|
Kamusal alan, sorunlu alan mı?

Aralık 99''da, İslam ülkeleri kent belediyeleri, yerel yönetimleri toplantısı için, Sudan''ın başkenti Hartum''a gitmiştik.

Şehre yakın bir bölgeye, üniversite öğrencileri arasında yapılan bir futbol turnuvasına seyirci olarak katılmış, bir de Kur''an icazeti sertifika törenine icabet etmiştik.

Futbol müsabakaları, kum-toprak karışımı bir alanda oynanıyordu. Her gol atılışında da, taraftarlardan bir ses: Allahu Ekber!..

Bizim, stadlarda ise, tezahürat farklı idi: Evirdik, çevirdik!... devirdik!..

Bizden farklı bir durum daha vardı; Sudan''da... Maçlar bitip ödüller verildikten sonra, kumlu-topraklı alanda, kilimler serilmiş yarı toprak üstünde, topçu-seyirci, onların mezhebine göre, namaz kıldık! Top sahası bir anda, bir "namazgâh"a dönüşmüştü!..

Şimdi, bizim Kayseri''de oynanan bir maçtan sonra, galip gelen takımın oyuncuları da, topluca namaz kıldıkları için, haklarında "kamusal alanda, toplu namaz kılmak"tan ötürü, mahkemelik olduklarını okuyoruz, basından!..

Bu gençler, ne Sudan''da böyle bir işlemin olduğunu biliyor ve ne de "yeni bir usul" ittihaz ederek, lâikliği ihlal eder bir tavır sergilemiş olacaklarını sanıyorlar!..

Bu bizim, Anadolu İslamı''nın bin yıllık mirasıdır, görüntüsüdür.

Tıpkı, Alparslan''ın, atında inip, Malazgirt''te başını toprağa yüz sürmesi gibi!..

Belki de, "farzın edasından ötürü namazın fevt edilmemesi" kuralını, taklit suretiyle, görüp işlemelerinden ileri gelse gerek!..

Zaten bizim de, gerekli kılmak için, olanın, olduğu gibi kabulü ile, işlerin sivil görüntüde yürümesine bir katkıda bulunmaktır bütün emelimiz!

Cami cemaatı, derken, herhalde "ibadet için bir araya gelen topluluk" diye bir şeyi anlamak gerek. Daha sonra ise, binalar yapıldığı için, "cami" bir âleme isnat olunmuştur. Yani, bir yerde cami diye bir bina yoksa ve vakit geçiyorsa, "toplu cemaat namazı" kılınmayacak mı?

Yeryüzü bir mescid! Nerede kılınacak ortam olur ve secde yeri temizse, orada kıyam edilir, ruku ve sücuda varılır!

Bizim Eyfel''deki "namaz kılmamız"dan ötürü, Fransızlar ve diğer turistler bir rahatsızlık duymadılar!

Amma bizim yerli aydınlar, bu tür şeyleri bir türlü algılayacak kapasitede değiller ki, Paris deyince, Bordeaux şarabını (Şanzelize) da yudumlamak zannederler!

Bunun için Hartum, Paris veya Kayseri farketmez, yeter ki toprak ve secde yeri temiz olsun!

23 yıl önce
Kamusal alan, sorunlu alan mı?
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset