|
İpek Yolu yeniden dünyanın ekonomik güç ekseni oldu
Birbirine deniz yollarından daha çok kara yollarıyla bağlı,
Asya, Avrupa, Afrika,
dünyanın yeraltı ve yerüstü zenginliklerinin toplandığı coğrafyadır. Üç kıtada hem yerel, hem de küresel önem taşıyor, dünyada pek çok ülkeden daha büyük kentler vardır.
Pekin, Buhara, Bakü, İstanbul, Berlin ve Brüksel ekseninde bir çok kent, ülkelerinin sınırlarını aşan, bir ekonomik ve kültürel güce sahiptir.
Onlar ülkelerinin olduğu kadar, dünyanın da zenginlik kaynağıdır.


*


İstanbul gibi, üretim gücünün büyüme oranı, ülkelerinin üretim gücünün büyüme oranından, daha büyük olan büyük kentler, bütün dünyanın ekonomik gelişme havzalarıdır.

Dünyadaki ürün, hizmet ve bilgi üretiminin, büyük bir kısmı, büyük kentlerde gerçekleşitir.

Philip, ve Milton Kotler'in

“Küresel Pazarları Kazanmak”

isimli kitaplarında vurguladıkları gibi:

“Sovyetler Birliği'nin çökmesinin nedeni, kentlerinin çökmesidir. Aynı tehlike ABD için de geçerlidir.”

Çünkü, dünyanın üretim merkezi, Amerika'dan Çin'e kaydı, Hindistan'a kaydı.



*


Çin dünyada, Amerika'nın ardından gelen, ikinci büyük ekonomidir.

“Çin Anonim Şirketi”

ithalatı ve ihracatıyla, dünyanın en büyük ekonomik ağına sahiptir.

Pekin gibi, Şanghay gibi, yirmiyi aşan büyük kentiyle, Çin coğrafyası, bütün ülkeleri, İpek Yolu'nu keşfetmeye, İpek Yolu'yla bağlantı kurmaya zorluyor.

Çin çekici teşvikleri ve büyük iç pazarıyla, dünya otomotiv endüstrisinin merkezi oldu. Bütün dünyanın önde gelen küresel kuruluşlarının yolu, önünde ya da sonunda İpek Yolu'na bağlanır.



*


Dünya ekonomisinde güç ve ağırlık, Atlantik deniz yolu ekseninden, İpek Yolu kara eksenine geçti.

Türkiye'nin dünya ekonomisinde, kendisine sağlam ve kalıcı bir yer edinebilmesi, deniz ekseni kadar, kara ekseninie de önem vermesine bağlıdır.

Kara eksenindeki İpek Yolu, üç kıtayı birbirine bağlayan, dünyanın en eski ticaret yoludur.

Şehirler ticareti izler, ticaret yollarının kavşak noktalarına kurulur. Ticaret şehirleri, şehirler ekonomileri büyütür. Yeni kervanlar tırları, yeni kervansaraylar lojistik köyleridir.



*


Selçuklu ve Osmanlılar döneminde İpek Yolu, büyük bir gelişme gösterdi. Yollar, kervanlar, kervansaraylar, ekonomik ve kültürel hayatın merkezi oldu.

Bugün olduğu gibi, geçmişte,

Çin, Hint

ve

Türk

pazarları, Avrupa pazarlarından çok daha canlı, çok daha önemliydi. Türkler yüzyıllar boyunca,

İdil

ve

İndüs

nehirlerinden,

Nil

ve

Tuna

nehirlerine kadar, İpek Yolu'nun güvenliğini sağlamakla kalmadılar, ekonomik ve kültürel hayata da büyük bir canlılık kazandırdılar.



*


Çin'in içlerinden Avrupa'nın içlerine kadar şehirleri birbirine bağlayan İpek Yolu, kervanları ve kervansaraylarıyla ticaret ve kültürün binbir renkli çiçeğinin açtığı, sürekli fuar yolu oldu.

İpek Yolu şehirleri ülkelerle, ülkeleri de dünyayla bütünleştirdi. Şehirler ticaretle, ekonomi şehirlerle yeni boyutlar kazandı.



*


Yunus'tan Kant'a kadar düşünce dünyasının öncülerinin özlemini çektiği barış ortamı, şehirlerde oluşturulur. Barışın güvenliği ticaretle sağlanır. Ticaretin olduğu yerde savaş olmaz.


*


Kazanırken kazandıranlar birbirleriyle savaşmazlar.



*


Ticaret çatışma işi değil, uzlaşma işidir.


*


Bırakınız alsınlar bırakınız satsınlar.



*


Ticaret toplumları olgunlaştırır.


*


Barışın mimarı ticarettir.



*


Ticaret hayatın kendisidir.



#İpek Yolu
#Ticaret
#yunus emre
#kant
#Türk pazarları
#Avrupa pazarları
8 yıl önce
İpek Yolu yeniden dünyanın ekonomik güç ekseni oldu
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi