“Efsanevi İlluminati’den daha tehlikeli bir güç!” İşbu tanımlama, FETÖ’nün gizli faaliyetlerine karşı uyarıcı bir haber yayınlayan Süddeutsche Zeitung’ta yer aldı.
Alman devleti, bütün hücreleriyle FETÖ’yü himaye ederken; liberal-sol çizgide etkili bir gazete olan SZ’da çıkan bu haber haliyle dikkat çekti.
Haberde, FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsü sonrasında Türkiye’den kaçan bazı üyelerinin Avrupa’da (özellikle Almanya, Avusturya, İsviçre, Lichtenstein’da) masonik örgütlenmeler kurduklarından da bahsediliyor.
Bir Gladio örgütü olan ve CIA ile birebir bağlantılı FETÖ, derin zincirde en üstte yer alan İlluminati’ye eklemleniyor.
Daha önce bu sütunda, günümüzde FETÖ tutuklusu olan İlhan İşbilen’in “İlluminati’nin yıllık toplantılarına Locaefendi’sinin örgütünü temsilen katıldığından” söz etmiştik!
***
İlluminati örgütünün fikri altyapısı Tapınak Şövalyeleri’ne dayanıyor.
İlluminati yapılanmasında; bir Rockefeller, iki Rothschild hanedanları en üsttedir. Her iki aile de İbrani kökenlidir.
Haçlı-Siyonist İttifakı devletlerini sahnenin arkasından yöneten on üç hanedan arasındaki en etkili iki hanedan bunlardır.
25 Ocak’taki Sözcü’de “FETÖ’cü Kanter kapağı Rockefeller ailesine attı” başlıklı bir “magazin haber” vardı.
FETÖ’nün kaçak basketçisi, Rockefeller Hanedanı’nın torunlarından modacı Ariana Rockefeller ile birliktelik yaşıyormuş…
Yani? FETÖ’cü tencere yuvarlanmış derin hanedandaki kapağını bulmuş!
NBA’deki basketbolculuğundan daha ziyade Türkiye’mize çamur atmaya vakit ayıran Enes Kanter Haini, “Locaefendi” putuna tapıyor.
15 Temmuz’dan üç hafta sonra (8 Ağustos 2016) şu satırları “Enes (Kanter) Gülen!” imzası ile yazmıştı:
“Ey Kâinat, duy sesimi: Bu hizmet için bir değil bin Enes feda olsun. Hocaefendi yolunda, anam-babam-kardeşlerim tüm sülalem feda olsun.
Hizmet yolunda Cennet’im feda olsun.
Cehennemlere güler geçerim…
Canım Hocamın sevgisi, ana baba kardeş bütün sevgilerin üzerindedir. Anam babam sana feda olsun. Bu dava uğrunda feda olsun…
Bu Davadan Vazgeçilmez.”
Hollandalı yazar Robin de Ruiter’in “On Üç Şeytani Kan Bağı” adlı kitabında İlluminati’nin hiyerarşisi ve derin masalarından bahsediliyor:
“İlluminatiler; politik ve ekonomik şubeye, ritüel ve kült şubesine, global iletişim şubesine, beyin kontrolü şubesine, uyuşturucu ve porno şubesine vs. bölünüyorlar.
Bu şubelerin yetkileri birbiriyle kesişiyor.”
***
NATO üyesi ülkelerdeki gizli örgütlenme Gladio da, İlluminati ile aynı “derin masalar” modeliyle çalışıyor!
Dün bu sütundaki “Derin Oyun, Böyle Oynanıyor” başlıklı yazımızda anlattığımız medyayı kontrol eden derin mekanizmayı da işte bu çerçevede düşünmeliyiz.
Nedir? Türkiye’deki Baronsal Gladyo’nun da “siyasetten, ekonomiye; üniversitelerden, medyaya” kadar hayli geniş bir yelpazede Derin Masaları var ve bunların hepsi maskeli faaliyet gösteriyorlar.
Örtülü operasyonları bu şekilde yapıyorlar!
Misal, Boğaziçi Üniversitesindeki eylemleri de bu bağlamda değerlendirmek gerekiyor.
Üniversitedeki bazı akademisyenleri, kimi öğrenci gruplarını, kontra görevli malum sol örgütlerle birlikte yönlendiren Derin Karargâhı göz ardı edersek, eylemlerin asıl maksadını asla çözemeyiz!
Boğaziçi’nde sahne alan LGBT üyeleri de, aynen o sol flama gösteren kontra örgütler gibi Türkiye’deki Derin Baronsal Gladyo’nun bir tür Kurşun Leşkerleridir.
***
Rektörlüğü işgale kalkışan 108 kişiden sadece 7’sinin öğrenci çıkması, aslında her şeyi anlatıyor!
Yeni bir Gezi Kalkışmasının planlandığı aşikârdır.
Dikkat buyurunuz: Avrupalısı, Amerikalısı ne kadar Türkiye Düşmanı varsa -alayı sıraya girdiler; Boğaziçi Üniversitesindeki eylemleri canla başla destekliyorlar!
