmet ve bilgi üretim düzeyleri düşük olmaz. Öğrenmesini öğrenen, üretmesini de öğrenir.

* * *

Toplumların kültür ve ekonomileri, öğrenmesini öğrenen kurum ve kuruluşlarıyla, yeni boyutlar kazanırlar. Üniversitelerde ekilenler, kurum ve kuruluşlarda biçilirler. Bu bağlamda, ülkelerin kamu, özel ve gönüllü kurum ve kuruluşları, üniversitelerinin aynalarıdır. Üniversitelerde zenginleştirilen bilimsel ve teknolojik birikim, değişik kurum ve kuruluşlarda ürün ve hizmetlere dönüşür. Gelecek yıllarda, üniversiteler işletmelerle bütünleşeceklerdir.

* * *

Dünyada üniversiteler ile kurum ve kuruluşlar arasındaki sınırlar büyük ölçüde kalkacak, üniversiteler işletmelere, işletmeler de üniversitelere dönüşeceklerdir. Artık özellikle lisans programlarında, bütün dersler, teorik olmaktan daha çok pratik olacaklardır. Üniversitelerde geliştirilen teorik bilgiler, işletmelerde pratik bilgilere dönüşeceklerdir. Bu süreçte, üniversiteler ile işletmeler arasında çok önemli köprüler kurulacaktır.

* * *

Prof. Dr. Wissema''nın tartışmaya açtığı “Üçüncü Kuşak Üniversiteler”, öğrencilerin yönetici yanlarından önce girişimci yanlarını geliştirmeye odaklanacaklardır. Artık dünyanın neresinde olursa olsun, her üniversite iş arayan öğrenciler değil, iş kuran öğrenciler yetiştirmeyi, kendisine ana misyon edinecektir. Çünkü bilgi toplumlarında iş kurmak, bir sermaye işi olmaktan çıkmıştır.

* * *

Üniversitelerin ilk işi, öğrencilerine iş kuracak bir vizyon kazandırmak olmalıdır. Bunun için de, bütün üniversiteler, Prof. Dr. D''Anna''nın “European School Of Economics''i” gibi, değişik ülkelerde çok sayıda kampüste eğitim vermek zorundadırlar.

* * *

Çok kültürlü işletmeler gibi, çok kültürlü üniversiteler dönemi başlamıştır.

* * *

Hiçbir alanda “başka yerde şubemiz yoktur” anlayışı geçerli değildir.

14 yıl önce
Dünya üniversitedir üniversite dünyadır
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi