|
Üretmeyen ülkede insan ve paranın değeri olmaz

Ekonomik, siyasal ve kültürel hayatın her aşamasında, insanlar ceplerinde para taşırlar ve parayla içiçe yaşarlar. İnsanların hem ürettikleri, hem de tüketttikleri her ürünün, her hizmetin ve her bilginin parasal bir değeri vardır. Para her ekonomide, bir değer ölçme, bir değer koruma ve bir değer biriktirme aracıdır. Hayatın her boyutunda, paralarının değerini koruyamayan yönetimler, yönetilenlerin temel hak ve özgürlüklerini koruyamazlar.

*

Ekonomik yapıda para, alışverişte bir değişim aracı olmaktan daha çok, alınan ve satılan bir ticari ürüne dönüştürülürse, finansal ve siyasal krizler ürüne dönüştürülürse, finansal ve siyasal krizler birbirini izler. Nasıl değersiz paralar, değerli paraları ekonomik yapıdan uzaklaştırırlarsa, değer üretmeyen insanlar da, değer üreten insanları toplumsal dokudan uzaklaştırırlar. Bu yüzden, paranın yönetiminden sorumlu merkez bankaları, her ülkede büyük ve önemli bir sorumluluk yüklenirler.

*

Türkiye''de son kur ayarlamalarıyla, yatırımların ''rant odaklı'' alanlardan, ''katma değer odaklı'' alanlara kaydırılılarak, inşaat sektöründe oluşan rant balonunun patlaması, geciktirilmeye çalışılıyor. Enflasyon değerleri ve faiz oranları, her zaman, ekonomilerdeki uyum ve dengenin sağlanmasında, düzenleyici bir görev alırlar. Ancak yüksek faiz oranları, uzun dönemde ekonomilerde durgunluğa yol açarlar. Bunun için, Keynes sağlıklı bir ekonomide, faiz oranlarının sıfır olmasının önemini vurgular.

*

Türkiye için, en iyi ekonomi, ne iç ne de dış ödemelerde açık vermeyen ekonomidir. Hem devletler, hem kurumlar, hem kuruluşlar, ''En güçlü ve en büyük bütçe, denk bütçedir'' demek zorundadırlar. Tarih boyunca doğrulandığı, yönetenler yönetilenlerden daha az vergi alırlarsa, yönetilenlerin çalışma güçleriyle birlikte, üretim güçlerini de büyütürler. Herkesin birbirini gördüğü kare dünyada, kimsenin üretilmesinde yer almadığı kaynakları, sorumsuzca tüketilmesi mümkün değildir.

*

Bilinen yuvarlak küre dünyadan, bilinmeyen düz kare dünyaya giden, yokuşları ve inişleri olmayan, engelsiz ve engebesiz bir yol yoktur. Düz kare dünya, yuvarlak küre dünya değildir. Gelecek dünya, geçmiş dünyan8ın devamı olmayacaktır. Türkiye ekonomik ve siyasal istikrarını korumak için, yeni yeni oluşmakta olan, kare dünyanın paradigmasını iyi kavramalıdır. Kare dünyada ekonomik bağımsızlık değil, ekonomik bağımlılık önemlidir. Her ülke birbiriyle iletişim ve etkileşim içinde olan, kare bir bilgisayar ekranındadır.

Bir ülkenin ekonomisinde, elden ele dolaşan paraların toplam değeri, üretilen üren, hizmet ve bilgilerin değerine eşitse, o ülkede ekonmik istikrar vardır, fiyatlar artmaz ve enflasyon oranı sıfıdır.

*

Yönetimler dolaşımda bulunan para miktarını artırarak, paranın değerini düşürürler. Bir yönetimin gücü, para basma yetkisi olan, merkez bankasından gelir.

*

Yönetimlerde hiçbir harcama, devletin parasını harcamaktan daha kolay ve daha çekici değildir.

*

Devletin gideri gelirinden daha büyük olursa, açığı bütün ülke, enflasyon vergisi olarak öder.

*

Paranın değeri değer üreten insanlarla korunur.

*

İnsanın gücü ürettiğiyle ölçülür.

10 yıl önce
Üretmeyen ülkede insan ve paranın değeri olmaz
Kılıçdaroğlu’nun gizemli Bosna ziyaretinde sakladığı sır?
Cumhuriyet; Aşık Veysel ve Nevzat Tandoğan arasında…
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!