|
Roman okuyan pas tutmaz

Yönetimleri değiştirme ve toplumları dönüştürme çatışmalarını, savaş alanlarından kültür alanlarına taşımada, romancılar en önemli görevleri yüklenirler. Romancılar ülkelerin yıkıcı güvenlik güçlerinden daha çok yapıcı kültürel güçlerini oluştururlar. Romanlarla yüzyıllar içinde oluşan kültürel, siyasal ve ekonomik değerler, geçmişten geleceğe taşınırlar. Romanlar zamanda iz bırakan olguların, kuşaktan kuşağa aktarılan yorumlarıdır.

*

Bir kervan gibi, tarih boyunca Asya''dan Avrupa''ya giden Türklerin romanları, dilden dile dolaşan yolculuk ve yiğitlik öyküleri olmuştur. Hayatı iman için bilenler, insanı romanla, romanı hayatla bütünleştirirler. Dünyanın her yerinde romanlarda tartışılan değerler, hayatın bütün boyutlarına yansır ve toplumların yaşama biçimleri romanlarda şekillenir. Romanlar toplumların hem aynaları, hem de hafızalarıdır.

*

Hafta içinde, Edebiyat, Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği, ESKADER''in Timaş Kitap Kahve''de düzenlediği, Babıali Sohbetleri''ne konuşmacı olarak katıldım. Roman sevdalıları Mehmet Nuri Yardım, Şerif Aydemir, Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, Hasan Kondu ve Ahmet Kot''un katkıları, sohbet tiryakisi katılımcıların sorularıyla, “Doğu''dan Batı''ya Giden Kervan”ın, düşünce ve eylem dünyasında, edebiyatın kazandığı yeni boyutları tartıştık.

*

Boğaziçi Yayınları''nda, her ikisi de aramızdan ayrılan Ergün Göze ve Erdem Bayazıt ile birlikte, romanın tarihsel gelişimini konuşurken, Türkiye''de mutlaka bir “Roman Yazmayı Özendirme Vakfı” kurulmasının, ne kadar gerekli ve ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştık. Ülkelerin tarihlerindeki dönüm noktalarının öykü ve insanlarını anlatan, büyük romanları yoksa, o ülkelerde hayatı anlamlı ve yaşanır kılan, bir kültür ve sanat bilinci oluşmaz.

*

Tarihi olaylar değişmez, ancak yorumlar değişir. Her kuşak, kendi kuşağının romancılarıyla hayatın olgularını yeniden yazmak ve yeniden yorumlamak zorundadır. Bunun için, Nuri Pakdil''in Maraş''ta lise öğrencisiyken tanıdığı Prof. Dr. Bekir Karlığa''ya ilk tavsiyesi “roman okumak” olmuştur. Roman okumasını bilenler, her alanda okunmaya değer olanları buldukları gibi, kendi alanlarında yazılmaya değer olanları da yazarlar.

*

Romancılar, Rasim Özdenören''in romanının isminden ödünç alınarak söylenirse, “Gül Yetiştiren”, karamsarlık bulutlarını dağıtarak, “Bahçe Biziz” ve “Gül Bizdedir” diyen bahçıvanlardır. Onlar hayatın malzemeleriyle ruhun romanını yazarlar. Yunus gibi, “tenler ölür, ruhlar ölmez” derler.

*

Romancılar, Alain''in “Hakikate giden en uzun yolu takip ediniz” tavsiyesine uyarak, hayatı bütün olarak ele alan, uzun soluklu bir anlatım yolunu benimserler.

*

Hareketli savaş alanı olan hayat, okunan romanlardan geride kalan bir öz ve özettir.

*

Her insan bir romandır.

*

Roman insana bakıştır.

12 yıl önce
Roman okuyan pas tutmaz
Son istiklal ve istikbal mücadelesi başladı...
Kara dinlilerle milletin savaşı
Kötülüğün cüreti İyiliğin pasifliği
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru