|
Sorun küresel, mücadele ulusal

Dünyada hızlı bir şekilde yayılan koronavirüsün buluşmadığı hiçbir ülke kalmadı gibi. Çin’den sonra en fazla Avrupa ülkeleri ve İran’da etkisini göstermesi, ülkemiz içinde büyük bir tehlike oluşturdu. Uzun bir süre alınan sıkı ve yerinde tedbirlerle bu virüsün hızlı bir şekilde yayılmasını engelleme konusunda başarılı olundu. Ancak, tüm dünyada hızlı bir şekilde yayılması nedeniyle bize de gelişine engel olamadık. Ülkemizde görülen ilk vakadan sonra daha sıkı ve sert tedbirler aldık. Tabi bu tedbirler ister istemez diğer ülkelerde olduğu gibi ekonomide de olumsuz gelişmelere neden oldu.

Kovid-19 salgını dışında petrol fiyatlarının da 20 dolar seviyelerine kadar düşmesi, dünyadaki tüm ülkelerde tedirginliği gittikçe artırmaya yetti. Bunun üzerine ülkelerin Merkez Bankaları önemli kararlar almaya başladılar. Hükümetler çeşitli destek paketleri ve teşvikler açıklayarak ekonomilerine destek olmaya çalışıyorlar.

Peki, Kovid-19 virüsüne karşı alınan bu ekonomik tedbirler yeterli olacak mı?

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bu salgınının ülkemizdeki etkilerini azaltmak amacıyla toplamda 100 milyar TL’lik bir kaynağı içeren ekonomik tedbirler paketini açıkladı. Ekonomik İstikrar Kalkanı adı verilen bu destek paketi, bütüncül bir yaklaşımla ele alınan ve hem arzı hem de talebi desteklemeye yönelik bir paket.

Açıklanan bu paketle; firmaların kredi ve faizlerinin geri ödemelerinin kolaylaştırılması, asgari ücret desteğinin devam etmesi ve KGF limitinin iki katına çıkarılması ile ilk aşamada nakit akışlarında yaşanacak sorunların karşılanması düşünüldü. Diğer taraftan bu paketle, öncelikle istihdam üzerinde yaşanacak baskının bertaraf edilmesi hedeflenmekte.

Diğer taraftan TCMB geçen hafta acil toplanarak 100 baz puan faiz indirimine gitti ve politika faizini %9,75 seviyesine çekti. Ayrıca TCMB, bankalara likidite destekleri açıklayarak, finansal istikrarı desteklemek için geniş kapsamlı tedbirler uygulamaya koydu.

Yine BDDK, yaşanan sürecin ekonomiye, piyasaya, üretime ve istihdama olumsuz etkilerini mümkün olan en az seviyeye indirmek amacıyla, finansal kurum ve kuruluşlar tarafından uyulması gerekli kararları belirledi.

Bunlara ilaveten, 20.000 öğretmenin atamasının yapılması ve Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2000 yeni personel alınacağını açıklaması bu dönemde moral veren önemli gelişmeler oldu.

Hem para politikasına hem de maliye politikasına yönelik alınan bu kararlar sayesinde, ekonomik aktivitede gözlenebilecek ilave bir yavaşlamanın önüne geçilmesi hedeflenmektedir. Salgınla ilgili gelişmelerin ekonomi üzerinde yaratacağı yeni etkilere göre, önümüzdeki süreçte de sektörler bazında ilave destekler ve uygulamalar kaçınılmaz olacaktır.

Çin’den sonra vaka sayısının en hızlı arttığı ve ölüm oranlarının en yüksek olduğu İtalya, Fransa gibi Avrupa ülkelerinde OHAL, sokağa çıkma yasağı, borsaların kapatılması ve şirketlerin kamulaştırılması gibi sert önlemler alındı.

Bu ülkeler milyarlarca dolar harcama taahhüdünde bulunarak, Kovid-19 salgınının etkileriyle mücadele için hem mali hem de parasal tarafta yeni politikalar uygulamaya koydular.

Hemen hemen tüm dünyada merkez bankaları faiz indirimine gitti. Birçoğu yeni tahvil alımları gerçekleştirdi. Asya Pasifik Bölgesi’nden Avrupa’ya küresel piyasalardaki satış dalgasını durdurabilmek amacıyla, şirketler ile bankalar için olağanüstü kredi programları devreye soktular. Bunlara ilaveten vergi indirimleri, refah programları ve kredi garantileriyle hali hazırda 3 trilyon doların üzerindeki mali teşvikleri artırıcı bir dizi önlemler aldılar.

Dünya, ne 1929 büyük buhranında ne de 2008-2009 krizinde tecrübe etmediği bir durumla karşı karşıya. Bu kriz dünyanın bugüne kadar yaşadığı krizlerden çok farklı. Herkesin kendi başının çaresine baktığı bir kriz. Kimsenin kimseye yardım edecek hali yok. Özellikle çok gelişmiş dediğimiz ülkelerin çaresizlikleri gün geçtikçe artıyor. Dünyada yakın dönemde benzeri olmayan bu kriz ortamında ülkemizde alınan tedbirler ile devlet, halk, reel sektör ve finans kesimi ile birlikte, üretim, ticaret ve istihdam fazla yara almadan birlik ve beraberlik içinde bu süreci atlatmaya çalışacağız.

#Koronavirüs
#Salgın
#OHAL
4 yıl önce
Sorun küresel, mücadele ulusal
Ömre bedel gece Kadir Gecesi (2)
Süt annelik kurumu
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar